CHP: Kılıçdaroğlu’nun B planı Büyükerşen!

ÇANKAYA ADAYINI ARIYOR(1)

Haberin Devamı

Ülkenin resmi gündemi farklı olsa da esas gündeminde Cumhurbaşkanlığı seçimi var. Ramazan ayını çıkardığınızda seçim için geriye az bir süre kalıyor. Dolayısıyla muhalefet için zaman oldukça daralmış durumda. Bir taraftan doğru ismin bulunması, diğer yandan bu ismin topluma sunulması ve kampanya yapılabilmesi için adayın bir an önce belirlenmesi gerekiyor.

Muhalefet bloğunun öncelikle çözmesi gereken ‘çatı aday’ bilmecesi var. En başından itibaren ‘çatı aday’ teklifinin MHP’nin, CHP’ye ‘şah-mat’ önerisi olduğunu söyledim. CHP bu teklifi elinin tersiyle iten taraf olmamak için süre kazanmaya çalışıyor, MHP ise öneri sahibi olmanın avantajını kullanıyor. Siyaseten bir kilitlenme durumu yaşanıyor.

ÇATI ADAY FORMÜLÜ İŞLEYECEK Mİ?

Devlet Bahçeli’nin çizdiği profile uygun bir ismi CHP’nin kabul etmesi oldukça zor. Gelinen noktada her partinin kendi adayıyla seçime gideceği anlaşılıyor. CHP’nin ‘sağ’a açıldığı’ tartışmalarının yapıldığı bir ortamda parti yönetiminin, hangi sonuç alınırsa alınsın kendi adayıyla seçime gitme arayışında olduğu öne sürülüyor. Bu bağlamda tavanda bir ittifak yerine tabanda bir ‘büyük uzlaşma’ ve koalisyon arayışı var. İstanbul toplantısı bunun önemli bir adımı oldu.

Muhalefet bloğu, politik denklemi değiştirecek ismi bulmuş olsaydı zaten bunu açıklardı. Muhalefetin adayını açıklamaması taktik bir hamleden çok gerçekten doğru bir ismin henüz bulunmamasından kaynaklanıyor.

CHP ADAYINI NE ZAMAN BELİRLEYECEK?

Parti kaynakları bu konuları görüşmek üzere genel merkezde Pazartesi günü istişare amaçlı bir toplantı yapılacağını, nihai kararın ise 23 Haziran’da yapılacak Parti Meclisi’nde kararlaştırılacağını belirtiyorlar. CHP’nin AK Parti’nin adayını bekleyip, ona göre aday belirleme stratejisinin tuzağına düştüğü anlaşılıyor.

CHP aynı yanlışı yerel seçimlerde yapmış ve Erdoğan’ın adaylarını açıklamasını beklemişti. Uygun ismi bulması kadar Kılıçdaroğlu’nun zamanı da doğru yönetmesi gerekiyor.


CHP’NİN CUMHURBAŞKANLIĞI STRATEJİSİ NE?

CHP’de, Cumhurbaşkanlığı seçimi 30 Mart’tan kalan bir parti içi tartışmanın gölgesinde sürüyor. Partinin oylarını yeterince artıramaması, ‘sağ’a açılma ve Gülen hareketiyle yapılan ittifak temel tartışma başlıkları olarak duruyor. Kılıçdaroğlu, yerel seçimde düştüğü toplumsal kutuplaşma tuzağına düşmeyecek bir isim ve kampanya stratejisi amaçlıyor.

Bunun yanında Kemal Kılıçdaroğlu’nun kendisinden güçlü bir ismi cumhurbaşkanlığına aday göstermeyeceği tezi ise parti içi rekabetin sonucu olarak dile getiriliyor. Esasında bu iddia 30 Mart seçimlerinde test edildi ve Kılıçdaroğlu aday göstermez denilen Mustafa Sarıgül’ü aday yaptı.

Son tahlilde CHP’nin Cumhurbaşkanlığı stratejisi yerel seçimin sonucunu tamir edecek, partiyi 2015 seçimlerine umut olarak taşıyacak ve genel başkanlık arayışını sonlandıracak üçlü bir amaç taşıyor.


CHP’NİN ADAYI KİM OLACAK?

Parti yönetiminin Kılıçdaroğlu’na ‘sağ’dan bir isimle seçime girmek yerine CHP’nin kendi adayıyla seçime girmesi ve ‘kaybedilecekse dahi CHP’li biriyle kaybetme’ önerisi getirdiği iddia ediliyor.

Bu tez doğrultusunda Yılmaz Büyükerşen ismi öne çıkıyor. Seçimin ikinci tura kalması durumunda başa baş mücadele etmek, Büyükerşen isminin toplumsal bir karşılığının olması, Eskişehir’de yapılan icraatlar ve en önemlisi CHP’nin oyunu ileri taşıyacak bir isim olması bağlamında Yılmaz Büyükerşen üzerinde ‘büyük uzlaşma’ olduğu ifade ediliyor. CHP’nin kampanyasının ana mottosu Tayyip Erdoğan karşısında ‘Büyük Uzlaşma’ olacak.

MHP ile yapılan görüşmede Mansur Yavaş, İlhan Kesici, Meral Akşener, Abdüllatif Şener, Deniz Baykal isimlerinin konuşulduğu ancak bu isimler üzerinde bir uzlaşma sağlanamadığı belirtilirken bu isimlerin dışında ‘sürpriz isim’ arayışının devam ettiği ifade ediliyor.

Bütün bu tartışmalarla birlikte ‘sürpriz isim’ bulunana kadar Kemal Kılıçdaroğlu’nun B planının ve aklındaki adayın Yılmaz Büyükerşen olduğu anlaşılıyor.

Bir sonraki yazıda MHP cephesini analiz edeceğiz...

DİĞER YENİ YAZILAR