Gazete Vatan Logo

Kalbimin parladığı bir dönemdeyim

Yeni single'ı "Tam da Şu An"ı çıkaran Göksel, "Bugünlerde kederden, dertten, tasadan topuklayasım var. Kalbimin parladığı bir dönemdeyim" diyor

Kalbimin parladığı bir dönemdeyim

Yıllardan beri yalnızca sesi ve birbirinden güzel albümleriyle gündeme gelen gerçek bir sanatçı Göksel... Şarkılarındaki her cümleyi, yüreğinin derinliklerinden bizlere ulaştıran başarılı isimle yeni single'ını, müzikle olan ilişkisini ve aşk hayatını konuştuk.

Yeni single'ın her şarkınız gibi bir hikayesi olmalı...

"Tam da Şu An", yıl sonunda çıkaracağım albümümün ilk şarkısı. Düzenlemesi Ozan Çolakoğlu'na ait ve benim ilk single çalışmam.

Geçtiğimiz kış karların yağdığı zorlu bir dönem vardı ya. O günlerde kendim için en iyi şeyi yapıp, eve kapanarak şarkılarıma yoğunlaştım. Tam da Şu An o sıralarda yazdığım şarkılardan biri. Şikayet ederek başlıyorum, sonra şarkıda da söylediğim gibi " Sallayıp savuruyorum" ve içimden umudu çıkarıyorum. Yazdığım şarkılar içinden geçtiğim ruh halimin dışavurumu. Yeni bir şarkının doğuşu her zaman çok iyi hissettiriyor. Bugünlerde kederden, dertten, tasadan "topuklayasım” var. Kalbimin parladığı bir dönemdeyim.

İnsanlar devamlı imaj değiştirip müzik dışı faaliyetleriyle öne çıkıyor. Aklımızdaki Göksel imgesi ise yıllardır aynı. Bunu korumayı nasıl başarıyorsunuz?

Haberin Devamı

Kendiliğinden olan bir şey. Başka türlüsünü yapamam. Boğaziçi Üniversitesi Felsefe Bölümü'nde okurken içi müzikle dolu gencecik bir kızdım. Başka bir hayat seçmek, tutkumun peşinden gitmek, delicesine bir cesaretti. Zaman zaman fazlasıyla fedakarlık yapmak zorunda kalsam da her şeye değdi. Zamanımın büyük kısmını severek işime ayırıyorum. Hayatımı müziğe adadım desem abartılı olmaz. Göründüğü kadar kolay değil hayatlarımız. Müzisyenlerin çoğu fedakar insanlar.

Kaçtığım yerler var

Canınız çok sıkkın, ne yazasınız ne de şarkı söyleyesiniz var. Ne yapıyorsunuz?

Spor yapmak çok iyi geliyor. Sanki bütün dertlerimi oraya kilitlemiş gibi telefonumu dolabıma kilitliyorum. Kaçtığım yerler de var. Çok da konfor aramadığım, şarkılarımı yazdığım gizli yerler var. Doğaya yakın olduğumda çok verimli oluyorum. Belki çocuk halinize döndüğünüzdendir bu. Steril hayatlarımız, bizi tatminsiz ediyor ve yaratıcılığımızı öldürüyor.

Haberin Devamı

Her şarkınızın sizin için yeri ayrıdır ama hangisini başa koyarsınız?

"Yalnız Kuş" ve "Rüzgar". Özellikle Yalnız Kuş, bir özgürlük, kendi kanatlarıyla uçmayı tercih eden bir kadının şarkısı..

Aşk acısı büyütür...

Erkekler size ayak uydurabiliyorlar mı?

Biraz zorlanıyorlar, özgür ruhlu bir kadınım. Türk toplumunda erkekler aşırı ilgiyle büyütüldükleri ve erkeklik yüceltildiği için, kadınlardan beklentileri çok fazla.

Bu kadar talepkar olmaları rahatsızlık verici mi?

Annelerimiz fazlasıyla fedakar kadınlardı. Bu açıdan bakınca evet, benden bekleneni karşılayamadığımı düşündüğüm zamanlar oldu. Önce kendimizle, bir başımıza mutlu olmalıyız ki birlikte mutlu olabilelim..

Aşk acısı size ne öğretti yıllar içerisinde?

Kendini sorgulamayı... Aşk acısı çekip de büyümeyeni görmedim.

Yıllardır depresyonda olmadığımı kanıtlamaya çalışıyorum

Sizin için şarkılarınız, yaralarınızı sarmanın bir yolu aslında. Bu mücadele yıpratmıyor mu?

Yorucu olduğu kadar, zevkli de. Kendi içimden bir parçayı başkalarıyla paylaşıyorum. Zaman zaman acıyı, zayıf yanlarımı da anlatıyorum. Bu çok kişisel bir durum, hatta ilk defa Ozan'a (Çolakoğlu) dinletirken bile çekindiğim oluyor. İster istemez hepimizde beğenilme kaygısı da var. Bu iş aşk gibi, insanı hem çok mutlu, hem de mutsuz edebilir. Yine de içinde kalmak istersin.

Haberin Devamı

Bir yandan utanıp, öbür yandan milyonlarca kişiye hüznünüzü cümleler aracılığıyla ulaştırıyorsunuz. Bu dengeyi bulmanın psikolojisi zor değil mi?

Benim gibi hisseden ne kadar çok insan olduğunu görüyorum. Onlarla şarkılarımı paylaştığıma mutlu oluyorum. Hatta içimden o şarkıları yazmama sebep olanlara teşekkür ediyorum...

Siz de ıssız kadın imajı var biraz sanki. İçine kapanık, depresif...

Zaman zaman depresif olabiliyorum. Yakından tanıyanların bildiği muzip bir tarafım da var. Bazen melankolik tarafımı gördüğünüz için üzülüyorum. “Depresyondayım” şarkısı o kadar etki yarattı ki, yıllardır depresyonda olmadığımı kanıtlamaya çalışıyorum. Sahnede göbek bile atıyorum bunun için daha ne yapayım! Neyse ki yeni single, diğer tarafımı da gösteriyor, rengarenk, cıvıl cıvıl Göksel'i yani. Siyah-beyaz dönemden renkli döneme geçmişim gibi.

Haberin Devamı

“Yalnızlıktan hoşlayan, bunu olumlu hale dönüştüren bir tarafım var” diyorsunuz. Bu bir hayat felsefesi mi?

Alıştım bile. Korksam ne olur... Yalnız geçirdiğimiz zamanlar da çok kıymetlidir aslında. Yalnızken daha üretken hissediyorum. Tabii ki, ailem, çok sevdiğim dostlarım var. O anlamda tamamen ıssız, yapayalnız değilim tabii ki. Ama yalnız başıma sürdürüyorum hayatımı, bazen basıp tatile gidiyorum uzaklara. Kendimi cesur hissettiriyor bazen yalnızlık. Çift olmak, hayatı paylaşmak elbette güzel ama, bu illa yanımda biri olsun diye yapılmamalı. Hani o beklediğim biri var ya, işte onun geldiğini hissettiğim anda, kalbime, hayatıma alacağım o kişiyi...