Sandıkların taşınması

Güneydoğu’da güvenlik gerekçesiyle, bazı köy, mezra ve mahallerde sandıkların taşınması fikrini yerel seçim kurulları uygulamak istiyor.

Yüksek Seçim Kurulu ise bu konuda karar alma yetkisinin il ve ilçe seçim kurullarında olmadığını açıkladı.

Sandıkların taşınması fikri aslında 7 Haziran ertesinde, HDP’nin beklenmedik bir oy oranına ulaşmasının ardından ortaya çıkmış bir fikirdi.

HDP’nin seçim başarısını toplumsal ve siyasal olarak açıklamaya, anlamaya çalışmak yerine “polisiye” yorumlar o ara oldukça revaçtaydı.

Önce “yüzlerce” köyde PKK’nın baskıları sonucu HDP’ye silme oy çıktığı görüşü dile getirildi. Böyle bir baskı olabilir, ancak bunun sandığa yansımasının hesabını da doğru yapmak gerekir.

“Yüzlerce” köy ifadesi çok kullanıldı, “yüzlerce köy” demek, “yüzlerce” sandık demek ve “yüzlerce”nin en tepedeki ifadesi de 1.000 demek. Her köyde bir sandık hesabıyla, bu sandıklarda oy kullananların hepsinin baskıyla oy verdiği düşünülse bile, ulaşılacak rakam 200 bindir. 200 bin oy da toplamda 1 puan bile fark yaratmaz.

Haberin Devamı

Daha sonra “binlerce köy” ifadesi kullanıldı, ama seçmenlerin silme HDP’ye oy kullandıkları, tek fire olmaksızın oy kullanılan sandık sayısı hakkında henüz kesim bir bilgi bulunmuyor.

Şiddet eylemlerinin artmasının ardından bandıkların taşınması fikri tekrar ortaya çıkarken, iki şey unutulmuş görünüyor.

“Serbest genel seçim”, bütün vatandaşların kendi iradesiyle ve yaşadığı yere en yakın noktada ve kolayca oyunu kullanabileceği seçimdir.

Herhangi bir nedenle oyların atılacağı sandıkları, il merkezlerinde kurarsanız bunun adı “serbest genel seçim” olmaz.

Ve devlet seçimin güvenli bir şekilde, “serbest genel seçim” olmasını sağlamakla yükümlüdür. “Güvenliği sağlayamıyoruz” diye sandıkları, insanların ulaşmakta zorlanacağı noktalara taşımak, devletin görevini yapmaması anlamına gelir.

Devletin serbest genel seçim yapılmasını sağlayamaması da, bir seçimin üzerine en büyük şaibenin gelmesinden başka bir şey değildir.

DİĞER YENİ YAZILAR