Gazete Vatan Logo

Kışın artan alev yanıklarının yüzde 94'ü evlerde oluyor

Kış mevsiminde ısınma amacıyla soba ve elektrikli cihaz kullanımının artmasına bağlı yanık yaralanmaların arttığını söyleyen Altınbaş Üniversitesi İlk ve Acil Yardım Program Başkanı Öğr. Gör. Özlem Karagöl, “Sıcak sıvılarla haşlanma, alev yanığı ve elektrik yanıklarının çoğaldığı kış aylarında, vakaların yüzde 94'ü evlerde meydana geliyor” dedi.

Kışın artan alev yanıklarının yüzde 94'ü evlerde oluyor

Kış mevsiminde ısınma amacıyla özellikle soba ve elektrikli cihazların kullanımıyla yanık yaralanmalar da artıyor. Sıcak sıvılarla haşlanma, alev yanığı ve elektrik yanıklarının çoğaldığı vakaların yüzde 94'ü ise evlerde meydana geliyor. Artan yanık vakalarında ilk müdahalenin önemli olduğuna dikkat çeken Altınbaş Üniversitesi İlk ve Acil Yardım Program Başkanı Öğr. Gör. Özlem Karagöl, doğru bilinen yanlışları anlatı.

“KREM, DİŞ MACUNU VE YOĞURT SÜRMEYİN”

Yanığın ciddiyetini belirlerken yanan cilt bölgesinin genişliği ve derinliği yanında yakan maddeyi de göz önünde bulundurmak gerektiğini belirten Öğr. Gör. Özlem Karagöl, “Yanıklar kimi zaman hayati tehlike taşıyabilir. Çocuklarda da tüm vücut yüzeyinin yüzde 12'sinden fazlasının yanması durumunda, bebeklerde ise küçük gibi görülen bir yanık alanının dahi hayati tehlike oluşturabilir. Bu nedenle yanık üzerine diş macunu ve yoğurt gibi uygulamaların yapılmaması gerekir. İlk olarak yapılacak uygulama yanık bölgesinin acil olarak soğutulmasıdır. 15 dakika kadar yanık olan bölgeye su tutulması hem ağrıyı hem de yanığın derinleşmesini önleyecektir’’ dedi.

Haberin Devamı

Karagöl, “Bebeklerdeki yanıklar ihmal edildiğinde hayat boyu iz ve fonksiyon kaybıyla sonuçlanabilecek sonuçlar ortaya çıkabilir. Özellikle el, yüz, ayaklar ile genital bölge yanıkları hastaneye yatışı gerektirir” uyarısını yaptı.

“SOĞUK SUYA TUTUN, SU TOPLAYAN YERİ PATLATMAYIN”

Küçük yanıklarda yanık bölgesini basınçsız akan soğuk suyun altına tutarak ağrının azaltılabileceğini ve yanan yerin su toplamasının önlenebileceğini söyleyen Karagöl, “Yanık su toplarsa su toplayan yeri patlatmayın. Burası yeni deri oluşurken yanan bölgeyi koruyarak iyileşmesini kolaylaştırır. Yanığın üstüne krem, diş macunu ya da yoğurt gibi şeyler sürmeyin. Deride kızarıklığa yol açan 2-3 santimetrelik küçük ve yüzeysel bir yanık önemli değildir, evde tedavi edilebilir. Bundan daha büyük bir yanık ise su kaybına ve mikrop kaparak enfeksiyona yol açabileceği için tehlikeli olabilir” diye konuştu.

Büyük yanıklara ilk müdahale konusunda daha dikkatli olunması gerektiğini söyleyen Özlem Karagöl, sözlerine şöyle devam etti:

Haberin Devamı

“Kaynar suyla, kızgın yağ ya da kimyasal maddelerle temas etmiş olan giysiler, vücudun diğer yerlerine değdirmeden makasla keserek çıkarılmalı. Yanan deriye yapışmış yanık ve kavruk giysiler ise çıkarılmaya çalışılmaması gerekir. Kişinin elbiseleriyle yanması durumunda hemen yere yatırılarak üzerine su dökülüp kilim, battaniye ya da kalın perde ile kapatarak alevlerin söndürülmesi daha doğru olacaktır.”

ELEKTRİK YANIKLARI DAHA TEHLİKELİ

Yanığın nedeni elektrik olduğunda yanan kişinin üzerine su dökülmemesi ve öncelikle elektrikle temasın engellenmesinin hayati önem taşıdığını vurgulayan Özlem Karagöl, “Yanan hastanın koşarak kurtulmaya çalışması doğal reflekstir ama bu, hastaya çok ciddi sıkıntı verebilir. Böyle bir durumla karşılaşıldığında hastanın hemen yere yatırılıp ıslak bir çarşafla sarılması ve hastayı yerde döndürerek bu durumdan kurtulması hayat kurtaracaktır” ifadelerini kullandı.

Haberin Devamı

YANIKLARA İLK MÜDAHALE HAYATI ÖNEM TAŞIYOR

Yanık vakalarına ilk müdahalede yapılan doğru ve yanlış uygulamaları anlatan Karagöl, “Yanıkla karşılaşan hastada ilk yapılması gereken, yanığa sebep olan sıvı ya da katı maddenin deriden hızla uzaklaştırılmasıdır. Bunun için en ideal ilk yardım, yanık bölgenin musluk suyunda 15 dakika kadar ağrı geçene kadar yıkanmasıdır. Yanıklara diş macunu, yumurta akı, zeytinyağı ve yoğurt sürmek gibi halk arasında kullanılan yöntemler yanlıştır ve sonraki tedaviyi de zorlaştırmaktadır. Bunlar hem enfeksiyon olasılığını artırır hem de diş macunundaki mentol gibi tahriş edici maddeler nedeniyle yanığın daha da derinleşmesine, hastanede kalış sürecinin uzamasına sebebiyet verir” dedi.

Yüzeysel yanıklarda bitkisel ya da başka materyallerin kullanılması enfeksiyona sebep olabileceği gibi yüzeysel bir yanığı da derin yanığa dönüştürebileceğine dikkat çeken Karagöl, “Bu da doku kaybı ya da doku nakli gibi uzun süren tedavileri gerektirebilir. Buz, yanık alanının genişlemesine sebebiyet verdiği için en ideali, yanık bölgeyi oda ısısındaki suyla yıkamaktır” diye konuştu.

Haberin Devamı