Meğer ölüm sınavıymış!

Göçük altında kalarak hayatını kaybeden 2 maden işçisinin, 3 ay önce zorlu sınava girip işi alındığı ortaya çıktı.

Adaylara ağır kütüklerin taşıtılıp kazma kürek kullandırılan sınav tüm ülkede büyük yankı uyandırmıştı

Zonguldak’tan önceki gün gelen acı haber maden işçilerinin kara yazgısını bir kez daha gün yüzüne çıkardı. Ekmek parası kazanmak uğruna girdikleri zorlu sınavı geçerek 1 ay önce iş başı yapan Adem Altıparmak ve Murat Katırcı, TTK Karadon Müessese Müdürlüğü Gelik İşletmesindeki göçükte yaşamlarını yitirdi. TTK Genel Müdürlüğünce, müessese müdürlüklerinden Karadon, Amasra, Üzülmez, Kozlu ve Armutçuk’ta istihdam edilmek üzere açılan 3 bin işçi kadrosu için geçen yılın Ekim ve Kasım aylarında 35 bin 291 aday mülakata katılmıştı.

3 bin kişiden ikisi onlardı

Mülakatta uzunluğu 4 metreyi aşan maden direği taşıyan, kazma, kürek ve baltayı nasıl kullandıkları uygulamalı test edilen ve avuç içlerinden de işe yatkınlıkları belirlenmeye çalışılan adaylardan 20 bin 814’ü noter huzurunda çekilen kuraya hak kazanmıştı. Kura sonucu 3 bin asil ve 3 bin yedek madenci belirlenmiş, işçiler sağlık kontrollerinin ardından 1 Ocak 2009’da işbaşı yapmışlardı.

Kardeşimi ihmaller öldürdü

Yetkililer, tedbir alındığı halde bazen böyle kazaların yaşandığını söylese de Adem Altıparmak’ın abisi Sami Altıparmak’a göre kardeşinin ölümüne bir dizi ihmaller zinciri neden oldu. Biri 3 diğeri 2 yaşında iki çocuk babası olan Adem Altıparmak, 7 yıl özel sektöre ait maden ocaklarında çalıştıktan sonra iş garantisi var diye Kömür İşletmeleri’nin sınavına girdi. 15 gün verilen teorik derslerin ardından geçen ay işbaşı yaptığında ise gördüğü aksaklıkları ağabeyine anlattı. Kardeşiyle 1 hafta önce telefonda konuşan ağabeyi Sami Altıparmak “Girdiği sınav onun ölüm sınavı olmuş meğer. Tek hayali çocuklarına bakabilmekti. 5 sene deneme amaçlı sözleşmeli çalışacak sonra kadroya alacaklardı. Bu ayın 20’sinde ilk maaşı olan 1200 TL’yi alacaktı. Kısmet olmadı. Kardeşim iş disiplini olmadığını, herkes başına buyruk çalıştığını söyledi. Eğer başlarındaki ustabaşı onlara sahip çıksaydı kardeşim şimdi yaşıyor olacaktı” diye konuştu. 18 yıl maden ocaklarında çalıştıktan sonra emekli olan Sami Altıparmak, ihmaller zincirini ise şöyle sıraladı: “Acemi işçiyi maden kazmaya götürmemeleri gerekirdi. Sondaj yapılıp gazın çıkması önceden sağlansaydı bu patlama olmaz, kardeşim de ölmezdi. Acemilerin ustabaşının 5 metre gerisinde çalışması gerekiyordu. Gaz alarmı veren ’vakvak’ adlı cihaz çalışmamış. Dışardan hortumla gelen temiz havaya tuttuklarında cihaz ölçümü düşürüyor. Bu yüzden ötmüyor. Amirler ‘Kömür çıkar da nasıl yaparsan yap’ diye düşünüyor, işçinin ölmesi umurlarında değil.”

‘Vakvak’ uyarmadı gaz havaya uçurdu

Madendekİ göçükte 2 kişi de hafif yaralandı. Yaralılardan 29 yaşındaki Savaş Satıcı yaşadıklarını şöyle anlattı: “Öğlen saat 1’de işbaşı yaptık. 260 metre aşağı indiler. 4 kişi bir aradaydık. Herkes neşeliydi. Başımızda ustabaşı vardı. 1 saat çalıştık çalışmadık ki kaza meydana geldi. Bir uğultu geldi sonra gaz püskürdü ve beni uçurdu. Kömürün altında kaldım, ortalık toz dumandı. Arkadaşlarımı göremedim. Bağırdım ama ses veren olmadı. 20 metre süründükten sonra karanlıkta 500 metre yürüyüp madenin motor garajına ulaştım. Benden 15 dakika sonra usta geldi. Yukarıya telefon ettik gelip bizi alıp yukarı çıkardılar. İki arkadaşımızı da gaz boğmuş. Gaz beni fırlattığı için kurtuldum. Çavuş, gurimetreyle gazı ölçtü. Sonra biz girdik. Bir de vakvak denilen bir cihaz var. Gaz olduğu zaman öttüğünde orayı terk ediyoruz. Ama kazanın olduğu anda öttü mü ötmedi bilmiyoruz. Bir şey duymadık.”