Kazada flaş gelişme

TEM Otoyolu’nun Akyazı İlçesi geçişinde önceki akşam geçirdiği trafik kazasında yaşamını yitiren Atatürk’ün manevi kızı Ülkü Adatepe, bugün İstanbul Teşvikiye’de kılınacak namazın ardından son yolculuğuna uğurlanacak. TEM Otoyolu’nun Akyazı İlçesi geçişinde önceki akşam geçirdiği trafik kazasında yaşamını yitiren Atatürk’ün manevi kızı Ülkü Adatepe, bugün İstanbul Teşvikiye’de kılınacak namazın ardından son yolculuğuna uğurlanacak. Adatepe’nin can verdiği kaza ilk belirlemelere göre aşırı hız ve dikkatsizlik sonucu meydana gelirken kayıtlara “Sürücünün direksiyon hakimeyetini kaybetmesi” olarak geçti.
Ülkü Adatepe (80), omuzundaki kırık nedeniyle Ankara’da gördüğü tedaviyi tamamladıktan sonra eşi Emin Öke Adatepe ile birlikte önceki akşam Adnan Selçuk’un kullandığı kiralık Volvo marka otomobille İstanbul’a dönmek üzere yola çıktı. Otomobil Akyazı gişeleri yakınlarında Selçuk’un direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu önce yol kenarındaki bariyerlere çarptı.
Savrulan otomobil, orta refüjden takla atarak karşı şeride geçti ve köprü altındaki bariyerlerde ters döndü.

Kemerleri bağlı değildi
Ülkü Adatepe, emniyet kemerinin bağlı olmaması nedeniyle araçtan 15 metre ileriye savruldu ve olay yerinde öldü.
Ters dönen otomobilde bulunan eşi Emin Öke Adatepe ile şöförü Selçuk olay yerine gelen 112 ekipleni tarafından çıkartılarak hastaneye kaldırıldı. Sakarya Valisi Mustafa Büyük kazanın sürücünün direksiyon hakimiyetini kaybetmesinden kaynaklandığının anlaşıldığını belirtti.
Vali Büyük dün yaptığı açıklamada kazanın hemen ardından Cumhuriyet Savcılığı’nın soruşturma ve inceleme başlattığını belirterek, öncelikle kazanın meydana geldiği TEM’in Akyazı İlçesi geçişindeki bu noktada onarım çalışması ve yol daralması bulunmadığını, kaza yapılan aracın da limuzin ve kiralık olduğunun anlaşıldığını kaydetti. Büyük, soruşturmanın sürdüğünü belirtirken, “Kazadan kısa bir süre önce bir dinlenme tesisinde mola verilmiş. Ülkü Hanım orada cep telefonunu unutmuş. Yolda farkına varmışlar. Dinlenme tesisi ile telefon konusunda irtibat sağlanmaya çalışılmış. Kazanın oluş şekline bakıldığında ise aşırı sürat ve dalgınlık olarak görülüyor” dedi.

Şoför otobüsü suçladı
Kazanın hemen ardından unutulan telefon nedeniyle yavaşladığını ve ileride trafik dubaları gördüğünü, bu sırada bir otobüsün aynaya bakmadan şerit değiştirmesi sonucu frene bastığına anlatan şöför Selçuk’un da hastanede ifadesi alındı.
Selçuk ifadesinde, kazanın bir otobüsten kaçmak isterken direksiyon kontrolünü yitirmesi sonucu meydana geldiğini yineleyerek, “İstanbul’a dönerken bir tesiste mola verdiğimizde Ülkü Hanım cep telefonunu unutmuştu. Canı sıkkındı. Telefon geri dönmek istiyordu. Bunları konuşurken Akyazı yakınlarında sağ tarafımızdan giden otobüs aniden bizim aracın bulunduğu tarafa direksiyon kırınca, otobüsten kaçmak isterken direksiyonu toparlayamadım” dedi. Selçuk, kaza sırasında Ülkü Adatepe ve eşinin aracın arka koltuğunda oturduklarını aracın güvenli olması nedeniyle emniyet kemerlerinin bağlı olmadığını ifade etti.

4 şeritli yolda takla atıyor
Zincirlikuyu Mezarlığı’nda annesinin cenazesini bekleyen Ahmet Doğançay ise, “Düz giden yolda nasıl böyle bir kaza oldu anlamadık. 4 şeritli bir yolda takla atıyor. Ya aşırı sürat var. Ya da uyuma falan var. Bir kere kolu kırılmış. Bu durumda yavaş gitmek lazım” dedi. Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül de “Atamızın manevi evladı Ülkü Anne’yi bir trafik kazasında kaybettik. Mekanı cennet olsun. Teşvikiye Cami’ndeki ikindi namazının ardından yapılacak cenaze namazına tüm vatandaşlarımızı daevt ediyorum” dedi.Aracın aşırı hız nedeniyle kontrolden çıktığı belirlendi.

Yanımdan uçtu gitti

Ameliyatın ardından bacağındaki kırık nedeniyle tam donanımlı bir hastaneye sevk edilmesine karar verilen Emin Öke Adatepe (66), İstanbul’a nakledildi. Adatepe’yi CHP Sakarya Milletvekili Engin Özkoç uğurladı. Adatepe, kaza anını şöyle anlattı: ”Arka koltukta Ülkü Hanımla oturuyorduk, birden araba zikzak çizmeye başladı, ne olduğunu anlayamadık, takla attık, bariyerleri geçmişiz, gidiş istikametine girmişiz. Bu arada ben emekleyerek çıktım, baktım ayağım kırılmış. Döndüm, Ülkü Hanım yoktu. O zaman anladım Ülkü’yü kaybettiğimi. ’Herkes nabzı atıyor’ diye yalan söyledi, biliyordum. Türkiye, Atatürk’ün son eli değen insanını kaybetti, hepimizin başı sağ olsun. Ülkü hep gözümün önünde, sohbet ederek geliyorduk, bir anda uçtu yanımdan gitti.”