Gazete Vatan Logo

Kemal Kılıçdaroğlu: Eğer sayın İnce seçilemezse...

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, 24 Haziran seçimleri öncesi önemli açıklamalarda bulundu. Kılıçdaroğlu, 'Eğer sayın Muharrem İnce seçilemez ama Cumhuriyet Halk Partisi’nin üzerinde bir oy alırsa Cumhuriyet Halk Partisi liderliği tartışmalı bir hale gelir yorumları için ne dersiniz? ' sorusuna çok net bir cevap verdi

Kemal Kılıçdaroğlu: Eğer sayın İnce seçilemezse...

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu NTV canlı yayınında Ahmed Arpat ve Seda Öğretir'in sorularını yanıtladı.

Ahmed Arpat: Sayın Muharrem İnce’nin performansını nasıl buluyorsunuz? Adaylığını açıkladığınız gün sayın İnce’yi kürsüye çağırırken kurduğunuz cümle kimi kesimlerin tepkisini çekti.

Kemal Kılıçdaroğlu: İktidar kesiminin tepkisini çekti. Biz uzun süredir arkadaşız, kendisini davet ettim oraya. Başında da sayın sözcüğü var. Muharrem beyle tanışıklığımız ben siyasete girmeden önce olmuştu. Adaylığı konusunda da bilgisiyle birikimiyle, yeteneğiyle toplumun gözünde iyi bir ivme yakaladı. Toplumun her kesimini kucaklıyor. Hiç kimseyi ayırmıyor. Bana göre Cumhurbaşkanı adaylığı görevin başarıyla yerine getiriyor.

Seda Öğretir: İlk turda sonuçlanacağını düşünüyor musunuz Cumhurbaşkanlığı seçiminin? İkinci tura kalırsa Cumhuriyet Halk Partisi olarak stratejiniz nedir?

Kemal Kılıçdaroğlu: Allahın izniyle Cumhurbaşkanlığını alacağız, parlamentoda da çoğunluğu sağlayacağız. Millet İttifakı bizim demokrasi tarihimizde atılmış en önemli ittifaklardan birisidir. Türkiye’nin geleceği esas alınarak, demokrasi esas alınarak ve bu millet için çalışmak ve bir araya gelmek için güç birliği yapıldı. Bunun sonucu hep birlikte alacağız. Bu ülkeye gerçek anlamda bir demokrasiyi getireceğiz. Bildirgemizin açıklandığı gün söylemiştim, biz ayrıca bütün etkenlerden arınmış herkesin bağımsız iradesiyle bir araya geldiği bir sivil anayasa yapacağız. Böylece bu ülkeye demokrasi, özgürlükle nasıl gelirmiş, sosyal devlet nasıl olurmuş, insanın yoksulluğu nasıl sömürülemezmiş, insana nasıl değer verilirmiş, işi, aşı nasıl vereceğiz, geleceğin Türkiye’si nasıl inşa edeceğiz inşallah 25 Haziran’da Türkiye bunların tamamını daha geniş ve yetkili olarak anlatacağız bütün Türkiye’ye ve dünyaya. Cumhurbaşkanlığında birinci turda Muharrem beyin alacağını düşünüyorum. Ben ikinci tur için diye düşünüyordum ama sahada gördüğü ilgi, vatandaşla arasında kurduğu diyalog, sevenliliği giderek artıyor, toplumun gözünde güven veren imaj çiziyor dolayısıyla ikinci tura kalsa dahi alacaktır.

Haberin Devamı

Ahmed Arpat: Cumhurbaşkanlığı seçiminde ikinci tura kalınırsa sayın Akşener’le sayın Karamollaoğlu ile siz ya da ittifakın diğer birleşenleri bir araya gelip sayın Muharrem İnce için bir ortak miting düşünür müsünüz?

Haberin Devamı

Kemal Kılıçdaroğlu: Biz bazen mitingleri çok abartıyoruz. Asıl olan mitinge gelmeyen ama gönlü bizde olan insanın yanına gitmektir asıl olan. Ya da bize mesafeli olan insanı kazanmaktır. Eğer çalışmaları bu bağlamda götürebilirsek başarılı bir süreci yönetmiş oluruz. Saadet Partisi bizim siyasal tarihimizin önemli bir partisidir. Saygıdeğer bir genel başkanı var. Toplumun pek çok kesimi de kendisine saygı duyuyor. Aynı şekilde sayın Akşener devlet deneyimi var, birikimi var, bir kadın kimliği ile çıktı, siyaset tarihimizde de zaten geçmişte de başarıları vardı bu kez de başarılı bir profil çiziyor. Bir araya geliş amacımız belli. Millet için bir araya geldik Millet İttifakı dedik ismine. Dolayısıyla ülkenin çıkarları için ne gerekiyorsa ortak karar verilecektir.

Haberin Devamı

Seda Öğretir: Sayın Meral Akşener’in bir röportajda dile getirdiği bir iddia var. “Cumhurbaşkanı Erdoğan ikinci tura Muharrem İnce’yi istiyor çünkü ben kalırsam kaybedeceğini biliyor” diyor.

Kemal Kılıçdaroğlu: Bu tür görüşler olabilir ama sonuçta kimin ikinci tura kalacağına halk karar verecek. Eğer biz millet için demokrasi için bir araya geldiysek, Türkiye’nin uluslararası alanda hırpalanan görüntüsünü biraz değiştirebilirsek demokrasisi gelişmiş bir Türkiye’yi bütün dünyaya anlatabilirsek bence asıl amacına ulaşmış olacağız.

Ahmed Arpat: Kim kaldıysa ikinci tura sayın Erdoğan’ın karşısına siz 'Cumhuriyet Halk Partisi olarak destekleyeceğiz onu' diyorsunuz yani.

Kemal Kılıçdaroğlu: Elbette.

Seda Öğretir: Parlamentoda nasıl aritmetik öngörüyoruz?

Kemal Kılıçdaroğlu: Parlamentoda çoğunluğu alırız. Parlamentonun yetkileri son dönemde kısıtlandı. Cumhurbaşkanı kararnamelerle uzun süre götürecek. Ama muharrem bey Cumhurbaşkanı olduktan sonra daha güçlü bir demokratik parlamenter sistem inşa edilecektir. Güzel bir anayasayla ve toplumun her kesimini kucaklayan hiç bir kesimi dışlamadan bu topraklarda yaşayan bütün insanları kucaklayarak, yurtdışındaki işçilerimizi,düşünce insanlarımızı da kucaklayarak yeni bir anayasa yapacağız.

Haberin Devamı

Ahmed Arpat: HDP’nin durumu da meclis aritmetiğini etkileyecektir. Siz HDP’nin bir baraj sorunu yaşadığını düşünüyor musunuz?

Kemal Kılıçdaroğlu: Kamuoyuna yansıyan anketler barajı aşabileceği görülüyor. HDP’nin barajı aşması ve parlamentoda olması lazım. Yüzde 1 oy alsa dahi bir partinin en azından genel başkanının parlamentoda olmasını isteriz biz Cumhuriyet Halk Partisi olarak. Siyasetin ana yeri TBMM’dir. Bütün siyasal partilerinde bir şekilde temsil edildiği bir arena olması lazım. Dolayısıyla diğer partilerinde olmasını istiyoruz ve bunun mücadelesini de yapacağız. Muharrem Bey’in Cumhurbaşkanı ve bizimde parlamentoda çoğunlukta olduğumuz bir süreçte kısa süre içinde dünyada hiç bir demokratik ülkenin Türkiye’de demokrasi yoktur diyemeyeceği ve imreneceği, demokrasi konusunda kısa sürede çok görkemli adımlar attılar diyebileceği bir Türkiye inşa edeceğiz. Çünkü bizim gibi düşünmeyen insana da saygı göstereceğiz. Medyayı daha özgür kılacağız. Medya birilerinin veya belli çevrelerin veya belli grupların kontrolünde olmayacak. Onlar halkı özgürce bilgilendirecekler.

Seda Öğretir: Seçim için kurulan bu ittifak seçim sonrasında da devam edebilecek mi, meclis çalışmalarında yan yna duracak mı?

Kemal Kılıçdaroğlu: İttifak öncesi üç siyasal parti lideri de biz ilkelerden hareketle bir ittifakı öngörüyoruz demişlerdi. Bir araya gelecekseniz ilkeler belirlenecek. Amaçları ortaklaştırarak yola devam ediyorsanız bu yol kısa bir yol değildir, bu yol demokrasi yoludur. Yeni sivil bir anayasa dedim bu anayasayı üç siyasi parti lideri oturup yapmayacak kuşkusuz. Güzel bir birliktelikle bu anayasa geçekleşecek. Büyük bir olasılıkla umuyorum o da gerçekleşir Adalet ve Kalkınma Partisi de katkı verecektir. Çünkü kendi tabanı da demokrasi istiyor.

Ahmed Arpat: Eğer ittifak mecliste de devam edecekse bildirgelerin ve vaatlerinde birbiri ile uyumlu olması gerekiyor. Siz konuştunuz mu bildirgeler, vaatler, yürünecek yol ne kadar birbiri ile örtüşüyor?

Kemal Kılıçdaroğlu: Yargı bağımsızlığını istiyoruz, güçler ayrılığını istiyoruz, medya özgürlüğünü istiyoruz, herkesin aşı, işi olsun istiyoruz, gelir dağılımı olabildiğince dengeli olsun istiyoruz, beton ekonomisi değil üretim ekonomisi olsun diyoruz. Dikkat edersen biz aslında Millet İttifakı’nın söylemlerinde de büyük bir ortaklık var. Biz de onlar da demokrasiyi savunuyoruz. Yargının bağımsız ve tarafsız olmasını biz de savunuyoruz onlar da savunuyorlar. Bir siyasi partinin mahkemelere hakim atamamalı. Cumhurbaşkanı bağımsız ve tarafsız olmalı. Bunu biz de söylüyoruz onlar da söylüyorlar. Cumhurbaşkanı devletin sigortasıdır. Dolayısıyla bir sorun çıktığında gerektiğinde sorunun ve çözümün taraflarını davet edip onlarla birlikte sorunun çözümüne ve atılacak adımlara dikkat çeker. Ama eğer Cumhurbaşkanı sigorta niteliğini kaybetmişse ve bir partinin genel başkanıysa ne yapacak? Diğer partileri rakip olarak görecek. Siz rakibinizle nasıl oturup konuşacaksınız? O nedenle Cumhurbaşkanı en tepede, tarafsız, bağımsız, 80 milyonu kucaklayan, az konuşan, dikkatli konuşan, o konuştuğu zaman toplumun her kesiminin dikkatle dinlediği bir kişi olması lazım. Günün 24 saati konuşup siyasi propaganda yapan kişiden Cumhurbaşkanı olmaz ki. Bu noktadan Türkiye’yi uzaklaştırmak tarafsız bağımsız bir Cumhurbaşkanı, saygın bir yargı, yasama yürütme yargı arasında sağlıklı bir denge, güçler dengesi, denetimsiz hiç bir organın olmadığı bir Türkiye istiyoruz. Bunun adına da demokrasi diyorlar. Demokrasi insanoğlunun bugüne kadar bulduğu en iyi yönetim. Bundan sonra daha iyisini mi bulur, o zaman hep birlikte oraya gideceğiz. Şimdi katılımcı demokrasiden söz ediyorlar. Doğrudan doğru halkın bir şekliyle karar alma süreçlerine dahil edilmesi. Örneğin İsviçre’de otobanlar yapılacak referanduma gittiler. Halk karar verdi.

Seda Öğretir: Eğer sayın Muharrem İnce seçilemez ama Cumhuriyet Halk Partisi’nin üzerinde bir oy alırsa Cumhuriyet Halk Partisi liderliği tartışmalı bir hale gelir yorumları için ne dersiniz?

Kemal Kılıçdaroğlu: Yorumlar yapılabilir. Muharrem beyi Cumhurbaşkanı yapalım öncelikle. O tartışmaları bugünden başlatmak isteyen belli çevreler var. Muharrem bey keşke daha yüksek oy alsa. Muharrem bey yüksek oy almasın bizde aleyhine çalışalım mı demek istiyorlar. Ahlakın, mantığın alacağı şey mi bu? Tam tersine Muharrem bey son derece başarılı, sadece Cumhuriyet Halk Partisi’nin değil geçmişte diğer partilere oy veren vatandaşların da oyunu alacak. Sadece Cumhuriyet Halk Partisi seçmeninin oyunu alacak dersek seçilemeyeceği belli o zaman.

Seda Öğretir: En çok hangi kesimden oy alacak sizce?

Kemal Kılıçdaroğlu: Her kesimden oy alacak. Muharrem bey hiç bir yarım yapmadı. Her kesimin Muharrem beye oy vermesini istiyoruz zaten biz. Oy vereceğiz onu Cumhurbaşkanı olacağız, genç yetenekli, enerjik, dinamik bir Cumhurbaşkanımız olacak. Bu Cumhurbaşkanımız demokrasi konusunda emin olun attığı adımlarla bütün dünyada ses getirecektir. Düşünün Muharrem bey Cumhurbaşkanı oldu yemin etti ve göreve başladı. İlk yapacağı iş OHAL’i kaldırmak olacak diyor. Bu ülkede yaşayan herkesin can ve mal güvenliğinin teminatı benim bundan sonra” demektir. Daha güzel bir mesaj olabilir mi? Bu aynı zamanda daşarıda da büyük yankı uyandıracaktır. Bütün bu tartışmaları ve güzellikleri konuşmak varken efendim, “Muharrem bey biraz daha fazla oy alırsa ne olur.” Hiç bir şey olmaz zaten daha fazla oy almasını istiyoruz. Bunun için çalışıyoruz. Bir şoförün oğlu gelmeli Cumhurbaşkanı olmalı bu ülkede. Cumhuriyetin bize verdiği fırsat eşitliğini en iyi kullanan arkadaşımızdır. Öğretmen kimliği var. Toplumun önderi olarak elinde bayrağıyla toplumu aydınlatan bir ışık olarak yoluna devam edecek.

Ahmed Arpat: Milletvekili listelerinde sayın İnce il hareket eden isimlerin o listede olmadığı görüldü ve ‘Eğer sayın İnce seçilemezse parlamentoya da giremeyecek, yanındaki ekip listede yok onlarda giremeyecek. Bir anlamda İnce ve ekibi Cumhuriyet Halk Partisi’nden trasfiye ediliyor.’ Siz böyle bir amaç güddünüz mü?

Kemal Kılıçdaroğlu: Bu değerlendirmeleri havuz medyası yapıyor. Onların yazarları çizerleri yapıyorlar. Yok öyle bir şey.

Ahmed Arpat: Benzer bir değerlendirmeyi sayın İnce de yapmış olabilir mi? Listeler açıklandıktan sonra Tweet atmıştı.

Kemal Kılıçdaroğlu: Öyle değil de, “Ben de bakanlar kurulu listesini yapacağım” dediği için farklı bir yorum getiriliyor. Hayır efendim zaten Muharrem bey elbette bakanlar kurulu listesini yapacak, ben mi yapacağım? Cumhurbaşkanı seçilen o. Muharrem bey bunu söyledi diye farklı yerlere çekiliyor. Bu bir meslek değil bugün yaparsınız yarın gidersiniz. Siyaset budur zaten. Mesela bizim bazı arkadaşlarımız gönüllü olarak milletvekili adayı olmadılar. Parlamentoda bir kan değişimi elbette gerekiyor. Havuz medyası bizimle ilgili manşeti, “Cumhuriyet Halk Partisi’nde tasfiye” diye atıyor. Ama AK Parti’den çok daha fazla ismin listelere girmediği anlaşılıyor o zaman, ”AK Parti’de kan değişimi” oluyor. Görev yapan arkadaşlarımın hepsi başarılıdır. Şu anda listelerde olmayan ama alana gidip çalışan çok sayıda hatta bütün milletvekili arkadaşlarımız çalışıyorlar.

Kılıçdaroğlu'nun açıklamalarından satır başları;

Eren erdem Bey ile görüştüm. MİT TIR'ları ile parti sözcümüz basın toplantısı yapmıştı. Elindeki belgeleri milletvekillerine ve basın mensuplarına dağıttı. Eren Erdem oradan aldım diyor, basın toplantısından aldı, doğru. O belgeler her yerde vardı. 17 internet sitesinde görüntüler yayınlandı. Sitelerden kaldırılmasıyla ilgili savcılığın yazısı var. 17 internet sitesinde yayınlanan şeyi bir iktidar partisi görmüyorsa kördür. Bu da devlet sırrı oluyor, böyle devlet sırrı olur mu . Herkes biliyor, bu nasıl devlet sırrıdır. Bunu Eren Erdem'e yurtdışı yasağı konulası ayıptır.

Dolar yerinde duruyor, Türk Lirası değer kaybediyor. Türk lirası durmadan değer kaybettiği için freni patlamış kamyon gibi gidiyor. Dolarda spekülasyon yapan varsa devlet yapanı bulmalı. Türkiye şu anda yönetilmyor. Dış güçler değil Türkiye'nin yönetilmemesi sorun. Eğer MB'ye müdahale ederseniz suç işlemiş olursunuz. Köprü geçişleri, ihaleler neden dolara endeksli. Yakasını tefeciye kaptırmış bir siyasi iktidar ülkeyi yönetemez. 151 milyar 35 milyon dolar Mart 2018 itibarıyla yurtdışına ödenen faiz. İçerdeki rakamı vereyim; 687 milyar 124 milyon lira. Rantiyeye hizmet ediliyor vatandaşa hizmet edilmiyor. Bütün vaatlerimizin hesabını yaptık.

Türkiye beton ekonomisinden çıkmak zorundadır. Köprünün maliyetini sorunca suçlanıyoruz. Bunu kaça yaptın? Toplumu hesap vermek dünyanın en onurlu görevlerindendir.

Muharrem Bey de Parlamenter sistemi savunuyor. Muharrem Bey seçilince takvimi belirleyecektir. Türk hukuk sistemini darbe hukukundan ayıracağız.

Gülen'in iade tartışmasında Muharrem Bey' güveniyorum, Erdoğan'a güvenmiyorum. 33'er 7 kez müebbet hapise mahkum edildi. Öğrencilerin ne günahı var. FETÖ ile mücadelede parası olan dışarı çıkıyor.

Bir milyonun üzerinde mağdur var.

Adalet Bakanlığı izin verirse arkadaşlar inceleyecek. Adı ne olursa olsun terörle mücadele edilir. Terör örgütleriyle işbirliği yapan ortaya çıkarılmalı.

Kürt sorununun çözüm adresi Meclis'tir. Biz bu sorunu çözmeye talibiz. Birilerine verdiğiniz sözler olmayacak. Herkesin içinde konuşacaksınız. Sorunu demokrasi ve özgürlük temelinde çözeceğiz. Yerel yönetimler özerklik şartı uygulanacak. Kentsel dönüşüm yapacağız izin vermiyorlar.