Gazete Vatan Logo

Hukukçular yine iki kampa bölündü

Referandum öncesinde başlayan tartışma VATAN’ın dünkü haberinin ardından yeniden alevlendi. Hukukçular 12 Eylül darbecilerinin yargılanıp yargılanamayacağı konusunda farklı düşünüyor.

Yargılanamaz - Doç. Dr. Ali Kemal Yıldız (Bahçeşehir Üniversitesi): Zaman aşımından ziyade farklı nedenden dolayı 12 Eylül darbesini yapanların yargılanamayacağı kanısındayız. Ceza hukukunda aleyhe olan kanun geçmişe yürümez ilkesi vardır. Bu ihtilali yapan kişilerin yargılanamayacağına ilişkin anayasal düzenleme vardı bu düzenleme yeni kalktı. Bu da o kişiler için aleyhe bir durum. Aleyhe kanun geçmişe yürüyemeyeceği için de yargılanamazlar.

Prof. Dr. Timur Demirbaş (İzmir Ekonomi Üniversitesi): Cezalandırılmayacağı kabul edilen bir durumu sonradan yapılan bir değişiklikle cezalandırılabilir duruma getirmek ceza hukukunun temel ilkesine aykırıdır. İnsanlığa karşı işlenen bir suç olduğunu söylüyoruz ve bu suçlarda zaman aşımı kabul edilmiyor. Ama bu kanun da 2005’te yürürlüğe girdi. 12 Eylül darbesi yapıldığı zaman bu kanun yoktu ki. Referandum yapılırken zaten bütün bunlar biliniyordu.

Prof. Dr. Fatma Nur Centel (Marmara Üniversitesi): Kaldırılan geçici 15 maddenin bir af hükmünde olduğunu düşünüyorum. Bu şekilde geriye dönük yargılama yapmanın o kanunla bağdaşmayacağını düşünüyorum. Yargılama yapılamayacağı açıktır. İnsanlık suçu olarak baktığımızda ise TCK 77. maddesini incelemek gerekiyor. Evet darbe bana göre de bir insanlık suçudur. Ama kanunda tanımlanan suçlara da girmediğini o unsurları taşımadığını görüyoruz.
Yargılanabilir.

Yusuf Çağlayan (Emekli Askeri Hakim): Mevcut hukuk sistemimize göre bir konuda yargılamada yasal engel var ise zaman aşımı bu engelin kalktığı tarihten itibaren başlar. Maddenin değişikliği Resmi Gazete’de yayınlandığı anda engel kalktı ve süreç tekrar başladı. Bu 30 yıllık süre. Yani yargılanmaları gerekiyor.

Mahmut Ceran (Ceza avukatı): Yeni kanunda zamanaşımı süresi 30 yıldır. Peki şimdi ne zaman başlayacak bu süre. İhtilal yapıldığı tarihte mi, yoksa ihtilalin etkilerinin sona erdiği zamanda mı? Zamanaşımı konusunda kanun diyor ki; “icrai hareketler sona erdiğinde”. Yani ihtilalden sonra hükümetin kurulup demokrasiye geçildiği tarih. Yani 1983’teki Özal hükümetinin kurulmasıyla. Dolayısıyla şahsi kanatim zamanaşımı süresi dolmamıştır ve yargılanabilirler.

Haberin Devamı