Derin devletin derinliği

Seçimle iktidara gelen siyasilerin hepsi şu ya da bu şekilde bir gün “derin devlet”le karşılaşmıştır.

İktidarın yarattığı bazı yanılsamalar, birçok “derinliği” kavramalarını görmelerini güçleştirmiştir.

Anlaması gerçekten kolay değildir. Seçimle gelmişsiniz. Emrinizde on binlerce kamu görevlisi var. Kırmızı plakalar, uçaklar vesaire var. Sizinle iyi geçinmek için yarışanlar çok var.

Ama bazı şeyler istediğiniz gibi yürümüyor. Görünmez duvarlara çarpıyorsunuz. “Emredersiniz efendim” deyip önünüzden çekilenlerin talimatlarınızı yerine getirmediklerini sonra fark ediyorsunuz.

Sonra birileri gelip muhtelif uyarılarda bulunuyorlar. Bazı bürokratları işaret edip, “aman ona dokunma buna elleme” diyorlar.

Bazı yaraları deşmeye çalışıyorsunuz, aklınıza gelmeyen duvarlara tosluyorsunuz. Biraz üstüne gitmeye kalkıyorsunuz, yine birileri geliyor “efendim buna ellemeyin, filanca meseleye girmeyin” diye yeni uyarıyor.

Bu derin yapıyı biraz daha geriye dönüp teşhis etmeye çalıştığınız zaman bakıyorsunuz işin içinde solcular var. Bakınız 12 Mart ve 12 Eylül öncesi.

Haberin Devamı

Biraz kurcalıyorsunuz sağcılar çıkıyor. Bakanız 12 Eylül öncesi, 28 Şubat öncesi. Bakanız muhtelif devlet partilerinin çıktıkları dönemler.

Bu “derin yapı” günü geldi solcuları “çalıştırdı”. Günü geldi milliyetçileri “çalıştırdı”. Günü geldi muhafazakar siyasetçileri “çalıştırdı”. Güne geldi “komünizmle mücadele dernekleri” kurdurdu, günü geldi milliyetçi gençleri örgütledi silahlandırdı, günü geldi sol örgütlere “gaz” verdi.

Bu kez derin yapının “uygulama” kısmında dini saiklerle bir araya gelmiş insanlardan oluşan bir cemaat bulunuyor.

Bunda şaşılacak hiç bir şey yok. Onlar için “barış süreci diye bir melanet başladı” ve onlar bunu durdurmak için harekete geçtiler, geçirttiler.

“Derin yapı” en önemli dayanaklardan birini, emniyeti bütün kuvvetiyle ileri sürdü. Yargıda var olan yapıyı, müesses nizamı korumak için savaşıyor. Yargıdaki yapıya asla el sürülmemesi için “yargı bağımsızlığına saldırı” diye direniyor.

“Derin yapı” bugün barış sürecini durdurabilmek için ve yargının devletçi yapısını korumak için belli bir grupla çalışıyor. Yarın şartlar değiştiğinde o taşeron da gidecek, başkası gelecektir.

Haberin Devamı
DİĞER YENİ YAZILAR