Kümesi yedim, ineği içtim

Adam çok afedersiniz kıçından diyet uydurmuş, kitabını yazmış...

Bütün dünyada televizyonlara çıkıp abuk sabuk sözde bilimsel bu teorisini anlatmış, insanları bir güzel etkilemiş.

Sonra gitmiş adını verdiği diyetin bir de ürünlerini piyasaya sürmüş.

Lüks marketlerde reyonu var.

O diyeti yapıyorsan bu ürünleri satın alacaksın ki bir işe yarasın.

Yani bu bile diyetin ve onu piyasaya süren adamın buram buram sahtekarlık koktuğunun bir kanıtı.

Bunu yıllardır söylerim.

Sadece tek bir besin grubuna yüklenip kilo vereceksin ve bunun sağlıklı olduğunu iddia edeceksin ha?

Hay senin aklına şaşayım sayın şişman!

***

İşte yıllardır bu ve benzeri eleştirileri, bu ve benzeri diyetleri uygulayanlara yönelttikten sonra, geçen gün vücuda deli gibi protein yükleyen o saçma şeyi uygulamaya ben de karar verdim!

Vallahi yaptım bak!

Şişkoluk insana neler yaptırıyor gör işte... Ben böyle de güzelim, hiç takmıyorum derken sonunda baktım işin ucu çok sakat bir yere gidiyor, bir arkadaşımın gazına geldim.

“O yapmış, bak bissürü de zayıflamış, ben neden yapmayayım? Hem zor değilmiş, hiç aç kalmıyormuşsun” diye kendimi ikna edip, bir sabah bünyemi yumurtaya vurmak suretiyle protein yükleme moduna geçtim.

Haberin Devamı

Hiç uzatmayacağım, akşama durumum şuydu: Mide bulantısı, kusma, migren başlangıcı, anksiyete, kan şekerinin ayak bileği altına düşmesine bağlı öfke patlaması...

Bir kere zaten ben et sevmem, yemem, benim neyime protein rejimi...

Birde aç kalmaktan çok korkarım ve açlığa hiç tahammülüm yoktur. Diyet lafı bile beni açlıkla terbiye ettiği için daha sabahtan yüklendim yumurtaya, yüklendim, ete, köfteye...

Nasılsa miktar önemli değil, ye yiyebildiğin kadar.

Yanında başka bir şey yeme yeter, dediler.

Ayarım yok ki, yarım günde bir kümesin tüm ürününü ve bir büyükbaşı toynakları hariç, sütü dahil yedim, içtim

herhalde...

***

Yazarken bile içim kalkıyor.

Çok ama çok uzun süre hayvansal herhangi bir gıda görmek, tatmak istemiyorum.

Sorarım sana ey tombik Öncel, rejimmiş diyetmiş senin neyine?

Allah çok şükür iki tane sağlam bacak vermiş, sahilde bir kasabada yaşama şansı vermiş, çık doğaya vur kendini yürü!

Haberin Devamı

Sonradan başka bir arkadaşım uyardı. Bu diyeti tam 8 ay uygulamış. Çok da zayıflamış.

Ama sonra rahatsızlanınca bir bakmışlar ki “Merhaba hipoglisemi!”

Tüm verdiğimi fazla fazla aldım. Metabolizmayı tamamen yerle bir eden bir diyet o sakın bir daha kalkışma dedi arkadaşım.

Aman kalkışmam!

Sizi de uyarayım. bu ara malum yaza üç kala diyet listeleri havalarda uçuşmaya başlamışken siz benim gibi kekoluk yapmayın, gidip doğru düzgün bir bilene danışın.

Ayyh! Etler yumurtalar geldi yine gözümün

önüne!

(Özellikle tam adını yazmadım iyi kötü reklamı olmasın diye ama hepiniz anladınız zaten kimin diyeti olduğunu...)

Bir Cihangir atarı daha

Bir kaç gün önce Rıza Kocaoğlu Cihangir’de evin kapısının önünde onu ve kız arkadaşını çeken gazetecilere “Biz aşiretiz, silin o fotoğrafları yoksa sizi vururum” deyip boyundan büyük atarlara girişmişti.

Şimdi de Meltem Cumbul, yine aynı semtte, yine bir evin önünde Yonca Evcimik’le kapının açılmasını beklerken kendilerini çeken muhabirlere söylenmiş: “Her yerde karşımıza çıkıyorsunuz. Bizi çekmekten vazgeçin artık. İnsanlık suçu işliyorsunuz . Bunun hesabını öbür tarafta nasıl vereceksiniz?” demiş.

Haberin Devamı

Abartın abartın!

Bir kere muhabirler her yerde değil, birkaç belli başlı semtte...

Siz, onların olduğu yere gidince ‘yakalanıyorsunuz!’

Ayrıca dünyanın neresinde bir magazin muhabiri elinde kamerası varken iki ünlüye birden rastlar da çekmezlik eder?

Adamı işinden ederler.

Gazetecinin kum gibi kaynadığı sokaklarda gezerken görüntü alınmasına da sesiniz çıkmasın bir zahmet.

Tamam bazen bizimkilerin de abarttıkları oluyor ama kum torbası yaptınız be arkadaşlarımızı!

Yok vurum, yok insanlık suçu işledin... Saçmalamayın rica ederim!

DİĞER YENİ YAZILAR