Haberin Devamı
81 yaşındaki Stella Liebeck, McDonald's'dan bir kahve aldı. Ama kapağı olmayan bardaktaki kahve eline döküldü; yaşlı kadın da McDonald's'ı dava etti... 2,7 milyon dolar tazminat kazandı.
1994'te Detroit'te oynanan beyzbol maçı sırasında Jose Canseco adlı oyuncunun elindeki beyzbol sopası kırıldı. Parçalardan biri tribünde oturan küçük Alyssia Benejam'ın sol koluna saplandı. Tazminat davasında Detroit Tigers, stadyumda gerekli önlemi almadığı için 1 milyon dolara mahkûm edildi.
Pensilvanyalı hırsız Terrence Dickson, sahipleri tatile çıkan bir evi soydu. İşini bitirdikten sonra garaj kapısından kaçmak istedi ama kapı kilitliydi. Evin ana kapısı da açılmadı. Sonuçta Dickson 8 gün garajda mahsur kaldı. Yakalandığında, "bunalıma girmesine neden olduğu için" ev sahibini dava etti ve 500 bin dolar tazminat kazandı.
Grazinski adlı bir sürücü karavanını 70 kilometre sabit hızla "otomatik pilot"a bağlayıp arka bölüme kahve içmeye gitti. Karavan yoldan çıkıp devrildi. Grazinski, karavanın el kitabında "bunu yapmaması gerektiği konusunda bir uyarı olmadığı için" üreticiyi dava etti ve 1 milyon 750 bin dolar tazminatla, yeni bir karavan kazandı.
Los Angeles'da yaşayan 19 yaşındaki Carl Truman, komşusunun arabasının jantlarını çalıyordu. Ama komşusunun o sırada aracın içinde olduğunu fark etmedi. Arabanın hareket etmesiyle elleri lastiklerin altında kaldı; parmakları kırıldı. Truman, "dikkatsiz araç kullandığı ve yaralanmasına neden olduğu" gerekçesiyle komşusundan şikâyetçi oldu. Hastane masrafları artı 74 bin dolar tazminat kazandı.
Bingöl'de 1 Mayıs 2003'te 6.4 büyüklüğünde bir deprem oldu. Çeltiksuyu Pansiyonlu İlköğretim Okulu'nda 85 öğrenci ve bir öğretmen yıkılan binada hayatını kaybetti. Öğrencilerin aileleri Milli Eğitim Bakanlığı aleyhine tazminat davası açtı. Mahkeme, ailelere verilecek tazminat miktarını belirlemesi için bilirkişi tayin etti. Bu bilirkişinin raporu dün açıklandı:
"780 ile 1.500 YTL arası değişen rakamlar..."
Uzun söze gerek var mı?
Eli yanan ABD'liye 2,7 milyon dolar, ölen Türk çocuğuna 780 YTL...
İşte, AB adayı Türkiye'de insana verilen değer!
İşte, Türklüğe asıl hakaret!
Ücretlinin başı kel mi?
Başbakan'ın emeklilere verdiği yılbaşı hediyesi güzel: Önümüzdeki yıl emekliler satış fişi toplamayacak, maaşlarının yüzde 4'ü kadar bir ödemeyi otomatik olarak alacaklar...
Peki; emeklilere tanınan bu hak, neden çalışanlara da tanınmıyor?
Eğer bu sorunun yanıtı, "O zaman kimse satış fişi toplamaz. Devlet büyük bir vergi gelirinden mahrum kalır" ise, bu gerekçe kesinlikle doğru değil...
Vergi iadesi, Özal iktidarının 1984'de almaya başladığı Katma Değer Vergisi'yle birlikte icat edildi.
Amaç belliydi. Vatandaş maaşından kesilen dolaylı verginin yüzde 20'ye kadar varan bölümünü geri alabilmek için yaptığı alışverişlerde fiş isteyecek; böylece devletin hem gelir ve kurumlar vergisi, hem de KDV tahsilatı artacaktı.
Ama evdeki hesap çarşıya uymadı, gelir ve kurumlar vergisinin toplam vergi gelirleri içindeki payı 21 yılda yüzde 55'lerden yüzde 25'lere geriledi.
Sistem işe yaramadı... Bunu hükümet de biliyor.
Şimdi yukarıdaki soruyu tekrar soralım:
Emeklilere tanınan bu hak, neden çalışanlara tanınmıyor?
Çünkü emeklilerin maaşını devlet ödüyor.
Ama aynı uygulama ücretliler için de başlatılırsa; o sabit orandaki artışı kimin karşılayacağı sorun olacak.
Bana göre bunun da çözümü var. Ödemeyi işveren yapar, devlet ondan alacağı vergiden, ücretliye yapılacak ek ödeme miktarını düşer; sorun çözülür.
Yeter ki çözüm istensin... Çare mutlaka bulunur!
Turkcell kullanıcılarına benden yılbaşı hediyesi!
Turkcell aboneleri; bu yazıyı iyi okuyun. Biriken hediye puanlarınızı bu akşama kadar kullandınız kullandınız, yoksa yanıyor...
Peki nasıl kullanacaksınız?
Cep telefonunuzun ekranına *177*2# yazıp YES (arama) tuşuna basın. Kazandığınız konuşma süresi telefonunuza bildirilecek...
Bu kıyağımı da unutmayın!
