Masa kalkarsa...

Masa, barış sürecinin yürütüleceği masadır ve o masa olmadan barış sürecinin son aşamasına gelmek zordan da öteye bir durumdur.

“Masa” kelimesi bir süredir tekrar telaffuz edilir oldu. Tartışma masanın çevresine yeni bir heyet eklenmesinin gündeme gelmesiyle başladı.

Konu “izleme heyeti” kurulması girişimleriyle ısındı. İzleme heyetini Davutoğlu kabul etmiş ve hükümetin yetkili kişileri bunun için çalışma da başlatmışken, Cumhurbaşkanı Erdoğan izleme heyeti kurulmasına karşı açık tavır aldı.

Erdoğan’ın şu anda izlediği hatta ana unsur artık Kürt meselesinin kalmadığı fikridir. Erdoğan bunu “Kürt meselesi yoktur” diye ifade ediyor.

Bu fikir de Ak Parti’nin attığı demokratik adımlarla, sorunun dil, eğitim, kimlik gibi ana maddelerinin çözülmüş ve bitmiş olduğu inancına dayanıyor.

Erdoğan’ın söylediği, Kürt sorunu artık kalmadığına göre, Kürt siyasetinin yapacağı iş silahları tümüyle gündemden çıkarmak ve meşru siyaset içinde yer almaktır.

Erdoğan’ın çizdiği hattın Kürt siyaseti tarafında yeni güvensizlikler yarattığına ilişkin işaretler de art arda gelmeye başladı.

Haberin Devamı

Nisan ayında toplanıp, “Türkiye ile silahlı mücadeleyi sonlandırma” kararı alması beklenen PKK-KCK kongresi önce ertelendi, şimdi de buna yönelik çalışmaların durdurulduğu açıklaması yapıldı.

İmralı’ya giden HDP’lilerin aktardığına göre Abdullah Öcalan, izleme heyeti ile yapacağı ilk görüşmede bu kongre için çağrı yapacaktı, ama izleme heyeti oluşmadığı için bu çağrı da belirsiz bir tarihe ertelenmiş oldu.

“Ne masası” gibi öfkeli ifadelere rağmen ortada bir “masa” vardır ve bu masa en büyük siyasi krizlerden birini başlatan Oslo görüşmelerinden beri vardır.

“Masa” genellikle İmralı’da ortaya çıkmaktadır, bazen Dolmabahçe’deki başbakanlıkta, bazen Nevruz kutlamalarında ortaya çıkmaktadır. “Masa” geçen dört yılda yaşanan bütün olumsuzluklara, yüzlerce provokasyona, hatta darbe girişimlerine rağmen vardır.

“Masa”nın şu andaki sıkıntısı izleme heyeti konusu olduğuna göre bunun için de bir çözüm bulunacaktır. Ancak, barış süreci çerçevesindeki çalışmaların seçim sonrasına ertelenmiş olması da bir siyasi tercih sonucudur. Bu siyasi tercihin getireceği fayda ve zararlar da ancak seçim ertesinde görülebilecektir.

Haberin Devamı
DİĞER YENİ YAZILAR