Ahmet Çakar’ın durumu ne olacak?

Haberin Devamı

Gene esti gürledi Show TV’nin spor-yorum programı Altı Pas’ta Ahmet Çakar. Fenerbahçe’nin eleneceğine dair büyük bir iddiaya girdi. Yenilir-yutulur gibi değildi doğrusu söylediği: “Fenerbahçe turu geçsin, bikini giyeceğim.” Sonra baktı çok büyük konuşmuş, inceden çark etti: “Sözlerim espriden ibaretti. Ama Fenerbahçe ilk yarıda 3 gol yer. İkinci yarıyı bilemem. Ama bu futbol adama değil bikini, jartiyer bile giydirir. Ne olacağı belli olmaz.”

Ahmet Çakar gerçekten de çok yetenekli bir adamdır. Bir koltukta birden fazla karpuz taşımasını başaranlardandır. Hakemliği iyiydi. Yazarlığı kıvrak, yorumculuğu ise değme şovmenlere şapka çıkartacak kalitedeydi. Bu yeteneğinin meyvelerini de yedi.

O bir fenomen

O, Türkiye’nin hem spor yorumculuğu yapan, hem yarışma sunan tek doktor kişisiydi. Ve yaptığı her işe kendi rengini, esprisini, neşesini katan bir isimdi. Fox’un yüzü son günlerde Ahmet Çakar’ın yarışması Şansa Bak’ın topladığı reytinglerle gülüyor. Uzun süredir yarışmalardan uzak duran Kanal D bile yarışma kulvarına, elbette başta Ahmet Çakar yüzünden, yine bir eski hakem olan Erman Toroğlu ile giriyor.

Bu yazıyı Fenerbahçe-Sevilla maçının sonucu belli olmadan yazdım. Ahmet Çakar’ın durumunu, yarın hep beraber maçın sonucunu öğrendiğimizde, şöyle tadını çıkarta çıkarta kaleme alacağım. Çakar bikini mi giyer, jartiyeri mi seçer bilemiyorum. Yoksa Sevilla Fener’i mi eler şimdilik bir şey diyemiyorum. Ama ekranlarda adına Ahmet Çakar denilen bir fenomen var; ben onu keyifle takip ediyorum. Gün ola hayrola...

*****


GÜNÜN BELGESELİ

21 Şubat krizi ve perde arkasI

19 Şubat 2001. Çankaya’da Milli Güvenlik Kurulu toplantısı yapılıyor. Tarihin bu en kısa MGK toplantısının ardından Başbakan Bülent Ecevit kameraların karşısına geçiyor. Üzgün ve gergin bir sesle MGK toplantısında Cumhurbaşkanı’nın kendisine devlet nezaketine uygun davranmadığını söylüyor. Devletin tepesindeki bu kriz, iki gün sonra toplanan Bakanlar Kurulu’nun dövizi sabit tutmaya çalışan politikalardan vazgeçip dalgalı kura geçmesiyle sonuçlandı. Ve bu karar Türk ekonomi tarihinin en ağır krizini başlattı.

Dövizin neredeyse üç kat değerlendiği, hem devletin hem halkın yarı yarıya fakirleştiği, büyük iflasların ve ağır işsizliklerin yaşandığı bu dönem ilginç protesto eylemlerine de sahne oldu. Esnaflar tarihte ilk defa sert eylemler yaptılar. Ekonominin başına Kemal Derviş getirildi. Koalisyon hükümeti kısa süre sonra seçim kararı aldı ve koalisyonu oluşturan partiler barajı aşamadı.

21 Şubat’ın faturası ekonomik ve siyasal olarak çok ağır oldu. 24’ün belgesel yapımı Keşke Olmasaydı bu hafta 21 Şubat Ekonomik Krizi’ne ışık tutuyor. Krizden 11 gün önce hangi bakanın kriz geliyor uyarıları dikkate alınmadı? Dalgalı kura geçilme kararının verildiği gece bakanlar kurulu toplantısında neler yaşandı? IMF kredisi ile İsrail’e verilen tank ihalesi arasındaki ilişki neydi? Bir ilçe krizde nasıl battı, neden kurtarılamadı? 40 yıllık sanayi kuruluşu nasıl iflasla tanıştı? Demirbank’ı devlet mi batırdı? Başbakanlık önünde büyük ses getiren eylemler nasıl yapıldı?

Üzerinden altı yıl geçmesine rağmen bugün hala etkisi hissedilen, insanların bir gecede yarı yarıya fakirleştiği kriz dönemini eski Merkez Bankası Başkanı Gazi Erçel, Hazine Müsteşar Yardımcısı Hakan Özyıldız, Dönemin Özelleştirmeden Sorumlu Devlet Bakanı Yüksel Yalova, Dönemin Ekonomiden Sorumlu Devlet Bakanı Masum Türker, Eski Maliye Bakanı Kemal Kurdaş, krizde 40 yılık emeklerini yitirmiş olan Mudurnu Tavukçuluk Yönetim Kurulu Üyeleri Oktay ve Uğur Türesin ve Başbakanlık önünde yazar kasa ve tanker eylemlerini yapan esnaflar Ahmet Çakmak ile Kazım Gemalmaz anlatıyor. Yaşar Taşkın Koç’un hazırlayıp sunduğu Keşke Olmasaydı, bu akşam saat 22.15’te 24 ekranlarında yayınlanıyor.

*****

GÜlse Bİrsel’e MESAJ VAR!

SEYİRCİ NE İSTİYOR?

Sayın Güler. Geçen çarşamba günü yayınlanan Avrupa Yakası adlı diziyi izlemiş olmanızı temenni ediyorum. Senaryosunu Gülse Birsel’in yazdığı dizi. Çarşamba günlerini iple çekmemize neden olan dizi. Hepimizi en çok güldüren dizi. Ama şu içinden geçtiğimiz günlerde Gülse Birsel’in yaşanılanlardan çıkarttığı sonuca bir bakın. Hem de hedefi güldürmek olan bir dizide. Bırakın gülmeyi, sinirden delirdik. İçimizden, acaba Gülse Birsel’e de mi kömür yardımı yapıldı diye geçirdik. Dizideki şu repliğe bir bakın. Kara çarşaf giyen kadınlar için kullanılan repliğe: “Ama canım ne var? O böyle mutluysa bırakın olsun...” Gülse Hanım ne olur bari siz yapmayın. Kara çarşaf giyenleri sevimli hale getirmeye çalışmayın. Yarın size kendileri gibi giyinmenizi “emrettiklerinde” bu bölümü koyup koyup izlersiniz...

SEZİN BİRİCİK

*****

GÜNÜN SÖZÜ

Derbi denilince ben Fenerbahçe-Galatasaray maçını anlıyorum. Bir şehirde bir tane derbi olur; dört tane derbi oynanır mı? Kasımpaşa’yla, Feriköy oynadığı zaman derbi mi oluyor aynı şehrin iki takımı diye? Dolapdere derbisi... (Hıncal Uluç, 90 Dakika’da söyledi.)

*****

GÜNÜN DİYALOĞU

ÇİĞDEM ANAD: Aslında yalandan pozlar verdiniz; bir imaj verdiniz sanki genç kızlarla çok ilgileniyormuşsunuz gibi?

LEVENT KIRCA: İlgileniyorum. Niye ilgilenmeyeyim? Reklam arasında Aysun’la ilgilendim örneğin. (Haydi Gel Bizimle Ol’dan.)

DİĞER YENİ YAZILAR