Gazete Vatan Logo

Kardeş ama kardeşten öte

İkizler hep ilgi çekmiştir. Neden ilgi çektiğini anlamak hiç de zor değil. Kendi suretin aynanın dışında ete kemiğe bürünmüş olarak karşında dururken gel de ikiz olmayı, ikizli yaşamları merak etme!

İkizler, onlara hamile kalındığı andan doğumlarına kadar hatta sonrasında da özenli bir ilgi istiyor. Bu da aynen bir maraton koşucusunun felsefesiyle mümkün gibi gözüküyor. İkiz sahibi anne-babaların sabır ve azimle durmadan koşmayı öğrenmesi gerekiyor.

İkizler… İkizli yaşamlar…
İkizlerin her yerde ilgi odağı olduğunu bilirsiniz. Hele de ikiz bebekler… Hemen tüm gözler onların üzerine çevrilir, herkesin sempatisini bir anda kazanıverirler. Tüm bu sempatik, sevimli gözüken durum, aslında buzdağının sadece suyun üstünde görünen kısmı! Biliyoruz, çok sevimliler. Peki, ama onların nasıl büyütüldüğünü, nasıl bakıldığını hiç düşündünüz mü? İşler burada biraz karmaşıklaşıyor.
Bir bebeğin ihtiyaç duyduğu bakımı ve ilgiyi ikiyle çarpın. Aslında dörtle çarpmanız daha doğru olur. Sizi korkutmak istemiyoruz, ama işin aslı bu! Tek bir çocuğun sorumluluğunun dört katı sorumluluk doğuyor, ne de olsa kucağınızda aynı anda ağlayan, aynı anda acıkan iki bebek var.

Onlar ayrı birer birey
Bebeklik dönemlerinin koşturmacasını atlatmakla da bu macera bitmiyor. İkizli yaşam her zaman özel bir ilgi, özen ve hassasiyet gerektiriyor. İkiz çocukların büyüme evrelerinde onlara yaklaşım şekilleri çok büyük önem kazanıyor. Her ne kadar aynı rahmi dokuz ay paylaşmış olsalar da tıpa tıp aynı görünüşe sahip olsalar da sonuçta onlar farklı iki birey. Birbirlerinden çok farklı karakter özelliklerine sahip olduklarını unutmamak gerekiyor.

İkiz bebeklere sahip pek çok anne-baba bebeklerinin bireysel kimliklerini nasıl geliştirebileceklerini merak eder.Birbirlerine hem fiziksel olarak çok benzeyen hem de aynı yaşam çevresinde büyüyen çocukların, bireysel kimliklerini nasıl daha iyi geliştirebilecekleri her zaman önemli bir soru, hatta genellikle kaygı unsuru olmuştur. Oysa ki çocukların doğuştan getirdikleri kendilerine özgü karakter özellikleri, anne-babalarının onlara kazandırdıkları özellikler değildir.
İkizleri olan bazı anne-babalar, özellikle doğumdan sonraki haftalarda yaşadıkları karmaşadan, bebeklerinin ihtiyacı olan özel ilgiyi her birine ayrı ayrı verememekten yakınır. Aslında anne-babaların bebeklerini beslerken ya da altlarını değiştirirken geçirdikleri zamanlar bile, bire bir ilginin verilebileceği özel zamanlardır.

Dikkat edilmesi gerekenler
Özellikle 18 ay ve 3 yaş arasındaki dönem, çocuğun, bireysel farklılıklarını fark ederek bunu pekiştirmeye çalıştığı bir dönemdir. İşte bu dönemde anne-babaların çocuklarının kimlik gelişimini desteklemek için yapabilecekleri bazı şeyler vardır. Bunları şu şekilde sıralayabiliriz:
İkiz bebeklerinize sesleri birbirinden çok farklı olan isimler verin. Eğer verdiğiniz isimler birbirine çok yakın benzer seslere sahip isimlerse bu durumda da çocuklarınıza uygun takma adlar vererek onlara seslenebilirsiniz.
İkiz çocuklarınızı bir örnek giydirmemeye özen gösterin. Böylece başkaları da hangisinin hangisi olduğunu karıştırmayacaktır. Çevrenin onları birbirlerine karıştırmaları çocukların kafalarını daha da karıştırır.
Çocuklarınızın elbiselerini birbirlerinden ayrı dolaplara yerleştirin. Her çocuğun hangi elbiselerin kendisine ait olduğunu bilmeye, böylece de kendi giyim tarzını mümkün olduğunca kardeşinden bağımsız olarak geliştirmeye ihtiyacı var.
Çocukların, tıpkı kıyafetlerinde olduğu gibi, hangi oyuncağın kime ait olduğunu bilmeye de ihtiyacı var. Paylaşmanın temel koşulunun, öncelikle sahip olmak olduğunun unutulmaması gerekir. Eğer sahip oldukları her ikisine birden ait olursa çocuklar zaman içinde kendilerini ayrı bağımsız bireyler olarak algılamakta zorlanır.
Çocuklarınızdan ‘ikizler’ diye söz etmek yerine her birinin adıyla söz edin. Böylece çevrenizdekiler de onlardan ‘ikizler’ diye bahsetmek yerine birbirinden bağımsız ayrı bireyler olarak bahsetmeyi öğreneceklerdir.
Doğum günlerinde küçük de olsa ayrı doğum günü pastalarının yapılması, her ikisine ortak bir hediye yerine ayrı ayrı hediyeler verilmesi ve çevrenin de bu konuda özenli davranması çok önemli.

Az zaman öz zaman
Yukarıdaki önerileri yaşama geçirirken hepsini aynı anda yapamayabilirsiniz -ki bu son derece normaldir. Özellikle de her biri ile birebir, birbirlerinden ayrı zaman geçirmek hem zaman hem de mali bakımdan anne-babayı zorlayabilir. Ancak çocuğunuzla 10 dakika bile olsa beraber yürüyüşe çıkmak, kısa süreli bile olsa ayrı ayrı herbiri ile birebir zaman geçirmek çok önemlidir. Kısa süreli de olsa özel konuşma zamanlarının yaratılması, uykudan önce ya da sabahları başbaşa vakit geçirilmesinde büyük yarar vardır.
İkiz çocukların birbirlerinden, kısa süreliğine de olsa, ayrı kalmaları her birinin anne-baba, yetişkin ya da bir başka çocukla direkt olarak birebir ilişki kurmasına fırsat sağlar. Ayrıca dil ve kişilik gelişimleri bakımından da zaman zaman ayrı kalmaları gerekir. Çünkü genellikle ikiz çocuklardan birinin diğerine oranla daha dışa dönük ve konuşkan olduğu durumlarda biri, atak bir şekilde ilişkiyi başlatıp, yönlendirebileceği için daha içe dönük olan çocuğun daha da çok içe dönmesine neden olur. Fakat eğer çocuklarınızı fiziksel olarak ayırmakta zorlanıyorsanız ve bu durum çocuklarınızda kaygıya neden oluyorsa çok ısrarcı olmamanız gerekir. Sadece fiziksel ayrılıklar değildir önemli olan eğer her bir çocuğunuz ile de bireysel ilişki kuruyorsanız yine onların kimlik gelişimlerini desteklemiş olursunuz. Eğer siz çocuklarınızı birbirlerinden farklı bireyler olarak görüp o doğrultuda ilişki kurarsanız, çocuklar da kendilerini farklı bireyler olarak algılamayı öğrenirler.

Okul zamanı…
Okul yaşamı başladığında çocukları ayrı sınıflara göndermek konusunda da acele edilmemesi gerekir. Yapılan tüm araştırmalar ve deneyimler özellikle anaokulu döneminde ikiz çocukların aynı sınıfta olmaları gerektiğini önerir. Eğer çocukların aynı sınıfta öğrenim yaşamlarına devam etmek gibi bir dilekleri de varsa onları ayırmak konusunda ısrarcı olunmaması gerekir. Anaokuluna başlayan bir çocuk için aileden ayrılma ve okul yaşamına alışma kendi başına zor bir deneyim. Bir de bu zor deneyime ikizinden de ayrılma eklenecek olursa bu çocuk için çok zor bir duruma dönüşür. Eğer ikiz çocuklar zamanından önce birbirlerinden ayrılırlarsa diğerinin nerede ve nasıl olduğu üzerine kaygı duymaya başlar. Bu durum da onların yoğunlaşmalarını, sağlıklı bir şekilde sosyalleşmelerini ve ruh sağlıklarını tehlikeye sokabilir. İkizlerin birbirlerinden geç ayrılmaları onların kimlik gelişimini geciktirmez; ama erken ayrılmaları kimlik gelişimlerini geciktirebilir.
İkiz kardeşlerin birbiriyle olan ilişkileri, bir çiftten bile daha yakın. Onların ikili bir ilişki içinde olası problemlerle başa çıkabilmek konusunda belki de pek çoğumuza göre daha başarılı olabilecekleri bile söylenebilir. Onların karşı karşıya kaldıkları güçlük bağımsızlaşma, kendi başına kalabilme güçlüğüdür. Bu konuda anne-babaların çocuklarına verebilecekleri en büyük destek, onları bir bütün olarak görmemek ve onlara aynı bütünün parçası şeklinde davranmamak. Çocukların bireysel farklılıklarının anne-baba tarafından fark edilerek bu farklılıkların pekiştirilmesi gerekir.

Haberin Devamı