Dünyanın dinsiz bir yer olmasını ister miydim?

Haberin Devamı

Hiçbir dini içselleştirmediğim halde dünyanın bütün dinleri ilgimi çekiyor. Birçoğu hakkında iyi kötü bilgim vardır. Bir dindar gözüyle değil de bir teolog gözüyle baktığın zaman çok başka bir dünya görürsün... Sana sıkıcı, manasız ve devri geçmiş gelen ritüellerin aslında büyülü dev bir sarmaşığın parçaları olduğunu görürsün. Hangi din nerede başlar nerede biter... Kimin kökünden kimin yaprağı çıkar... Okudukça, izledikçe iç içeliklerini daha fazla görmeye, daha çok etkilenmeye başlarsın. Kudüs’te Hindistan’ı, Hindistan’da Tibet’i görürsün. Dindar kibrinden kurtulur insanlığa olan inancın pekişir... Çünkü anlarsın ki hepimiz kadim bir sarmaşığın parçalarıyız...

Dini ritüelleri izlemek, hatta bazen ucundan kıyısından da olsa dahil olmak işte bu yüzden hoşuma gidiyor.

İki gündür Sakız Adası’ndayım. Rum Ortodokslar’ın büyük bayramı Paskalya törenlerini izlemek için. Bizde, başkalarının dini hakkında bir şeyler bilmek neredeyse günahtır. Kendi dininin biricikliği sarsılmasın diye herhalde. Belki de haklılar. Cahilliğin tatlı uykusu varken...

***


Sakızlı arkadaşım Rena’nın babaannesinin ve babasının mezarını ziyaret ettik. Nasıl bayramlarda biz de gideriz kabristana onlar da kendi bayramlarında gidiyor işte. Adanın içlerinde bir yerde minicik bir köy ve minicik bir mezarlık. Mezarlık büyümüyor çünkü bir süre sonra ölülerinin kemiklerini topraktan çıkarıp bir kutuya koyuyorlar. Kutular kilisenin yanında özel bir odada üst üste duruyor.

Sonra papaz geldi. İsteyenlerin mezarları (veya kutuları) önünde dua okudu... Dedim bak bir benzerlik daha... Ölmüşlerin ruhuna dua...

O köyde, o küçük mezarlıkta, geçen bayram annemin mezarını ziyaretim aklıma geldi. Saatlerce aramış ve bulamamıştım. Sonra bulunca üzüntüden ne yapacağımı bilememiş kendimi mezar temizliğine vermiştim. Bir yandan 12 yılın gözyaşını dökmüş bir yandan tırnaklarımla mermerdeki yosunları temizlemiştim... Sonra uzaktan, küçük kızının mezarı başına ağlayan yalnız bir babayı izlemiştim.

Ölülerimizi ziyaret etmek ve dua okumak... Söyleyin bakalım sarmaşığın hangi kökünden çıkan hangi yaprak?

***


Dün gece büyük geceydi. Cumartesiyi pazara bağlayan saatte, gece yarısı İsa yeniden göğe yükseldi.. Anastasi diyorlar. Yeniden diriliş demek. Bütün Rum Ortodoks kiliselerinde dün gece bu büyük ayin yapıldı.

Sakız’da bir başka şey daha yapıyorlar tam o saatte. Dağdaki iki kilise birbirleriyle savaşıyor! Hem de roketlerle!

Şimdiye kadar duyduğum en acayip adet.. Dünya üzerinde buna benzer bir şey daha var mı bilmiyorum.

Yazıyı yazdığım anda bütün ada, o iki kilisenin olduğu yere gitmek için hazırlanıyordu. Hem İsa’yı diriltecekler hem de çılgın bir roket savaşını izleyecekler.

İzlenimlerimi yarın yazacağım...

Bütün bunların ışığında... Başlıktaki soruyu soruyu soruyorum kendime... Dünyanın dinsiz bir yer olmasını ister miydim?

DİĞER YENİ YAZILAR