Gazete Vatan Logo

Kapadokya'da 20 mezar bulundu!

Kapadokya bölgesine gelen
turistlerin son yıllarda büyük ilgi gösterdiği Saratlı beldesinde, Aziz Mercurius
Yeraltı Şehri’ni turizme kazandırmak için yapılan çalışmalarda bir kilise içinde
20 mezar bulunurken, bir kadın ve erkeğin ise aynı mezar içine üst üste konulduğu
belirtildi.

AA muhabirinin edindiği bilgiye göre, Aksaray’ın Gülağaç ilçesine bağlı
Saratlı beldesindeki Aziz Mercurius Yeraltı Şehri’ni turizme kazandırmak için
çalışmalar devam ediyor.

Gülağaç Kaymakamı Harun Yücel, Aksaray Kültür ve Turizm Müdür Vekili
Mustafa Doğan, Aksaray Müze Müdürü ve Aziz Mercurius Yeraltı Şehri Kazı Başkanı
Yüksek Sanat Tarihçisi Yusuf Altın ile Saratlı Belediye Başkanı Nedim Uğuz
çalışmaları yerinde inceledi.

Gülağaç Kaymakamı Harun Yücel, AA muhabirine yaptığı açıklamada,
Gülağaç’ın Kapadokya’nın saklı kalmış hazinesi olduğunu belirterek, "Yeraltı
şehirleri, Sofular Vadisi, Demirci evleri, Roma yolu, Güvercinkayası ören yeri,
Kapadokya’nın ilk köyü olan Aşıklı Höyük ve Kapadokya’nın kalbinin ortaya çıktığı
krater gölü Narlıgöl gibi eşsiz güzellikleriyle Gülağaç, Kapadokya’nın saklı
kalmış hazinelerine ev sahipliği yapmaktadır. Bu zenginliklere Kapadokya’daki
diğer yeraltı şehirlerinden farklı özelliklere sahip yeni bir yeraltı şehri daha
ekleniyor" dedi.

Aksaray Kültür ve Turizm Müdür Vekili Mustafa Doğan ise Aksaray’ın kültür
ve turizm şehri olduğunu belirterek, 20’nin üzerinde yeraltı şehrine sahip
olduklarını kaydetti.

Kapadokya bölgesinde Hıristiyanlık döneminin en gizemli bölgesinin
Aksaray olduğunu ifade eden Doğan, "Saratlı’daki bu yeraltı şehriyle birlikte
turist sayımızda artacak. Yerli ve yabancı turistlerin çok rağbet ettiği bir yer
olan Saratlı, Gülağaç ve Güzelyurt’la birlikte önemli bir destinasyona ev
sahipliği yapmakta. Aksaray, doğa, tarih, kültür ve termalle birlikte turizmde
önemli yerlere gelecektir" diye konuştu.

Aksaray Müze Müdürü ve Aziz Mercurius Yeraltı Şehri Kazı Başkanı Yüksek
Sanat Tarihçisi Yusuf Altın da, Aziz Mercurius Yeraltı Şehri’ndeki çalışmaların
yaklaşık bir aydır devam ettiğini anlatarak, şunları kaydetti:

"Aziz Mercurius Milattan sonra 225 - 250 yılları arasında yaşamış bir
komutandır. Kendisi Roma İmparatorluğu zamanında Kapadokya bölgesinde doğmuş,
Hıristiyan olduğunu açıklaması üzerine de kral tarafından Kapadokya’ya sürgüne
gönderilmiştir. Bu bölgede kafası kesilerek cesedi de Mısır’a gönderilmiştir.
Bizde Aziz Mercurius Yeraltı Şehri’nde kazılara başladık. Kazılarda ilk önce alt
kısımdaki ’Develik’ olarak tabir edilen Anadolu Selçuklu ve Osmanlı döneminde
kervanların konakladığı bir mekandan temizlik çalışmalarına başladık. Ve geçiş
yollarını takip ederek şu anda bulunduğumuz kiliseye geldik. Bir aydır süren
çalışmalar 5 uzman 25 işçiyle yoğun olarak devam ediyor."

Kilisedeki mezarlar

Aziz Mercurius Yeraltı Şehri’nin çıkışında bir kilise bulduklarını
vurgulayan Altın, şöyle devam etti:

"Kilise geç dönemlere kadar kilise olarak kullanılmış. Kiliseyi
bulduğumuzda kaba pislikle dolmuştu ve temiz değildi. Burayı temizlediğimizde
kilisenin tabanındaki mezarlıkla karşılaştık. Çocuk ve yetişkinlerden oluşan 20
mezarı açarken, çoğunda iskeletle karşılaştık. Bununla ilgili olarak
bakanlığımızdan antropologları istedik ve gerekli güvenlik, koruma tertibatını
aldık. Kilise içindeki mezarlardan birinde bir erkek ve kadın aynı lahit içine
konulmuş. Kemik yapılarından bunu anlamaktayız. İlginç olanı ise ikisinin de üst
üste konulmasıdır. Bunu antropologlar inceleyecek. Ölüm şekillerini ve
özelliklerini ortaya çıkaracaklar."

Saratlı Belde Başkanı Nedim Uğuz ise Aziz Mercurius Yeraltı Şehri’nin
önümüzdeki yıl turizme açılacağını vurguladı.

İZMİR AGORASI’NDA YENİ SU KANALLARI BULUNDU

İZMİR Agorası’ndaki kamulaştırmalar Büyükşehir Belediyesi tarafından sürdürülürken, yıkılan binaların altından her geçen gün yeni bir buluntu ortaya çıkıyor. Agora’da en son yeni su kanalları bulundu.
İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin tarihi İzmir Agorası’nda sürdürdüğü çalışmalarda yıkımlar ara vermeden devam ederken, yıkılan evlerin altından çıkarılan tarihi buluntular şaşırtmaya devam ediyor. Büyükşehir Belediyesi’nin ’Arkeoloji ve Tarih Parkı’ olarak düzenlemeye hazırlandığı Agora ve çevresinde Dokuz Eylül Üniversitesi Arkeoloji Bölümü tarafından devam ettirilen çalışmalarda elde edilen arkeolojik bulgular, İzmir için büyük önem taşıyor.

Agora kazılarında en son ortaya çıkarılan su kanalları, kentin o dönemi için büyük önem taşıyor. Mevcut zeminden yaklaşık 5 metre aşağıda yapılan kazılarda elde edilen su kanalları, tarihi Agora’da bundan sonra ortaya çıkabilecek muhtemel buluntular konusunda da uzmanlara fikir veriyor. Agora’da daha önceki kazılarda kent meclisi, mozaiklerden oluşan salon, tarihi Roma Hamamı ve grafitiler ortaya çıkarılmıştı.

KANALLARDA İNCELEME

Agora Kazı Başkanı Yrd. Doç. Dr. Akın Ersoy, alanda daha önce bir kısmı ortaya çıkarılan tarihi Roma Hamamı göz önüne alındığında, bulunan kanalların antik hamamın ’gymnasium’una su verme olasılığı da olduğuna dikkat çekti. Yrd. Doç. Dr. Ersoy, yapılacak çalışmalarla su kanallarının latrina (umumi tuvalet) için mi, çeşme için mi ya da ’gymnasium’ için mi kullanıldığını ortaya çıkarabileceklerini ifade etti. Kanal yapısı hakkında bilgi veren Yrd. Doç. Dr. Akın Ersoy şöyle konuştu:
"Geçen sene burada antik bir Roma Hamamı’nı tespit etmiştik. Bu sene yine daha önce tespit ettiğimiz mozaikli bir yapı vardı. Bu mozaikli yapının boyutlarını öğrenmek için yılbaşından beri kazı çalışmasını sürdürüyoruz. Zemin seviyesinden itibaren aşağıya doğru yaklaşık 5 metrelik bir alan kazdık. Ve bu çerçevede yeni ipuçları bulduk. Bunlardan en önemlisi, daha önce tespit ettiğimiz mozaikli yapının altında bulunan kanallar. Bu bizim için heyecan vericiydi. Hiç beklemediğimiz bir buluntuydu. Şimdi aynı kanalın 2 parçası üzerinde kazı çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Bu kanalların Roma Hamamı’nın gymnasiumu’na mı su servisi yaptığı yoksa mozaikli yapının altında yer alan bir çeşme buluntusuna mı su taşıdığını henüz bilemiyoruz. Şimdi kanalın 2 parçası üzerinde çalışmaları sürdürüyoruz."

Kazı sonucu ortaya çıkan bulguların öneminin İzmir için çok büyük olduğunun bilgisini veren Yrd. Doç. Dr. Akın Ersoy şunları söyledi:

"Çalışmalarda hamam buluntusunun da olmasından dolayı latrina denilen bir tuvalet yapısı bekliyoruz. Çünkü çalıştığımız yerde çok su var ve o dönemde pis suyun akıtıldığını biliyoruz. Yine Agora’ya ilişkin bir tapınak beklentimiz var. Gelecek günler bize bunların durumu hakkında net bilgi verecek. Ayrıca son kazılarda mozaikli yapının temel duvarları bulundu. Bunlar yaklaşık 5 metre yükseklikte ve bu duvarların bir sokağa çıkması gerekiyor. Sokağın kotunun 8-9 metrelerde olduğunu tahmin ediyoruz. Kazılar devam ettikçe bir süre sonra bu sokağa ulaşmamız gerekiyor. Ama arkeoloji bilinmezliklerle ve sürprizlerle dolu. Yıl sonuna kadar ara vermeden çalışmalarımızı sürdüreceğiz."

KAZILARA DESTEK

İzmir Büyükşehir Belediyesi, ilk kamulaştırmalarına 1997 yılında başlanan, ilk yıkımı ise 2005 yılında gerçekleştirilen tarihi alanda, ’Agora ve Çevresi Koruma, Geliştirme ve Yaşatma Projesi’ çerçevesinde bugüne kadar 26 milyon 808 bin 987 liralık kamulaştırma bedeli ödedi. Toplam 21 bin 987 metrekarelik alandan 18 bin 337 metrekaresini kamulaştırarak tapusunu alan Büyükşehir Belediyesi, geri kalan bölümleri kamulaştırmak için de çalışmalarını sürdürüyor.

Haberin Devamı