‘Yeni oluşum’ hayali

Siyasette bir tıkanma hissedildiği anlarda “yeni oluşum” konuşmaya başlarız.

Ak Parti’nin, şu anda “tasfiye olmuş” görünen kurucu kadrosundan bir hareketin ortaya çıkmasıyla birlikte yine “yeni oluşum” gündeme geldi.

Ak Parti içinde bölünme ve ortaya yeni bir parti çıkmasına ilişkin beklentiler, Abdullah Gül’ün ikinci dönem cumhurbaşkanı adayı olmasının önünün kesilmesiyle başladı.

Gül, cumhurbaşkanlığı döneminde zaman zaman açık olarak da ifade özgürlüğüyle ilgili meselelerde ve siyasetteki sert üslup ve çatışmalarda Hükümet’ten farklı tavırlar almıştı.

Gül, defalarca Ak Parti dışında bir siyaset düşünmediğini söylemesine rağmen bu beklentiler sıfırlanmadı.

Üç dönem kuralının fiilen gevşetilmiş olmasına rağmen Ak Parti’nin kurucu kadrosunda ve on küsur yıldır hep ön planda yer almış bazı isimlerin siyaset dışı kalmalarının partide bir rahatsızlık yaratığı da anlaşılmaktadır.

Bu siyasetçilerin durumuyla ilgili en veciz ifade de Bülent Arınç’a aittir: “Biz idik ben olduk.”

Bülent Arınç’ın ardından Hüseyin Çelik’in de Ak Parti çevrelerinden aldığı sert tepkiler bu kadronun tavrıyla ilgili büyük ilgi ve merak yarattı.

Haberin Devamı

Bunların cevabının, önce Cumhurbaşkanı Erdoğan ile bir önceki Cumhurbaşkanı Gül’ün yaptıkları uzun görüşme ardından, Gül’ün rahatsız kurucularla bir araya gelmesi oldu.

Burada ne konuşulduğuna ilişkin bin bilgi sızmamıştır, ama aşağı yukarı tahmin etmek mümkündür.

En kısa ve açık ifadeyle bu rahatsızlıktan bir “yeni oluşum” hareketi beklemek hayaldir.

Kurucu kadro, parti içinde “fabrika ayarları” olarak tarif edilen bazı siyasi hat değişikliklerine ilişkin beklentilerin sözcüsü olabilir. Bunların Ak Parti içinde bir karşılığı olduğu da “fabrika ayarları” sözüyle birlikte belli olmuştur.

Ak Parti’de değişim ihtiyaçlarının, “fabrika ayarları” kelimeleriyle anlatılması da iç tartışmaların daha rahat yapılmasını sağlamaktadır.

Siyasi partilerde halkın ve tabanın beklenti ve taleplerinin, hele arkada 14 yıllık bir iktidar varsa, en tepelere ulaşması kolay değildir.

Kurucu kadronun, bu işlevi yerine getirmesi de Ak Parti için büyük bir fayda anlamına gelmektedir.

Haberin Devamı
DİĞER YENİ YAZILAR