3 Y ile gelen AKP, 3 Y+1 T ile eriyor!

Haberin Devamı

Son seçimlerdeki yüksek isabetli tahminleriyle dikkat çeken A&G şirketi ayda bir kez seçim anketi yapmaya devam ediyor. Son ankete göre, bugün bir seçim olsa AKP’ye oy verecek seçmenlerin oranı iki ayda 11,9 puan birden düşerek yüzde 36,4’e gerilemiş...

Peki ne oldu da iktidar partisi iki ayda böylesine ağır bir darbe yedi?

Bu sorunun yanıtı AKP’yi iktidar yapan “3 Y” söyleminde gizli...

Yolsuzluğu, yoksulluğu ve yasakları basamak yaparak insanların gönlüne giren bu parti, şimdi yolsuzluk, yoksulluk, yasaklar ve terör yüzünden büyük bir erime sürecine girdi!

***

YOLSUZLUK: AKP’ye oy verenler, son iki ayda arka arkaya patlayan yolsuzluk skandallarıyla büyük bir hüsran yaşadı. Önce Şaban Dişli, sonra Deniz Feneri ve Dengir Mir Mehmet Fırat dosyaları, bu partinin imajını bozdu.

YOKSULLUK: İktidar partisinin ekonomideki en büyük şansı, kendisinden önceki iktidarın hazırlayıp bıraktığı IMF reçetesi ve küresel ekonomide işlerin rayında gitmesiydi... Hiçbir ek önlem almamalarına, ihtiyaç duyulan reformları gerçekleştirememelerine karşın ilk 5 yılı “ekonomide başarılı”ymış gibi geçirmişlerdi.

Ama 22 Temmuz seçimlerinden sonra patlak veren küresel kriz, bu efsaneyi yerle bir etti. İşsizlik kâbusu hortladı, yoksulluk sınırının altında yaşayanların sayısı arttı.

YASAKLAR: AKP’nin “yasakları kaldırma” ve “demokratikleşme” söylemi lafta kaldı. Ergenekon Davası nedeniyle büyük bir korku ve baskı atmosferi yaratıldı. Devletin, sıradan insanların bile özel hayatlarını gözlediği, telefonlarını dinlediği ortaya çıktı. İktidara muhalefet eden herkes, örneklerine ancak darbe yönetimlerinde rastlanan bir “psikolojik yıldırma harekâtı”nın hedefi haline getirildi.

TERÖR: Tüm bunlara, iktidarın PKK terörüne çözüm üretememesi, her gün şehit cenazelerinin kaldırılması da eklenince “yerel seçimlerde oyların yüzde 70’ini alır” denilen iktidar partisi, çöküş sürecini yaşamaya başladı!

***

Peki bu çöküşü iliklerine kadar hissetmeye başlayan iktidar partisi, erimeyi durdurmak için hangi plânı devreye soktu?

Aşırı milliyetçilik!

Başbakan, sırf oylarını birkaç puan yükseltebilmek için patenti MHP’de olan “Ya sev ya terket” sloganından bile medet umacak hale geldi!

Düne kadar “özgürlükler”den ve “çok seslilik”ten prim yapan AKP için “yeni” sayılabilecek bu söylem, Başbakan’ın umduğu desteği sağlamaz...

Aksine, AKP’yi “özgürlükçü” ve “çok seslilik”ten yana olduğu için destekleyenleri de uzaklaştırır...

***

Kısacası AKP’nin işi bundan sonra çok daha zor!

Çünkü zaten “laiklik karşıtı eylemlerin odağı” ilan edilmiş bu parti kendi seçmeninin

“hesapsız-kitapsız güveni”ni de kaybetti...

Bakalım kapıya kadar bırakılan kömür çuvalları, bol keseden dağıtılan bedava alışveriş çekleri bu kez de onları kurtarmaya yetecek mi?

*****

GÜNÜN SORUSU

Başbakan Erdoğan, ABD’deki başkanlık seçimlerini Türkiye’yi Kıbrıs’ta “işgalci” olarak gören Obama’nın kazanması üzerine, “O sözler seçim teziydi. Seçimden sonra önemini yitirir” demiş... Sorum Başbakan’a:

Sizin 3 Y ile mücadele konusundaki sözleriniz de seçim tezi miydi? O yüzden mi önemini yitirdi?

*****

‘Issız Adam’, evrensel çelişki!

Yakın tarihimiz üzerine son derece başarılı dizilere ve filmlere imza atan genç yönetmen Çağan Irmak, bu kez “Issız Adam”la çıkıyor karşımıza...

Bu film, Irmak’ın önceki filmlerinin aksine “yakın tarihimizdeki çelişkilere” değil insanlık tarihinin en eski ve en yaman çelişkisi “aşk”a dayanıyor.

Belki de hepimizin yaşayabileceği çok düz, evrensel bir öykü, muhteşem bir sinema diliyle anlatılıyor.

Buna henüz hiç tanımadığımız ama kumaşları sağlam iki genç “star adayı”nın oyunculukları da eklenince, bu film için “Sakın kaçırmayın” demek farz oluyor.

Siz de benim gibi her gün boğuştuğumuz saçmalıklardan, yalanlardan, hırslardan, öfkelerden, kinlerden yorulduysanız, ne yapın edin, iki saatinizi yarın vizyona girecek bu filme ayırın...

DİĞER YENİ YAZILAR