Siyaset sahnesi de magazinleşti yeni yıldızımız Şebnem Schaefer

Türk siyaseti, 2007 yılında çok önemli iki seçime sahne olacak. Önce Cumhurbaşkanlığı seçimleri yapılacak; sonbaharda da genel seçimler

Haberin Devamı

Türk siyaseti, 2007 yılında çok önemli iki seçime sahne olacak. Önce Cumhurbaşkanlığı seçimleri yapılacak; sonbaharda da genel seçimler. Ancak renksizleşen, tek tipleşen, grileşen siyaset arenasından çıt çıkmıyor. İki seçimin yapılacağı bu çok önemli yılda, televizyonlarda da ne doğru dürüst bir siyasi tartışma programı var. Ne de siyaset sahnesinin ünlülerinin katıldığı ciddi açık oturumlar... Bugünlerde varsa yoksa Şebnem Schaefer... Haber bültenlerinin magazinleşmesinden şikayet eden çok. Ama siyaseti bir manken üzerinden tartışırken bir an durup da, ne olacak bu memleketin hali diye soran yok. Bu magazinin geldiği noktayı mı gösteriyor sizce, yoksa siyasetin mi? Acaba diyorum, korkuyorum, yoksa memleketin mi? Meclis de o eski renginden çok uzak artık. Örneğin bir Demirel yok artık siyasetin içinde o birbirinden veciz sözleriyle. Erbakan tasviye edileli yıllar oldu. Bir Kamer Genç yok, bir Mail Büyükerman yok. Bir rahmetli Taşar çıkartamadı bu Meclis. Mehmet Gül’ün Küba çıkartması hikâyelerini bile arar hale geldik hepimiz. Dedim ya iki seçimin birden yapılacağı bu yılda siyasette heyecan yok, hareket yok, renk yok. Ekranlarda da siyasi içerikli, izleyene, kime oy vereceğini gösterecek, siyasi seçenekleri önümüze serecek bir yapım yok. Ya oturup Şebnem Schaefer’i konuşuyoruz, ya da İbrahim Tatlıses Urfa’dan aday olsun mu olmasın mı diye tartışıyoruz.

SEÇİMLER NEREDE?
Kabul edelim artık, siyasetten uzaklaşıyoruz. Kim bilir belki de birilerinin işine geliyor bu durum; çünkü duyarsızlaşıyoruz. Siyaseti, memleketin geleceğini magazinle karıştırıyoruz. Dizilerle yatıp dizilerle kalkıyoruz ama ülkenin kaderinin belirleneceği bir yılda, gerçek meseleleri unutup, bambaşka mecralarda dolaşıyoruz. Durum böyle olunca, insanın aklına seçimler başka bir ülkede mi yapılacak sorusu geliyor. Çünkü siyeset sahnesinden ses gelmiyor. Siyasi arena, ancak magazin dünyasının ünlüleriyle gündeme geliyor. Bir şeyler yanlış gidiyor. Ve düşünün ki bunları, bir televizyon eleştirmeni dile getiriyor...

*****

Uzun zaman sonra ilk kez ekranda
Yeni filmi Bir İhtimal Daha Var’ın gösterime girmesine günler kala Hülya Avşar yine ekranlarda. Uzun zamandır gözlerden uzak duran güzel oyuncu, bu akşam filmdeki rol arkadaşları Osman Yağmurdereli, Savaş Dinçel, Mustafa Alabora ve Volkan Severcan’la 5n 1k’ya konuk olacak. CNN TÜRK ekranında saat 20.00’de başlayacak 5n1k’da bu akşam, Türk sineması konuşulacak.

*****

Laf Lafı Açıyor yıllar sonra geri döndü
Ekranlarda talk-show modasını başlatan adamdı Cem Özer. Yıllarca, başarıyla sürdürdü şovunu. Daha sonra Okan geldi, Beyaz geldi, Armağan geldi, Şahan geldi ardından. Ekranlar, talk-show’larla şenlendi. Cem Özer, uzun bir aradan sonra Laf Lafı Açıyor’la sevenlerinin karşısında olacak bu gece. Üstelik de yepyeni sürprizleriyle... Program, saat 24.00’te Show ekranında başlayacak. Böylece de, Beyaz’ın şovunun karşısına aynı formatta başka bir talk-show çıkmış olacak. Başta, Saba Tümer’le birlikte program yapacaklarını duymuştum. Bu haberi de hemen Bizim Ekran’a koymuştum. Kulağıma gelenlere göre, Saba iki kişilik bir projenin içinde olmak istememiş. Bu yüzden de Laf Lafı Açıyor’a ismini dahil etmemiş. Cem Özer’in şovunun gala gecesinin konukları Müjdat Gezen, Savaş Dinçel ve Funda Arar. Laf Lafı Açıyor’un ilk gecesinde, nefis şarkılarıyla Sefarad Grubu da var...

*****

Mart kapıdan baktırır kazak, ceket yaktırır
Eskiden kazma kürek yaktırırdı mart ayları. Kasım, aralık, ocak zaten soğuk geçer; şubat ayında ılınan hava, mart gelince yine serinlerdi. Çocukluğumuzda mart ayında kar yüzünden okullar tatile girerdi. Bu sene ne doğru dürüst kar yağdı, ne de hava durumu bültenlerinde bahsedilen o soğuk hava dalgası gelebildi. Sokaklara bir bakın, şaşıracaksınız. Millet mart ayında kazakları, ceketleri atmış, gömleklerle geziyor. Küresel ısınmanın ayak sesleri bunlar, görmüyor musunuz, dünya alarm veriyor.

*****

Bunun adı paslaşmak!
Cem Yılmaz ilk gösterisinde Armağan Çağlayan’a laf atmış. Armağan da durur mu, hemen cevabı yapıştırmış. Bu polemik uzar gider, işi magazinci arkadaşlarımıza bırakalım. Armağan Çağlayan’ın tek kişilik gösterisi İstanbul’da ilk kez yarın perdelerini açıyor. Cem Yılmaz’ın, Armağan’a tam da bugünlerde laf atarak aslında sataşmadığını, pas attığını, gayet şık bir orta yaptığını anlayalım...

DİĞER YENİ YAZILAR