İstanbul Karadenizli balıkçılara kalacak

İstanbul'da kuzeye, yani Karadeniz'e doğru gidildikçe tehlike azalacak. Yıkım o kadar büyük olacak ki depremden sonra İstanbul Karadenizli laz balıkçılara kalacak

Haberin Devamı

* Hocam olası bir depremden İstanbul'da en çok hangi bölgeler etkilenecek?
Üzerinde deprem olacak olan esas fay, yani Kuzey Anadolu Fayı Doğu-Batı uzanıyor. İstanbul da doğu-batı uzanıyor. Ve fayın hemen kuzeyinde yer alıyor. Dolayısıyla istanbul'un en çok etkilenecek olan yerleri doğal olarak faya en yakın olan kısımlardır. Yani güney kısımlarıdır. Dolayısıyla Marmara'nın sahil şeridi. Tuzla'dan, hatta Gebze'den başla... Kadıköy-Moda kısmına gel. Sonra karşıda Sarayburnu'ndan başla Tekirdağ'a kadar olan alan çok tehlikeli.

* Neden özellikle bu bölgeler tehlikeli?
Bu tehlikenin iki nedeni var. Bir tanesi faya çok yakın. İkincisi de bu sahiller yer yer dolgu. Mesela Yenikapı eski bir liman ve olduğu gibi doldurulmuş. O yapının üzerine bina yaparsan tehlikeli olur. Sonra Küçükçekmece Gölü'nün önü. Orası da doğal bir dolgu. İnsan yapımı değil. Ama dolgu. Ve bu yüzden tehlikeli. Büyükçekmece de aynı durumda. Orada da gölün önünü kapatan doğal bir bir dolgu var ve tehlikeli.

* Bir de bizim doldurduğumuz yerler var...
Doldurmaya da devam ediyoruz. Evet. İşte bütün o dolgu olan yerler ve faya yakın olan yerler tehlikeli.

* Fatih Sultan Mehmet Köprüsü'nün üstü sağlamdır demiştiniz.
Doğru. Faydan Kuzey'e doğru, yani Karadeniz'e doğru gidildikçe, yani uzaklaştıkça tehlike azalacak. Daha önce de espri yapıp durumu 'İstanbul laz balıkçılara kalacak' diye özetlemiştim. Çünkü onlar kuzeyde oturuyor. Şimdi Karadeniz'e gittikçe tehlike azalacak. Ama Kuzeye doğru giderken de çeşitli tehlike alanları var.

* Bu tehlike alanları neler?
Yine altı dolgu olan yerlerdir. Yani Kuzey'e doğru gidildikçe de dolgu olan yerler sağlam olan yerlere oranla tehlikede tabii... Bir de Alibeyköy Deresi,
Kağıthane Deresi gibi akarsu yatakları tehlikede. Buralara ev yaparsan hem sel gelir vurur, hem deprem gelir vurur. Sonra 'Hükümet gelip bana niye yardım etmiyor' diye yırtınır durursun. Ama hükümetin aptala yardım etme mecburiyeti yok. Aklını kullanırsın ev yapma dediği yere yapmazsın, gayet basit.

* Peki ya Haliç'in durumu nedir?
Haliç'te de kenarları dolgu olan yerler daha tehlikelidir.

* Ama o dolgu yerlerde parklar var...
Doğru. Bedrettin Dalan'ın büyük hizmetidir o. Haliç'in kenarlarını temizledi. Belediye Başkanı olarak ömrü vefa etseydi çok daha iyi olacaktı.

* Peki o kıyılardakiler eskiden yapılmış binalardı. Yine de depremde yıkılma tehlikesi var mıydı onların?
Eskiden yapılmış binaların hepsi de sağlam değil ki... Yığma binayı gelip alüvyonun üzerine yaparsan yıkılır kafana. Dolayısıyla buralar hep tehlikeli alanlardı.

* Peki Moda, Haydarpaşa gibi yerler de tehlikede mi?
Tabii hepsi tehlikeli. Çünkü faya yakın. Yakın olan yerler uzak olan yerlere nazaran daha tehlikeli. Bu tehlikeli yerlerde bina yapmak mümkün değil mi? Tabii ki mümkün. Adam gibi bir inşaat mühendisini çağırırsın, oraya gelecek ivmeyi öğrenir ona göre evini yapar depremde de birşey olmaz. Gayet güzel yaşarsın. Zaten modern ve uygar insanın özelliği doğayı öğrenip ona göre yaşamını ayarlayabilmesidir. Vahşi insanın özelliği ise doğayı tanıyamayıp doğanın her sillesini yedikçe yeniden yıkılmasıdır. Bizim milletçe nerede olduğumuzu sana ve okurlara bırakıyorum.

* Peki Fatih ve Taksim gibi merkezi yerler ne durumda?
Tepeler her zaman daha emniyetli. Neden? Bir yerin tepe olabilmesi için altının kaya olması lazım. Tepe alanlar emin...

* Yani nereler?
İşte İstanbul'un yedi tepesi...

* O zaman Fatih de emin. Öyle mi?
Emin ama... İlginç bir yapı var orada. Vatan Caddesi olduğu gibi dolgu. Biliyorsunuz Bizans zamanında Lycus Deresi varmış orada. Fatih Sultan Mehmet zamanında başlanmış doldurulmaya... İstanbul'un jeoloji haritasına baktığın zaman böyle dolgu olan yerler var. Vatan Caddesi ta Yenikapı'ya kadar dolgu. Çok çarpıcı bir örnek.

* O zaman Vatan Caddesi'nin iki yanı da, çevresi de tehlikeli.
Tabii... Irmağın dolgusu üzerine oturan herşey tehlikeli.

* Böyle başka tehlikeli alanlar var mı?
Dediğim gibi yüksek alanlar emniyetlidir İstanbul'da. Neden? Kayadır çünkü. Alçak alanlara bakacaksın. Dolguysa uzak duracaksın. Dolguya da bina yapılmaz mı, yapılır. Onun da mühendislik tedbirlerini alacaksın. Bazı yerde dolgunun altına kadar temelini indireceksin.

* Kuzey Anadolu Fay Hattı'nın Marmara Denizi'nde olan kısmının üç ayn şekilde kırılabileceği söyleniyor... Açabilir misiniz?
Üç tane temel senaryo var. Eğer fay İstanbul'un batısında kırılırsa, bu kırılma doğuya doğru ilerlerse Fenerbahçe ve Moda en çok etkilenecek olan kısımlar. Eğer doğudan başlar, batıya doğru ilerlerse Yeşilköy-Bakırköy gibi alanlar en çok etkilenecek olan yerler. Fay Boğaz'ın hemen güneyinde kırılıp iki yöne doğru, yani doğuya ve batıya doğru yırtılıp ilerlerse bu en ideal hal İstanbul için. Yani en az zarar verecek hal. Fakat her üç halde de İstanbul'a çok zarar verecek...

* Peki bu üçüncü halde en çok nereler etkilenecek?
O zaman sahil eşit olarak etkilenecek.

Adalar çok sıkı sallacak
* Adaların durumu ne olacak?
Adalar her üç halde de çok sıkı bir şekilde sallanacak. Ama adaların altı sağlam. Paleozoik zamanda, yani birinci yaşam zamanından kalma...

* Birinci yaşam zamanı ne demek hocam?
Çok eski yaşam zamanından kalma demek. Buralar çok sağlam kayalar. Dolayısıyla sağlam kaya üzerinde beşik gibi sallanırsın ama birşey olmaz. Tabii binalar doğru yapılmışsa...

Fay büyük ihtimalle Silivri ile Tuzla arasında kırılacak
* Peki fayın bu üçüncü senaryoya göre kırılma olasılığı nedir?
Bunu bilmemiz mümkün değil. Yalnız bildiğimiz birşey var. Kuzey Anadolu Fayı üzerinde, İstanbul'un güneyinde, çok kabaca söyleyecek olursak, Tuzla'yla Silivri arasındaki bölümde hiç deprem olmuyor. Oysa fay üzerinde sürekli mikro depremler oluyor... Pıt pıt diye her taraf sallanıyor. Ama bu arada neredeyse hiç deprem olmuyor. Silivri ile Tuzla arası kitlenmiş görünüyor. O arada bir yerde kırılacak fay. Dünkü yazımızda dedik ya, fay bir yerde takılıyor ve enerji biriktiriyor diye... İşte burada takılmış. Zaten orası fayın dönüş yaptığı bir yer. Herhalde oradan bir yerden kırılacak.

* Eğer Silivri-Tuzla arasında kırılırsa en çok nereler etkilenecek?
İşte dedik ya, bu üç ihtimalden birinden gidecek. Ya Kadıköy civarı hapı yutacak, ya Yeşilköy-Bakırköy çok etkilenecek. Ama bu demek değil ki öteki taraflar etkilenmeyecek. Hepsi çok zarar görecek. Ama buralar biraz daha fazla sallanacak. Biraz daha fazla zarar görecek.

Nereler sağlam neleler riskli?
Fatih: Tepede. Altı kaya sağlam. Vatan Caddesi'nin altı dere. Hiç sağlam değil.

Taksim: Tepede, Sağlam.

Alibeyköy-Kağıthane: Dere yatağında kurulmuş. Tehlikeli.

Haydarpaşa-Kadıköy-Moda: Hem faya çok yakın hem de altı yer yer dolgu. Tehlikeli.

Sarayburnu: Faya çok yakın tehlikeli.

Küçükçekmece-Büyükçekmece: İki gölün de önü doğal dolgu, insan yapımı değil ama yine de tehlikeli.

Adalar: Altı sağlam. Faya çok yakın. Ama bina sağlamsa birşey olmaz.

Bebek: Faya uzak. Ama dolgu olan yerleri kimseye tavsiye etmem.

Eminönü: Faya çok yakın.

Bakırköy: Faya çok yakın. Zemini değişken. Ama sur içi kadar sağlam değil, Avrupa yakasında sur içinin dolgu olmayan yerleri her yerden sağlam. Ayrıca tepelerin tümü de sağlam.

DİĞER YENİ YAZILAR