Önce maaşlarını kestiler şimdi de...

Üst Kurul başkanlarının maaşlarını düşüren hükümet kurul üyelerinin maaşlarını da 7 bin lira ile sınırladı

Ancak Ankara’nın öfkesi dinmemiş olacak ki dün Resmi Gazete’de yayımlanan yeni bir değişiklikle üst kurulların kullandıkları araçların giderlerinin kurul bütçelerinden değil, cepten karşılanması istendi.

Bağımsız üst kurulların hareket alanını ciddi anlamda daraltan hükümet yeni bir düzenlemeye daha imza attı. Resmi Gazete’de dün yayımlanan “Bütçe Kanunlarında Ye Alan Bazı Hükümlerin İlgili Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelere Eklenmesine Dair Kanun” ile üst kurullarda kullanılan taşıtların giderlerinin kurum bütçelerinden ödenemeyeceği hükmü getirildi.

Yapılan değişiklik Resmi Gazete’de şu şekilde ifade edildi: “Vakıf, dernek, sandık, banka, birlik, firma, şahıs ve benzeri kuruluş veya kişilere ait olup bu kanun kapsamında bulunan kurumlar ile özel kanunla kurulmuş diğer kamu kurum, kurul, üst kurul ve kuruluşlarınca kullanılan taşıtların giderleri için (güvenlik hizmetlerinde kullanılan taşıtlar hariç) kurum bütçelerinden hiçbir şekilde ödeme yapılamaz”

Yapılan düzenlemenin bağımsız kurulları birkaç açıdan olumsuz etkilemesi bekleniyor. Bunlardan ilki kurulların makam araçlarının önemli bir bölümü oto kiralama şirketlerinden temin edildiği için makam araçlarının tamamen ortadan kalkması gündeme gelebilir. İkinci olarak kiralık araç kullanmayan kurumların araçlarının benzin giderleri ilgili kurum bütçelerinden karşılanmayacağı için nasıl karşılanacağı sorusu gündeme gelecek. Bu durumda da makam araçlarını kullanan başkanlar, kurul üyeleri ve daire başkanları makam araçlarının benzin parasını kendi ceplerinden karşılamak zorunda kalacak.

Hükümetin üst kurulları kontrol altına almaya yönelik çalışmaları geçen yıl başlamıştı. 12 Haziran seçimlerinden büyük bir oy artışıyla çıkan Ak Parti hükümeti seçimlerden hemen sonra 2001 Krizi sonrasında kurulan özerk kurulları hedef alan adımlar atmaya başlamıştı. Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, “Kantarın topuzu kaçmış. Bazı yetkilerinin hükümete devri gerekiyor. Pek çok konu siyasi irade gerektiriyor. Öyle konular oluyor ki problem çıkınca yük ilgili Bakanın üzerinde birikiyor. Haksız eleştirilere maruz kalıyor. Bir miktar yetki hükümete devredilmeli” demişti.

Derviş döneminde kuruldular

Bağımsız kurum ya da düzenleyici kurumlar Şubat 2001’de patlak veren büyük ekonomik kriz sonrasında IMF ve Dünya Bankası’nın desteğiyle oluşturuldu. Siyasetten bağımsız karar alabilen ve ilgili sektörleri objektif kriterle denetleyen özerk kurulların varlığı Türkiye’ye duyulan güvene ciddi anlamda katkı sağladı. Türkiye’ye yönelik yabancı sermaye yatırımlarına da büyük katkı sağlayan üst kurulları hedef alan düzenlemelerin bazı riskleri de beraberinde getirebileceği ifade ediliyor. Adının açıklanmasını istemeyen bir şirket yöneticisi, “Yabancı yatırımcılar siyasi istikrar kadar piyasanın ne kadar iyi regüle edildiğine de bakar. Yeni düzenlemelerle üst kurullar adeta bakanlık çatısı altında faaliyet gösteren bir genel müdürlük seviyesine indiriliyor. Bu durum bazı riskleri de beraberinde getirebilir” uyarısında bulundu.

Daha önce de maaşlar düşürülmüştü

Ankara’da rüzgar yaklaşık 1 senedir bağımsız üst kurulların aleyhine esiyor. Hükümet ilk olarak 17 Ağustos 2011’de 649 sayılı Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile üst kurulların bağımsızlıklarını sınırlayarak bu kurumları ‘pasifize etme’ yolunda ilk adımı attı. Bu düzenlemenin ardından 3 Kasım 2011’de 666 Sayılı KHK ile üst kurul başkanlarının maaşları tırpanlandı. Daha önce 12 bin liradan seviyesinde olan başkan maaşları 6 bin liraya indirildi. Mali ve idari açıdan bağımsız olan üst kurulları her açıdan köşeye sıkıştıran hükümet son olarak 1 Temmuz da yürürlüğe giren yeni düzenleme ile bu sefer de bağımsız kurullarda görev yapan üyelerin maaşlarını indirdi. Yapılan düzenleme ile daha önce 12-13 bin lira civarında maaş alan kurul üyelerinin maaşları en fazla 7 bin 15 lira olacak şekilde yeniden yapılandırıldı.