Gazete Vatan Logo

İşler iyi ama para yok

Sanayi sektörünün yaşadığı kârlardaki erime, beyaz eşyayı da vurdu. 2004'te yüzde 64 büyüyen sektörün, 2005 büyümesi yüzde 3'e indi. Kârlar yüzde 7 geriledi. 60 milyar dolarlık büyüklüğe sahip gıda ve içecek sanayiinde kâr marjları tek haneye indi. Sanayiciler, "Herkesin işi iyi ama para kazanamıyoruz" diyor

Türk sanayi sektörünün satışlarının artmasına rağmen yaşadığı kârlılık problemi, birçok sektörü zor durumda bırakıyor. Beyaz eşya da bu sektörlerden biri. Sektör düşük faiz ve enflasyonla ertelenen talebin patladığı 2004'te yüzde 64 büyüdü. 2005'te kredi karü borçları ve talepteki doygunluk nedeniyle pazardaki büyüme yüzde 3'e indi. 2005'te, hisseleri borsada işlem gören Arçelik, Beko, BSH Profilo, Demirdöküm ve Vestel'in kârları yüzde 7.74 geriledi.

Fiyatlar artmıyor
Vestel Şirketler Grubu İcra Kurulu Başkam Ömer Yüngül, kurlardan dolayı kârlarının düştüğünü belirtti. Yüngül, "Genel giderler artıyor, İç piyasada fiyatlar artmıyor, geriliyor. Sadece iç piyasada çalışanların kârı eskiden yüksekti. Şimdi ihracata başlayınca ve iç piyasada rekabet artınca onların da kârı düştü. Herkes verimliliği arttırmaya, kapasiteyi tam kullanmaya çalışıyor" dedi.

Çağlayan: Gerçek dünyaya döndük
Sanayi Odası Başkam Zafer Çağlayan, artik yüksek enflasyon ve yüksek kâr döneminin bittiğini söyledi.

Çağlayan, "Herkesin işi iyi, 4 yıldır büyüme var. Ama herkes para kazanamamaktan şikayetçi. Büyük bir çoğunluğumuz 1980'den sonra hiç enflasyonsuz ortamda iş yapmadı. Yüzde 60-70 enflasyon varken maliyet analizi yapmadan fiyatlara yüzde 100 koyduk, para kazandık. Artik böyle kârlar yok. Geçmişte yalancı cennetteydik. Şimdi gerçek dünyadayız" dedi.

Kanbak: Günü yaşar hale geldik
Kocaeli Sanayi Odası Başkam Yılmaz Kanbak, birçok sektörde sıkıntı yaşandığını ve kârlı çalışma imkanı olmadığını söyledi. Üç dört sektörün dışında kapasitelerin ciddi oranlarda düştüğünü anlatan Kanbak, "Yüzde 60'lara kadar düşüş var ve bu rahatsız edici bir durum, ihracatta da kârlılık yok. Sadece tutunabilmek için ihracat yapılıyor. Sorunun temelinde girdi maliyetleri var. Girdi maliyetleri düşmediği için kârlılık düştü. Teşvik ve sanayi politikamız yok. Olmadığı için de günü yaşar hale geldik."

Büyüme rekoru kırdık ama istihdam sadece 19 bin arttı
Son 16 çeyrektir büyüyerek rekorlara imza atan Türk ekonomisi, aynı performansı işsizliği düşürmekte gösteremiyor. Ekonomi 2005'te yüzde 7.8 büyürken Ocak ayına ilişkin istihdam verileri, son bir yılda sadece 19 bin kişiye ek istihdam yaratılabildiğini ortaya çıkardı. Türkiye İstatistik Kurumu (TUİK), 2006 Ocak ayına ilişkin Hane Halkı İşgücü Anketi verilerini açıkladı. Ankete göre, Türkiye'de geçen yıl Ocak'ta yüzde 11.5 olan işsizlik oranı, bu yılın aynı döneminde yüzde 11.8'e yükseldi. İşsiz sayısı 102 bin artişla 2 milyon 697 binden 2 milyon 799 bine çıktı. Ocak ayı istihdam verilerinde en dikkat çekici gelişmelerden biri de istihdam sayısındaki artış oldu. Geçen yıl Ocak ayında 20 milyon 815 bin kişi olan istihdam sayısı sadece 19 bin kişi artarak 20 milyon 834 bine çıktı. İşsizlik oranındaki artiş ise işgücüne katılma adedinin bir yılda 121 bin kişi artişla 23 milyon 633 bine yükselmesinden kaynaklandı.

Avuntu sanayiden
Hızlı büyümeye karşın işsizlik konusunda başarısız bir performans gösteren Türk ekonomisinin tek avuntusu kentlerde yaşayan ve hizmet, sanayi, inşaat gibi sektörlerde çalışan nüfustaki istihdam artışı oldu. Kentlerdeki çalışan sayısı 703 bin artışla 12 milyon 544 bine çıktı. Kırsal kesimdeki çalışan sayısında 684 bin kişilik azalma yaşandı. İşsizlik oram kenflerde yüzde 13.7'ye inerken, kırsal kesimde yüzde 8.9'a çıktı. İşsizlik ve yeni istihdam yaratma sorunu 2002'den beri yüksek büyüme hızlan yakalayan Türk ekonomisi için en önemli problemlerden biri. 2003'te yüzde 5.8'lik büyüme hızı yakalayan ekonomi 860 bin kişiye istihdam yarattı. 2004'te yüzde 8.9'luk büyüme ve 644 bin kişilik istihdam sağlandı. 2005 büyüme yüzde 7.4 olurken, yeni istihdam 19 binde kaldı.

Haberin Devamı