Çocuğunuz hızlı nefes alıp veriyorsa dikkat!

Çocuk Sağlığı Anadolu Sağlık Merkezi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Neslihan Güngör, “Çocuğunuz zor ve hızlı nefes alıyorsa, nefes alırken göğsü çekiliyorsa, ateşi yükseliyorsa ya da burun kanatları açılıp kapanıyorsa, sıvı gıdaları alamıyor ve öksürüğü devam ediyorsa onu mutlaka bir sağlık kuruluşuna götürün. Zatürree olabilir” diyor

Haberin Devamı

Yanlış okumadınız... Dünyada her yıl 5 yaşın altındaki yaklaşık 12 milyon çocuk zatürree sebebiyle hayatını kaybediyor. Ülkemizde ise bir yaş altı bebek ölümlerinin büyük bölümünün müsebbibi zatürree! Oysa tedavi edilebilir bir hastalık zatürree. Tek yapacağınız belirtilere dikkat etmek. Nasıl mı? Sözü Anadolu Sağlık Merkezi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Bölümü Direktörü ve Pediatrik Endokrinoloji Uzmanı Dr. Neslihan Güngör’e bırakıyorum.

Akciğerlere kaçan yabancı cisimler de sebep olabilir

Zatürree nedir?
Zatürree (pnömoni) akciğer iltihabı anlamına gelmektedir. Zatürree vakalarının çoğunun etkeni mikroorganizmalar, yani enfeksiyondur. Ancak enfeksiyon dışı nedenlerle oluşan zatürree vakaları da vardır. Bunlar arasında; yiyecek, mide asidi veya yabancı cisimlerin solunum yollarına kaçmasıyla oluşan pnömoniler, aşırı duyarlılık reaksiyonuna bağlı pnömoniler de sayılabilir.

Zatürree tüm dünyada, özellikle gelişmekte olan ülkelerde, çocukluk çağı için ciddi bir sağlık sorunu ve çocuk ölümlerinin önemli bir nedenidir. Çocuklarda hastane dışı pnömonilerin yüzde 44-85’inde etken bakteriler veya virüslerdir. Vakaların yüzde 25-40’ında ise birden fazla etken vardır. En sık birlikte görülen patojenler pnömokok adlı bakteri ile RSV virüs veya mikroplazma pnömoni adlı ajandır.

Hangi durumlarda risk daha fazla?
1- Astım veya kistik fibroz gibi akciğer hastalıkları,

2- Anatomik problemler. Örneğin, nefes borusuyla yemek borusu arasında fistül denilen bir bağlantı olması,

3- Mideden yemek borusuna geri kaçış (reflü) ve geri kaçan içeriğin solunum yollarına gitmesi,

4- Bazı sinir sistemi hastalıkları... Çünkü bu hastalıklar solunum yollarının normal korunma ve temizlenme mekanizmalarını bozabiliyor,

5- Bağışıklık sistemini değiştiren hastalıklar. Örneğin bağışıklık yetersizliği hastalıkları...

2 yaşından sonra zatürree aşısı yaptırabilirsiniz

Neden olur?
5 yaş altındaki çocuklarda zatürrenin en sık nedeni virüslerdir. Virüse bağlı zatürrenin en fazla görüldüğü yaş da 2-3 yaş olup, daha sonra giderek azalır.

Solunum sistemini hedef alan virüsler arasında en sık etken RSV virüsüdür. Bu virüs, özellikle 3 yaşından küçük çocukları etkiler. Diğer sık görülen virüsler arasında, toplumda grip etkeni olarak bilinen influenza virüsü, parainfluenza virüsü gibi ajanlar sayılabilir. Virüs dışı etkenler (örneğin pnömokok gibi bakteriler) 5 yaşından büyük çocuklarda daha sık görülür. Daha önce çocukluk çağı zatürresinin önemli bir nedeni olan Hemofilus İnfluenza Tip B bakterisi, etkin aşıların rutine alındığı ülkelerde artık nadiren zatürreye neden olur. Hemofilus İnfluenza Tip B aşısı (Hib) ülkemizde Sağlık Bakanlığı’nın rutin aşı takvimine henüz girmemiştir. Öte yandan yine rutin aşı takvimine henüz girmemiş olan polivalan pnömokok aşısı da kullanıldığı ülkelerde pnömokok bakterisinin yol açtığı zatürrelerin azalmasına önemli katkıda bulunmuştur. Bu aşılar ülkemizde kullanım için mevcuttur Ancak henüz rutin aşılama programının bir parçası değildir. Çeşitli üniversite hastaneleri ve özel hastanelerde uygulamaları yapılmaktadır.

Nasıl bulaşır?
Zatürree damlacık enfeksiyonuyla sorumlu bakteri veya virüslerin solunum yollarına girmesi sonucu bulaşır.

Bazı çocuklarda nefes alıp verirken morarma olabilir

Belirtileri neler?
Virüs veya bakterinin etkeni olduğu pnömoniler öncesinde çoğunlukla günlerce süren bir üst solunum yolu enfeksiyonu, tipik olarak burun akıntısı ve öksürük görülür. Gerek virüslerin, gerekse bakterilerin yol açtığı zatürrelerde ateş görülür. Ancak viral pnömonide ateş, genel olarak bakteriyel pnömoniye göre daha azdır. Bazı çocuklarda ateş üşüme-titreme ile beraber olabilir. Zatürrenin en belirgin bulgusu, hızlı nefes alıp vermedir. Bu, çocukta solunum işlevinin daha zor yapıldığına kanıt olan birtakım bulgularla beraber olabilir, örneğin göğüste kaburgalar arasında çekilmeler, burun kanatlarının açılıp kapanması gibi... Bazı çocuklarda ileri derecede solunum sıkıntısı, nefes alıp verirken göğüste ağrı ve morarma da olabilir.

Çocuğun bulunduğu ortamda kesinlikle sigara içilmemelidir

Nasıl tanı konur?
Akciğer filmi zatürrenin tanısına yardımcı olur. Ancak tüm belirti ve bulguların biraraya getirilip tanıya gidilmesi esastır. Bazı çocuklarda, yapılan kan sayımındaki beyaz küre sayısı ve dağılımı bakteriyel pnömoninin viral pnömoniden ayrımına yardımcı olabilir. RSV, influenza ve parainfluenza virüsü gibi etkenler için bazı hızlı testler yapılabilir. Bazı durumlarda kanda bağışıklıkla ilgili maddelere bakılabilir. Gerekirse viral kültürler yapılabilir. Bakterilerin kesin tanısı için çeşitli kültürler yapılabilir.

Çocuklarda zatürree tanısında balgam kültürü fazla faydalı olmamaktadır. Nadir vakalarda kan kültürünün yardımı olabilir.

Öksürük spazmlarına karşı, bol bol su ve tavuk suyu içirin

Tedavisi nasıl yapılır?
Çocukta bakteriye bağlı zatürree olduğu düşünülüyorsa, tedavi etken olduğu düşünülen bakteri ve çocuğun klinik görünümü gözönüne alınarak planlanır. Hastaneye yatırılması gerekmeyen çocuklara ağızdan antibiyotik tedavisi verilir.

Çocuk hastanede izlem gerektirecek kadar hastaysa yatırılarak damardan antibiyotik tedavisi uygulanır.

Çocukta virüse bağlı zatürree düşünülüyorsa, klinik bulguları hafif ve solunum sıkıntısı yoksa, antibiyotik tedavisi askıya alınarak izlenebilir. Tedavi sırasında oksijen desteği, ortamın nemlendirilmesi, çocuğun durumuna göre damardan sıvı ve kalori desteği gerekebilir. Çocuklarda öksürük spazmlarını önlemek için bolca ılık sıvı (su, elma suyu, bazı bitkisel çaylar, tavuk suyu) alınması teşvik edilmelidir. Çocuğun bulunduğu ortamda kesinlikle sigara içilmemelidir.

Genel olarak öksürüğü baskılayıcı ilaç verilmesi tavsiye edilmez çünkü enfekte solunum yolu salgılarının dıarıya atılması gerekmektedir.

Kalp zarı iltihabı ve menenjite neden olabilir

Zatürree sırasında başka komplikasyonlar görülebilir mi?
Zatürrenin komplikasyonları arasında akciğer zarı içinde sıvı veya iltihap toplanması, kalp zarı iltihabı (perikardit), menenjit, eklem veya kemik iltihapları sayılabilir. Zatürre titiz bir tedavi ve izlem gerektiren önemli bir hastalıktır.

PROF. DR. HALUK ONAT KANSERLE İLGİLİ SORULARINIZI YANITLIYOR

Cildinizdeki benin karaciğerde olduğunu düşünün, bu hemanjiomdur
* Hocam Gülnar G.’nin sorusu şöyle: Haziran 2006’da karaciğer ultrasonografisinde hemanjiom görüldü ve 6 ay sonra tekrar bir ultrasonografi kontrolü önerildi. Hemanjiom kansere dönüşebilir mi?

Hemanjiomun kanserle bir ilişkisi yoktur.
* Peki hemanjiom nedir?
En sık karşılaşılan iyi huylu karaciğer tümörüdür. Bir damarlaşmadır aslında. Doğumsal da olabilir. Cildinizde bir ben var diyelim, aynısının karaciğerde olduğunu düşünün. Bunun gibi bir şeydir. Daha çok kadınlarda görülür.

* Hastamıza öneriniz ne?
Eğer hemanjiom teşhisi konmuşsa unutsun. Ama 6 ay sonra kontrole gel dediklerine göre, hemanjiom olduğundan emin değiller. Bakılmasında yarar var.

Polipler temizlense bile 1 yıl sonra yine bakmak gerekir
* A. Altunışık’ın sorusu da şöyle: “35 yaşındayım. 2003 yılında hastanede yapılan penisilin iğnesinden zehirlenip komaya girdim. Altı saat komada kalmışım. Bu olaydan sonra ölüm korkusuyla yaşamaya başladım. Olayın etkisinden kurtulamadığım için iki sene psikolojik tedavi gördüm. (Ataraks-Paxsil ilaçları kullandım.) 2004 yılında üç ay boyunca ishal oldum. Dışkıda kan görünce doktora gittim. Kolonoskopi yapıldı. Kalın bağırsağımda bir tane polip (Adenomoz polip) çıktı. Ayrıca hemoroidim olduğu, kanın da bundan kaynaklandığı söylendi. 3 ay sonra tekrar kolonoskopi yaptırmam gerektiği de belirtildi. Yaptırdım; bu sefer kolonoskopi sonucunda herhangi bir polip çıkmadı. Doktorlar sadece hemoroidin ara sıra kanama yapabileceğini ve senede bir sefer kolonoskopi yaptırıp kontrol olmamı söylediler. Ben de bunun üzerine bir sene sonra tekrar doktora gittim. Raporlarımı gösterdim. Bu kez kolonoskopi yapmadılar. ‘Şimdi gerek yok. Üç sene sonra gel, o zaman bakarız’ dediler. Sorum şu: polipler tekrar çıkar mı? Başka bir doktora gidip kolonoskopi olayım mı, yoksa diğer doktorun dediği gibi üç sene sonra mı olayım?”

Polipler tekrar çıkabilir. Bu yüzden de bir hastada bir polip bulunduysa ve temizlendiyse bir yıl sonra tekrar bakmak gerekir. Eğer bir yıl sonra bakıldığında bir şey yoksa, iki yıl sonra tekrar bakılmalıdır.

Ekonomik sebepler yüzünden alternatif tıbba yöneldim
* Yalçın K.’nın sorusu ise şöyle: 2003 yılında prostat kanseri olduğumu öğrendim. Biyopsi ve diğer bütün tahliller yapıldı. Bir kanser uzmanı nezaretinde ilaç tedavisi başladı. Başlangıçta PSA değeri 39.75’di. Bir ay içinde 1.63’e düştü. Bazı ekonomik sebeplerden dolayı alternatif tıp tedavisine başladım. Öğrenmek istediğim hususa gelince, PSA verileri kanserle birebir ilgili midir? Bu soruyu sormamın sebebi, benimki 60’lı rakamlarda dolaşıyor. Ayrıca 200’lü, 300’lü PSA’lara rastladım. Hepsi de benim gibi sağlıklı bir şekilde yaşıyorlar...

Prostat kenseri ile PSA verlileri arasında birebir ilişki vardır. ‘PSA 60’ değeri çok önemli bir yüksekliktir. Hastalığının iyi olduğunu söylese de bu okurumuz bu değer hastalığın olduğunu gösterir.

* PSA’nın normalde kaç olması gerekiyordu hocam?
4’ün altında olması lazım... Bu hastaya zaten teşhis konmuş. Normal bilimsel tedavisini sürdürmesi gerekir.

*****


Cipslerdeki yağa dikkat!
İngiliz Kalp Vakfı her gün bir paket cips tüketmenin her sene 5 litre yağ içmeye eşdeğer olduğunu açıkladı. Cips ve abur cubur türü yiyeceklerdeki tuz, yağ ve şeker oranının yüksekliğine dikkat çeken vakıf, 35 gramlık cips paketlerinde iki buçuk, 50 gramlık cips paketlerindeyse üç buçuk çay kaşığı yağ bulunduğunu belirtti. İngiltere’de giderek artan aşırı kilo ve obezite tehlikesine dikkat çekmek isteyen Kalp Vakfı, Sağlık Bakanlığı’yla birlikte bir kampanyaya imza attı. Buna göre, bir genç kızın bir şişe sıvı yağı kafasına dikerken gösterilen afişler okullara asılacak. Kaynak: BBC

1 saat TV 144 adımdan ediyor
Televizyon karşısında geçirilen her saat, günde 144 adımlık yürüyüşten ediyor. Harvard Halk Sağlığı Merkezi ve Dana-Farber Kanser Enstitüsü Toplumsal Araştırmalar Merkezi’nden araştırmacıların, 486 kişi ile yaptığı mülakatlar sonucunda bu kişilerin günde ortalama 3.6 saat televizyon izlediği, bunun sonucunda 519 adımdan oldukları ortaya çıktı. Bazı katılımcılar hiç televizyon izlemediklerini söylerken, bazıları haftaiçi günde 15, haftasonları 19 saat izlediklerini belirtti. Kaynak: ScoutNews

Ağız kokusuna çözüm diş ipi
Dişlerini fırçaladıktan sonra diş ipi ile temizleyenlerde ağız kokusuyla birlikte diş eti kanamaları da azalıyor. New York Üniversitesi Dişçilik Bölümü’nde yapılan araştırmada, yaşları 12 ila 21 arasında değişen 51 ikiz iki gruba ayrıldı. Bir grup 2 hafta boyunca dişlerini günde 2 defa fırçalarken diğer grup hem dişlerini fırçaladı hem de diş ipi ile temizledi. Süre sonunda ikinci gruptaki çocuklarda diş eti kanaması yüzde 38 oranında azalırken sadece dişlerini fırçalayanların diş etlerinde yüzde 4 daha fazla kanama görüldü. Bilim adamları diş eti kanaması ve ağız kokusunun temiz olmayan dişlerden kaynaklandığını ve bunun daha büyük sorunlara yol açabileceğini belirtti. Kaynak: ScoutNews

YARIN
Diyelim ki kalp hastasısınız ama oruç da tutmak istiyorsunuz. Nelere dikkat etmeniz gerekir?

DİĞER YENİ YAZILAR