Peşmergenin geçişi ve alınacak dersler!

Hükümet yanlış okuduğu Kobani meselesinde doğru olanı yaptı. Kriz yönetiminde sorun bulunan Ankara, başta yapması gerekenleri şimdi hayata geçiriyor. İnsan yaşananları görünce ‘keşke bunları krizin ilk günlerinde’ yapsaydınız diyor. Neden böyle oluyor anlamak mümkün değil. On üç yıllık bir hükümetin bu kadar hata yapma lüksü bulunmuyor.

Geçen yıl Mesut Barzani’nin Diyarbakır’a gelmesinden sonra peşmerge birlikleri Türkiye üzerinden Kobani’ye geçti. Türkiye’nin bu noktaya gelmesi tam anlamıyla bir devrim. Geçmişte Barzani ve hükümet yetkililerinin demeçlerine bakıldığında mesele daha net anlaşılır. Ancak ne söylenirse söylensin gelinen nokta son derece tarihidir.

Paradokslar

Peşmergenin geçişinin Cumhuriyet Bayramı’na yansıması belli ki bir plan dahilinde yapılmış. Ancak burada anlaşılmayan bir husus var. Bu hareket Kürtlerde ciddi bir sempati bulacaktır. Tamam. Ancak böyle bir günde bu geçişin olması başka kesimlerde rahatsızlık yaratacağı nasıl görülmüyor.

Peşmergenin geçişi nasıl tarihi bir adım ve doğruysa bunun Cumhuriyet Bayramı’na denk getirilmesi o kadar yanlıştır. Ayrıca bu geçişin yakında çıkan tezkereye dayanması ve bu tezkereye MHP’nin evet, HDP’nin hayır demesi başka bir paradoks oluşturuyor. Kim ne derse desin tarih gerekçeleri değil, sonucu yazacaktır.

Haberin Devamı

Sonuçları üzerinde bir okuma yapıldığında Hükümet-MHP-KDP-PYD aynı safta konumlandı. Belli ki MHP hükümetten böyle bir hamle beklemiyordu.

Sinirlioğlu’nun planı!

Hükümetin bundan sonra hata yapma şansı yok. Ankara’nın ‘Kobani konusunda ilk günlerdeki politikamız ile şimdiki aynı mı?’ sorusunu sorup derinlikli bir özeleştiri yapması lazım. Hatta bunun ötesine geçip ‘hükümeti bu noktaya kim itti’ sorusuna ikna edici cevap vermesi gerekiyor. Ankara, iki doğru, bir yanlış adım atıyor ve yaptığı hamlelerden beklediği iyileşmeyi sağlayamıyor. Aksi takdirde hata yapmaya devam edecektir. Kobani krizinin ilk günlerinde kim nasıl bir çözümleme yaptı, hangi politikayı önerdi. Şimdi bu strateji neden değiştirildi.

Yeri gelmişken belirtelim. Peşmergenin geçişinin görünmez kahramanı Feridun Sinirlioğlu... Sinirlioğlu yoğun bir arka kapı diplomasisi yürüttü. Başta Mesut Barzani olmak üzere birçok görüşme yaptı. Önce hükümeti, sonra Barzani ve PYD’yi ikna etti. Erbil’i koruyamayan peşmergenin Kobani’ye geçmesi Kobani’den çok bölgede yoğun rekabet yaşadığı KDP-PYD arasında yeni bir moment sağlamanın yanında Barzani ile bozulan ilişkilerin tamirinde önemli bir adım oldu.

Haberin Devamı

Peşmergenin geçişinin akıllara getirdikleri:

1. Cumhuriyet Bayramı’nda Barzani birliklerinin Türkiye’den geçmesi 1920 ruhuna dönüş olarak okunabilir.

2. IŞİD’e karşı kara operasyonunda Türkiye himayesinde KDP-PKK-PYD kaolisyonunun devreye sokulacağı anlaşılıyor.

3. Ankara, PKK’nın bölgede artan PKK etkisine karşı KDP kartını kullanmak suretiyle mesaj veriyor.

4. PKK’nın Kerkük’e, peşmergenin Kobani’ye girmesi üzerine yeniden düşünmek gerekiyor.

5. Hükümeti Kobani konusunda adım atmamakla suçlayanların peşmergenin geçişini ikinci Habur sendromu olarak sunmaları oldukça manidar.

Haberin Devamı

6. İnsan ‘Peşmergenin arasında Türk özel birliklerine ait unsurlar var mıdır?’ sorusunu sormadan edemiyor.

7. IŞİD, Şengal ve Kobani saldırılarıyla ‘Kürt ulusal bilinci’ inşaa ediyor.

8. IŞİD sorunu, defacto biçimde bölgede yeni bir Türk-Kürt ittifakına kapı aralıyor.

9. Hükümet bu noktaya gelecekti, son kırk günde bunlar neden yaşandı sorusu akıllara geliyor.

10. Hükümet yanlış okuma yapıp, doğru karar vererek ne kadar esnek olduğunu yeniden gösterdi.

DİĞER YENİ YAZILAR