Gazete Vatan Logo

İşte Gezi tutukluları

Metris'teki 9 Gezi tutuklusundan çoğu öğrenci. 1'i Çarşı üyesi. Bakın başlarına neler geldi?

CHP Cezaevi İnceleme Komisyonu üyeleri Veli Ağbaba ve Özgür Özel, 12 Temmuz’da Metris Cezaevi’ne giderek Gezi Parkı eylemleri sırasında tutuklananlardan 8’i öğrenci 1’i taraftar grubu Çarşı’nın üyesi 9 kişiyle görüştü. Görüşmeler sonrası hazırlanan raporda, tutuklananların çoğunun, polisin ağır ve yoğun gaz saldırısının gerçekleştiği İstiklal Caddesi’nden Rumeli Han’a sığınanlar olduğu ve toplu bir şekilde gözaltına alındıkları belirtilerek, gençlerin birbirlerinden ayrı koğuşlara konuldukları, adli suçlularla birlikte tutulduklarının altı çizildi. İşte Gezi Parkı tutukluları.

BAYRAK SATICISINA İSYANA TEŞVİK SUÇLAMASI...

ALİ SARIÇİÇEK: 34 yaşında. Bayrak satıcısı.. "Evliyim 5 çocuğum var. 2 yıldan bu yana maçlarda ve eylemlerde bayrak satışı yaparak geçimimi sağlıyorum. En büyük çocuğum haftada 150 TL ücretle kemercide çalışıyor. Evin başka geçim kaynağı yok. Ben içerideyim 5 çocuğum aç. Gün boyu çok yoruldum ve eve gitmeye karar verdim. Ancak yolum polis barikatı ile kesildi. Geçmek için izin istedim ama izin verilmedi. Ancak pasaportlarını gösteren ABD’li iki kişi barikattan geçti. Bunun üzerine sinirlendim ve ellerimi havaya kaldırdım. O sırada TOMA tazyikli su sıktı ve tüm bayraklarım ıslandı. Islanan bayrakların satılmayacağını söyledim ve o an çok sinirlendim. Polise sözlü olarak tepki gösterip bağıra çağıra oradan uzaklaştım. Barikattan geçemediğimden mecburen ters yöne yürümeye başladım ve o sırada gençler 'Zıpla Zıpla Zıplamayan Tayyip' sloganı attı. 2 sokak öteye gittim dinlenmek için kaldırıma oturdum. O sırada polis gelip gözaltına aldı. Bayraklarım karakolda kaldı ve aileme de verilmedi. Bana sorguda 'halkı isyana teşvik' suçlaması yöneltildi. Hakkımdaki deliller de Atatürk ve Türk Bayrağı olarak tutanaklara geçti. Bana sorgu sırasında TOMA’nın önünde sinirli bir şekilde polise bağırıken fotoğraflar ve gençlerin yanındayken elimde ıslak bayraklarla fotoğraflarım olduğu resimler.
10 kişilik koğuşta 12 kişi kalıyoruz. Neden içerideyim anlayamadım. Palalı Fas’ta ben buradayım. Her işin bir riski var, burada bulanmamın sebebi ise iş kazası... Eylem alanında bayrak satmak için bulundum ve eylemci olduğu için değil ekmek parası için alanlardaydım.

"SİYASETLE İLGİM YOK, SAĞIM-SOLUM BEŞİKTAŞ"

İBRAHİM TURAN : 20 yaşında olan Çarşı Grubu üyelerinden. Evinin basıldı, patlamamış gaz bombası delil olarak gösterildi. "En ağırıma giden şey; Çarşı birilerinden para aldı, talimat aldı gibi ifadeler. Biz İstiklal’e ve Taksim’e ilk gece her birimiz kendiliğimizden koştuk. Her maçtan sonra bize dünyayı dar eden polis bu seferde başkalarını dövüyordu. Polise tepki için gittik. Çarşı bayraklarını görünce bir araya geldik. Ondan sonraki günlerde toplanıp birlikte yürüdük. Vatandaş 'takımım başka ama yükselenim Çarşı’ dedikçe, Çarşının yaptıklarını övdükçe biz biraz daha motive olduk. Bazıları ‘parti kurarsanız oyum size’ diyordu. Bu çok hoşumuza gitti. Ama benim siyasetle hiç ilgim yok. Son seçimlerde sandığa gittim ve oy pusulama ‘Sağım-solum Beşiktaş’ Yazdım” ama bu yaşadıklarımdan sonra bu iktidarı kim yenecekse oyumu ona vereceğim."


SIĞINDIĞI KARAKOLDA ALDILAR..

AHMET KAYCI: 1990 Eruh doğumlu olan Kaycı, 600-700 TL kazandığı bir işte çalışıyor. Eylemde bir arkadaşı ile gazdan kaçtıklarını, Beyoğlu Karakolu’na sığındıklarını beyan ediyor. Sığındıktan sonra gözaltına alınmış olan Kaycı, kendisine hiçbir soru sorulmadığını ve kimliğinin istenmediğini ifade ediyor. Tüm bunlara rağmen, 'halkı isyan teşvik' suçlamasıyla tutuklandığını söylüyor.

ANNEYE KÜFÜR..

UMUT AKGÜN: 1988 Hozat doğumlu olan Akgün, bilgisayar programcısı ve aynı zamanda Açıköğretim İşletme öğrencisi. Eşi atanamayan öğretmenlerden olan Akgün, kendisini solcu olarak tanımlıyor. Annesi, babası, eşi ve kuzeni ile birlikte Mis Sokak’ta oturduklarını ve bira içtiklerini söyleyen Akgün, gaz atıldıktan sonra kaçtıklarını ve bir hana sığındıklarını anlatıyor. Polisin hanın içine defalarca gaz bombası attığını belirten Akgün, daha sonrasında içeri giren polislerce döve döve gözaltına alındığını ifade ediyor. Gözaltına alınırken 5 kat boyunca indirilirken hem darp edildiklerini hem de küfür yediklerini anlatan Akgün, annesine yönelik de ağır küfür ve hakarette bulunduklarını ifade ediyor. 27 yıldır aynı yerde oturmalarına ve polise doğru adresi vermesine rağmen, polisin yanlış ikametgah adresi verdiğini iddia ettiğini söylüyor.

'ŞİDDET UYGUMALAYIN AYIPTIR' DEDİ VE ALINDI

MEHMET YALÇIN: 1979 doğumlu. Tekstil atölyesi var, eylemlere katıldığını ancak faiz lobisi ya da Yahudi lobisi ile alakasının olmadığını söylüyor "olis barikatına yaklaştım polislerle konuştum, 'Şiddet uygulamayın ayıptır dedim bunun üzerine polisler 'alın bunu alın' diyerek gözaltına aldılar.. Çok kötü dövdüler.


"BİZİ ÇOK DÖVDÜLER"

ALİ CAN SÜNNETÇİOĞLU: 1990 doğumlu, Hukuk Fakültesi son sınıf öğrencisi. Gaz saldırısı sonrasında Rumeli Han’a sığındı. Buradan döve döve gözaltına alındı.. Polis tarafından kendilerine yönelik fiziki müdahalenin çok ağır olduğunu sürekli tekrarlayan Sünnetçioğlu, her defasında 'Bizi çok dövdüler' ifadesini kullandı. Hakkında tek bir delil veya fotoğraf bulamadıklarını ifade eden Sünnetçioğlu, kendilerine ait olmayan gaz maskelerinin polis tarafından zorla ellerine tutuşturulduğunu söyledi.

HİÇBİR DELİL YOK


ÖZGÜR YILDIRIM: 1994 doğumlu Yıldırım Mersin Üniversitesi Halkla İlişkiler 1. Sınıf öğrencisi. Rumeli Han’dan topluca gözaltına alınanlardan biri olan Yıldırım, ne maskesi ne gözlüğü ne de kaskı olduğunu ifade etmiş ancak buna rağmen, gözaltına alındığını beyan etmiştir. Rumeli Han’dan gözaltına alınmak amacıyla indirilirken polis tarafında dövüldüklerini Yıldırım’da sözlerine eklemiştir.

1 HAFTALIK EVLİ

* AHMET EROL: 1980 doğumlu Erol 1 haftalık evli. Gözaltına alınmasına anlam veremeyen Erol, alışveriş merkezi önünde yürürken gözaltına alındığını ve hakkında hiçbir delil veya kanıtın olmadığını söylüyor.

* OĞUZ TEKİN: 1990 doğumlu olan Tekin, İTÜ Fizik 3. Sınıf öğrencisi. Hakkında hiçbir resim veya görüntü olmadığını söyleyen Tekin, polisin toplu gözaltı yaparken yerde bulunan maske, gözlük ve kasın kendisine yazıldığını ve içeri alındığını beyan ediyor. Yanında kız arkadaşı ile birlikte ara sokaklardan eve giderken birlikte gözaltına alındıklarını söyleyen Tekin, kız arkadaşının serbest bırakıldığının ama kendisinin tutulduğunu söylüyor.

Haberin Devamı