Gazete Vatan Logo

Nurdan Yağlı: Paylaşarak insanlığımızı taçlandıralım

Bugün şehitlerimizin aileleri ile iftar yemeğinde buluşuyoruz. Geçen yıl da yaşamıştık. Tadı damağımızda kalmıştı. Paylaşmanın mutluluğu, bereketi de beraberinde getirmişti.

Nurdan Yağlı: Paylaşarak insanlığımızı taçlandıralım

Mehmedim projesi Handan Kayakökü’ nün gönlünde böyle bir davette filizlenmiş. Yemek sırasında çimlerde oynayan bir şehit çocuğunu gördüğünde ve sonra anneyi dinlediğinde, ailelerin yanında olmak gerektiğini anlamış. Biz de doktora çalışmasıyla projede yer aldık.

Aşağıdaki satırlarda araştırma sırasında gerçekleştirdiğimiz bir görüşme örneğini bulacaksınız.

A (67 YAŞINDA)

1977 yılıydı eşim şehit olduğunda. Henüz yedi buçuk yıllık evliydim. Eşim 34, ben 27 yaşındaydım. İki çocuğumla bu dünyada yapayalnız kalmış hissetim kendimi. Üç yıl hep isyan ettim. Neden diyordum kendi kendime, neden ben Allah’ım?

Aradan üç yıl geçmişti. Ve öyle bir olay yaşadım ki beni özüme, kendime ve Rabbime döndürdü.

Kızım yığıldı kaldı...

İki kızımla dolaşmak için Sakarya Caddesine gitmiştik. Küçük kızımın canı dondurma istedi. Onlara dondurma aldım. Hem yürüyor hem de dondurmalarımızı yiyorduk. Birden küçük kızım olduğu yere düştü ve bayıldı. Çok korkmuştum. Hemen hastaneye götürdük. Doktorlar ilgilenmeye başladılar fakat bana bir şey söylemiyorlardı. Saatlerce bekledim hastanede. Sonra doktor beni yanına çağırdı ve kızımın beyninde tümör olduğunu, detaylı tarama yapabilmek için bir hafta sonra tekrar gelmemizi söyledi. Olduğum yerde yığılıp kalmışım. Allah’ım ben ne yapardım? Kızım hasta ise ne yapacaktım? Zaten üç yıldır isyan halindeydim, gördüm ki isyanın da bir faydası yokmuş. Bir hafta boyunca her gün tövbe ettim, af diledim, başıma gelenleri, eşimin şehit olmasını, kızımın hasta olabileceğini fakat Allah dilerse iyi olabileceğini kabullendim. Her gün dua ettim, af diledim Yaradandan ve isyanı bıraktım.

Haberin Devamı

Doktor: Temiz temiz...

O gün gelmişti, hastaneye gidecektik, kızım için detaylı tarama yapılacak ve sonuçlarını doktorumuzdan öğrenecektik. Koridorda beklemeye başladık, korkmuyor değildim fakat yine de içim eskisi kadar tedirgin değildi. Uzun bir süre sonra koridorun başında doktorumuzun koşarak bize doğru geldiğini gördüm, hem koşuyordu hem de elinde tuttuğu test sonuçlarını havada sallayarak “temiz, temiz” diye bağırıyordu. Herkes bize bakıyordu, ben ağlıyordum, doktor ağlıyordu. Kızımın beyin tomografisi sonuçları temiz çıkmıştı, doktor da ben de çok mutluyduk.

Haberin Devamı

Hastalık, özüne yaklaştırdı

A Hanım, eşi şehit olduğunda kendini o kadar yalnız ve sahipsiz hissetmişti ki, bu durum yaşadığı olayı kabullenmesinin ve anlamlandırmasının önüne geçmiş, onu isyan etme noktasına getirmişti.

Ardından kızının başına gelen geçici hastalık hali ise, onu kendi var oluşuna ve özüne yaklaştırmış, kabullenmesini desteklemişti.