Gazete Vatan Logo

Ne ölçüm cihazı vardı ne de alarm sistemi

Ermenek iddianamesinin ayrıntıları

Ne ölçüm cihazı vardı ne de alarm sistemi

Ermenek’te 18 madencinin yaşamını yitirdiği faciayla ilgili hazırlanan iddianamede, ölümün nasıl göz göre göre geldiği ayrıntılı anlatıldı.

Karaman’ın Ermenek ilçesinde geçen yıl 28 Ekim günü, eski ocakta biriken suyun basması sonucu 18 madencinin öldüğü faciayla ilgili Ermenek Cumhuriyet Başsavcılığı’nın Ağır Ceza Mahkemesi’ne sunduğu iddianamenin ayrıntıları ortaya çıktı. İddianamede yer alan Adli Tıp Kurumu raporunda 18 işçiden 7’sinin suda boğularak, 6’sının karbonmonotsit gazından zehirlenerek, 1’nin ağır genel beden travmasına bağlı dış kanamadan, 1’nin havasız kalmaya bağlı asfiksi sonucu öldüğü belirlendi. 3 işçinin de raporunun beklendiği belirtildi.

Öğle yemeği sırasında

İddianamede, facianın üçünçü başyukarından başladığı, burada daha önce kömür göçmesi ve devamlı kömür kaymasına rağmen, mühendislerin tahkimat yapılıp, çalışmaya devam ettirdiği, sondaj ile kontrol yapmadıkları, kaza günü işçiler öğle yemeği yemek için madenin çeşitli bölgelerinde bulundukları sırada 3’üncü başyukarıdan suyun patladığı, kaçamayan işçilerin mahsur kalıp hayatlarını kaybettiği belirtildi.

Haberin Devamı

Tereddüt eden kurtulamadı

İddianamede yer alan bazı tespitler şöyle:
- Sabit gaz ölçüm istasyonunda hidrojen sülfür ölçen cihaz yok
- Yasal zorunluluk bulunmasına rağmen, acil durumlarda ocağın derhal boşaltılmasını sağlayacak bir alarm tertibatı kurulmamış
- Alarm sistemi olmadığı için suyun patladığı noktaya uzak olan bazı işçiler olayın vehametini anlayamadı
- İşçiler hemen kaçmak yerine yerdeki yemek kaplarını toplama, arkadaşlarına haber verme endişesiyle vakit kaybetti,
- Su patlamasının olduğu yere uzak mesafedeki işçilerden doğrudan çıkışa yönelenler kurtulurken, tereddüt eden işçiler yaşamını yitirdi.
‘Annelerin hıçkırığından rahatsız oluyorlar’
Manisa’nın Soma ilçesinde 301 madencinin yaşamını yitirdiği faciayla ilgili 8’i tutuklu 45 sanıklı davanın ilk duruşmasında 5. oturumu dün Akhisar Ağır Ceza Mahkemesi’nde yapıldı. Duruşma öncesinde sanık avukatlarından bazılarının, duruşmaların kapalı yapılması ya da güvenliğin sağlanmaması durumunda davanın başka bir ile alınması yönündeki talepleri gerginliğe neden oldu.
Bu talep sorunlu
Yakınlarını yitirenler bu talebe tepki gösterirken, TBMM Soma olayını araştırma komisyonu üyesi CHP Manisa Milletvekili Özgür Özel ise şunları söyledi: “Annelerin, eşlerin hıçkırıklarından yakarışlarından rahatsız oluyorlar. Mağdur aileleri hergün kalkıp yüzlerce kilometre yolu boşuna gelmiyor. Orada bulunmaları adil yargılamanın olmazsa olmazıdır. Duruşmayı onlara kapatmak ya da başka bir şehre almak; adaleti Soma’dan kaçırmak olur. Bu talebini yapılması hukuken mümkün vicdanen ve ahlaken sorunludur.”
Orada kimse yok mu?
Duruşmada tutuksuz sanıklar ifade verdi. Sanıklar ifadelerinde önceki duruşmalarda olduğu gibi faciada yaşamını yitiren başmühendis Mehmet Efe’nin sorumluluğundan söz etti. Sanıklar ifade verdiği sırada ölen işçilerden Kader Yıldırım’ın annesi Elmas Kaya, “Ben deniz olsam isyanım kıyılara vururdu. Bize bunların yalanlarını dinletiyorsunuz. Onlar hiç evlatlarının cansız bedenlerini hiç kucaklarına aldılar mı?” diye tepki gösterdi. Salonda bulunan Mehmet Efe’nin babası Resul Efe, “Oğlum orada başkası yok mu?” dedi.
Can Gürkan’a yardım
Tutuklu sanık Soma Kömür İşletmeleri A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Can Gürkan’ın duruşmadaki ifadesinde gelirinin olmadığını söylemesini protesto eden aileler, bir köşesinde ‘301 kişinin katili’ diğer köseşinde ‘Can Gürkan’ yazılı maket helikopterin içine, bozuk para attı.
İhmali anlattılar
Duruşmada tutuksuz sanıklar ifadelerinde gaz maskelerinin kontrol edilmediğini, tatbikat yapılmadığını, içeride gaz değeri yükseldiğinde üretimin durdurulmadığını anlattı. Bu ifadeler aileleri isyan ettirdi.

Haberin Devamı