Araştırma mantığı

VATAN'ın Konsensus araştırma şirketine yaptırdığı araştırmanın sonuçlarına bazı okurlar geçen hafta boyunca da tepkilerini göstermeyi sürdürdü.
Bu okurlar, kendi çevrelerinde yaptıkları gözlemlerden yola çıkarak VATAN'ın yayınladığı "bugün seçim olsa" araştırmasının sonuçlarının doğru olmadığını söylüyor. Eleştirileri, bu yoldaki inançlarına dayanıyor.

VATAN geçen hafta da daha basit bir araştırma yaptı. Bu, bir tür "sokak araşürması"ydı. Kişilere sorulan soru, Rahşan Ecevit, Süleyman Demire! ve Mesut Yılmaz'in tekrar siyasete dönmeleriyle ilgili düşünceleriydi. Sonuçta sorunun sorulduğu kişilerin yüzde 86'sı "dönmesinler", yüzde 14'ü de "dönsünler" diye cevap vermişti. Bu araştırmaya gelen tepkiler genellikle olumlu oldu. Hatta bazı okurlarımız iki araştırmayı kıyasladı. Ancak eski siyasilerle ilgili araştırma, tekrar edelim, bir "sokak araştırması" dır. Kişilerin belirlenmesi ve tasnifiyle ilgili herhangi bir bilimsel yöntem kullanılmamıştır. Bu tür araştırmalar da, VATAN'ın yaptığı gibi "nasıl gerçekleştirildiği" açıkça belirtilerek yapılmalıdır. Bunlar, "sokaktaki insanın tepkileri" ni aktarmanın bir aracıdır. Mutlak
doğruluğu konusunda bir iddia taşımaz, taşıyamazlar.

Buna karşılık, "bugün seçim olsa kime oy verirsiniz" türündeki kamuoyu araştırmalarında soru sorulacak denek sayısı, bunların yaş gruplarına, meslek gruplarına göre dağılımı, ülke nüfusunun genelini yansıtmasını sağlayacak şekilde belirlenir.

Daha önce belirttiğimiz gibi, bu tür siyasi kamuoyu araştırmaları, 90'lı yıllarda birçok bakımdan "kullanılmış"ü ve ortaya çıkan onlarca kuruluş bunları nabza göre şerbet veren birer gelir kaynağı haline getirmişti. O kuruluşlar bugün yok. Bu araştırmaları okurken, "bugünkü koşullar"in geçerli olduğunu düşünmek şartür. Dolayısıyla, on altı ay sonra yapılacak bir seçimde bugünkü tespitlerin tam olarak gerçekleşmemesi de mümkündür.

Bulgar göçmeni değil, Bulgaristan göçmeni!
30 Haziran 2006 günkü VATAN'ın sürmanşetinde yer alan haberlerden biri 2003'te Koç Üniversitesi'ni birincilikle bitiren ve hedefini de Koç Holding'in ilk kadın başkanı olmak şeklinde belirlemiş Aksel Şahinle ilgiliydi. Aynı gün birçok okur tepkisini iletti. Eleştirilen, haberdeki "Bulgar göçmeni" ibaresiydi. Bu eleştiriyi yöneltenler Bulgar değil, Bulgaristanlı Türkler olduklarını, "Bulgar göçmen" ibaresinin kendilerini Bulgar olarak tanımladığını belirtiyorlardı, Okurlarımız haklıdır. Doğrusu "Bulgaristan göçmeni"dir. Ve bu hata, gazetelerde her gün onlarcası bulunan, istenmeden yapılmış hatalardandır. Okurların yerinde tepkisi, "mutfaktaki" gazetecileri uyarmış oldu.

Zam ve Vataniki
VATAN, satış fiyatına zorunlu bir zam yaptı. Ayrıca Vataniki ekinin yayınına da son verildi. Gerekçesi de açıklandı. Ancak bazı okurlarımız bu konu üzerinde durmaya devam ediyor. Doların değerindeki son artışın en çok vurduğu sektörlerden biri medyadır. Bu, kağıt ve her türlü üretim malzemesinin dolar bazında yüzde 30 zam görmesi anlamına geliyor. VATAN, ilk çıktığı günden beri "bağımsız"lık özelliğini korumaya özen gösterdiğinin altını çiziyor. Bağımsızlığın birinci koşulu ise gazetenin mali dengesinin korunmasıdır.

Bu arada, okurlara yaz aylarında reklam gelirlerinin de belli oranda azaldığının söylenmesi gerekir. Bu da bütün gazetelerin gelirlerinde önemli düşüş demektir.

Yazı işleri yönetimi, önümüzdeki aylarda Vataniki'nin yerini daha güçlü bir şekilde dolduracak bir ek için şimdiden hazırlık yapıldığını da belirtiyor.