Mercedes işi bitti mi?

Haberin Devamı

Mercedes’in üreticisi Alman Daimler-Benz A. G. firmasının yöneticileri ABD’de yapılan bir soruşturmada, aralarında Türkiye’nin de bulunduğu 22 ülkede rüşvet dağıttıklarını itiraf etmek zorunda kalmışlardı...

Ne yazık ki Türkiye bu konuda sessiz kalmayı tercih etti.

Ben de 10 gün boyunca bu sessizliğin gerekçesini ve Türkiye’de rüşvet alanların kimliklerini sorgulayıp durdum.

Sonuçta CHP, benzer sessizliğin Delta-Pine ve Siemens’le ilgili rüşvet iddialarında da yaşandığını iddia ederek, Başbakan hakkında gensoru önergesi verdi.

Bu önerge önceki akşam reddedildi.

Peki, konu burada kapanacak mı?

Elbette hayır! Çünkü rüşvet olaylarıyla ilgili iddialar ve belgeler yağmaya devam ediyor! İşte bunlardan biriyle ilgili sorularım:

***


* Hangi belediyemiz, 13 Ekim 2004’te açık ihale yöntemiyle 350 solo tip otobüs ile 100 adet körüklü ve 50 adet çift katlı otobüs alımı için ihale düzenledi?

* Mercedes, MAN Türkiye A. Ş. ve BMC firmalarının katıldığı bu ihalede BMC 52 milyon 465 bin Euro ile en düşük teklifi vediği halde, ihale 76 milyon 300 bin Euro’yla en yüksek teklifi veren Mercedes’te kaldı mı?

* BMC, 18 Ocak 2005’te ihale sonucuna itirazda bulundu mu? İtiraz, ’ivedilik ve kamu yararı gerekçesiyle’reddedildi mi?

* Bunun üzerine 27 Mayıs 2005’te BMC bu kez Kamu İhale Kurumu’na başvurdu mu?

* Kurum bu başvuruyu incelediği sırada, otobüslerin alımına ilişkin sözleşme apar topar 31 Ocak 2005’te imzalandı mı?

* Kamu İhale Kurumu, 31 Mart 2005’te ihale işlemlerinin ve ihale kararının iptaline karar verdi mi?

* Adı geçen belediye, önce mahkemeye sonra Danıştay’a başvurdu mu?

Mahkeme ve Danıştay da ihalenin iptalini onayladı mı?

* Bu gelişmelere rağmen Mercedes’in otobüsleri Türkiye’ye getirilip hizmete sokuldu mu?

* Belediye, en düşük tekliften 24 milyon Euro daha fazla para ödediği bu ihale için, Mercedes’ten ücretsiz olarak ek 77 otobüs daha alınmasını anlaşmaya ekletti mi?

* Bu şartı önce kabul eden Daimler-Benz firması, uluslararası soruşturmaları gerekçe göstererek, altına imza attığı bu taahhüdü yerine getirmeyi reddetti mi?

* Sonuçta 77 otobüs yerine sadece 33 otobüs vererek bu tatsızlıktan sıyrıldı mı?

* Mercedes belediyeyi ikna etmek için 33 otobüsün yanı sıra, başka bir yüksek kapasiteli araç alımında yüzde 50 indirim yapmaya söz verdi mi?

* Firma; sonradan ihalesiz sattığı bu araçların piyasa değerini ikiye katladı mı?

* Böylece o yüksek kapasiteli araçlar, asıl piyasa değerleriyle Türkiye’ye getirilmiş oldu mu?

* Sözünü tutmayan ve imza attığı ihale Danıştay tarafından iptal edilen Mercedes’e en az 5 yıl ihalelerden men cezası verilmesi gerekirken ceza alması birileri tarafından engellendi mi?

* Engellendiyse... Neden? Acaba engelleyenlerin çıkarı neydi?

***


Bu köşe, bu soruları yanıtlamak isteyen herkese açık!

*****


BAYRAM!

Dün kimi gördüysem hep aynı soruyla karşılaştım:

“1 Mayıs’ta Taksim’in neresinde olacaksın?”

Herkesin kalbi bir başka atıyor günlerdir, herkes biraz daha coşkulu...

Çünkü 32 yıldır uygulanan anlamsız yasak, emekçilerin ısrarlı direnişi sayesinde kaldırıldı!

O yüzden, bugünkü İşçi Bayramı, Türkiye İşçi Sınıfı için çok daha önemli.

Kutlu olsun...

*****


GÜNÜN SORUSU

İstanbul’a yapılacağı açıklanan köprünün çevresinde ve çevre yollarının geçeceği güzergâhta, acaba son beş yılda kimler, ne kadar arazi topladı?

*****


Çanakkale’nin başı kel mi?

İktidar karar verdi: İstanbul’a üçüncü köprü yapılacak!
İyi de... İstanbul’a üçüncü köprüyü yapmaya karar verenler, acaba neden yıllardır yılan hikâyesine dönen Çanakkale Boğaz Köprüsü’nü hayata geçirmeyi düşünmezler?

Çanakkale Boğazı da tıpkı İstanbul Boğazı gibi Avrupa’yı Asya’ya bağlamıyor mu?

Trafik çilesi İstanbulluları delirtiyor da, Çanakkale’de bir yakadan diğerine geçmek isteyenler özellikle yaz aylarında kilometreleri bulan arabalı vapur kuyruklarında beklemekten çok mu mutlu?

Acaba sıra neden bir türlü Çanakkale’ye gelmiyor?

Yoksa oradaki arazi rantı henüz iştahları kabartmaya yetmiyor mu?

DİĞER YENİ YAZILAR