Gelecek haftadan itibaren...

Binali Yıldırım’ın ismi genel başkan ve dolayısıyla başbakan adayı olarak açıklandıktan hemen sonra yaptığı konuşmaya bir fıkra ile ve gülerek başlaması, onu tanıyanlar için hiç şaşırtıcı değildi.

Bilenler bilir; espri yapmayı, gülmeyi, güldürmeyi seven bir yapısı vardır müstakbel başbakanın.

Gündemin en sıkıntılı olduğu dönemlerde bile iyimser kalmayı, espri yapmayı başarabilen bir siyasetçidir.

Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme Bakanı olarak görev alanında yer alan Demiryolcular ya da PTT’cilerle ilgili anlattığı fıkra ya da anıları çok dinlemiştir yakın çevresi ve biz Ankara’da görev yapan haberciler.

***

Mesela...

Son yerel seçimlerde İzmir Büyükşehir Belediye Başkan adaylığı konusunda isteksiz, gönülsüzdü aslında. Ama Tayyip Erdoğan’ın bu yöndeki tercihinden mutsuz olduğunu kimseye hissettirmemeyi başardı. Sonuçta, İzmir’de partisinin oyunu yükseltmeyi de öyle.

Gelecek haftadan itibaren...

Belediye başkan adaylık sürecinde ‘yatırım ve hizmet odaklı’ kampanya yürütmeyi seçmesi sonuç verdi. Buna bir de bahsettiğim özelliğiyle, gülerek, güldürerek oy istemesi eklenince, İzmir’de sevilen bir siyasetçiye dönüştü. İzmirliler ile kurduğu sıcak ilişki, 1 Kasım genel seçiminde bu kentten milletvekili seçilmesiyle devam etti.

Haberin Devamı

***

Binali Yıldırım’ın menzil-i maksuda ulaşmasında belirleyici olan faktörleri şöyle özetlemek mümkün:

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, Ak Parti’nin kurulduğu günden beri en güvendiği üç isimden biri, hatta belki de ilk isim olması...

Bahsettiğim esprili üslubunun yanında, işini yaparken çözüm odaklı, pratik ve bir o kadar ciddi, detaycı hatta yeri geldiğinde ‘sert’ yapısı...

Her koşulda soğuk kanlılığını koruyabilmesi, kuvvetli hafızası, bürokratlarına, çalışma arkadaşlarına sahip çıkan anlayışı...

İstanbul ve Anadolu iş dünyası ile sahip olduğu iyi ilişkiler...

Ulaşılabilir olması...

***

Yeni dönemin en önemli sözcüğü ‘uyum’ olacak, bunu biliyoruz.

Müstakbel Başbakan da ilk günden altını çizdi bu gerçeğin. Hem Cumhurbaşkanı Erdoğan hem de alt kadrolarla uyum... Ve partide de, devlet yönetiminde de...

Haberin Devamı

Gelecek hafta içinde kurulması muhtemel Yıldırım Hükümeti’nin ilk 100 gününde ekonomide yatırım ve istihdama yönelik yoğun bir hareketlilik bekleniyor şimdi.

Yeni otoyol projeleri mesela...

Yeni hızlı tren hatları projeleri...

İnşaat ve alt yapı sektörüne ekstra bir ivme kazandıracak bir dönem var önümüzde.

Tabii yan sektörler ile birlikte ekonominin geneline olumlu yansıyacak bir dönem...

***

Bugüne kadarki görev alanını ‘mikro’ olarak adlandırırsak, şimdi ‘makro’nun yönetimine geliyor Binali Yıldırım.

Zorlukları tabii ki var. Ama avantajları da...

O ‘makro’nun en önemli parçası diplomasi gündemi ve bağlantılı olarak terör belası, iç güvenlik...

İlk konuşmasının sonundaki kararlı mesaj, hemen ardından, o kürsüden inip doğrudan gittiği adres, Yıldırım’ın bu noktadaki farkındalık ve kararlılığının somut göstergesiydi.

***

Son söz olarak şunu söylemeliyim... Yazın bir kenara...

Yeni hükümetin göreve başlamasının ardından, çok kısa bir süre içinde Ankara’da kritik koltuklarda nöbet değişimlerinin yaşanması sürpriz olmayacaktır.

Haberin Devamı

Özellikle de güvenlik ve istihbarat alanlarında...

DİĞER YENİ YAZILAR