Hızlı yemek mide kanseri riskini 5 kat artırıyor

Antalya’da 1. Gastrointestinal Kanserler Konferansı’nda konuşan Prof. Dr. Şuayip Yalçın kansere karşı önemli uyarılarda bulundu: Hızlı yemek mide kanseri riskini 5 kat artırıyor. Sofrada tadına bakmadan yiyeceklere tuz ekleyenlerin de mide kanserine yakalanma riski 4.2 kat daha fazla...

Tıbbi Onkoloji Derneği Başkanı ve Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Onkoloji Enstitüsü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Şuayip Yalçın, hızlı ve sıcak yemek yemenin mide kanseri riskini artırdığını söyledi. Antalya Belek’te düzenlenen Tıbbi Onkoloji Derneği ve Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi, İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı Başkanlığı ve Medikal Onkoloji Ünitesi tarafından düzenlenen 1. Gastrointestinal Kanserler Konferansı’nda dün konuşan Prof. Dr. Şuayip Yalçın, kanserle ilgili önemli bilgiler verdi. Prof Yalçın şöyle konuştu:

Gastrit ve ülser en fazla

“Türkiye’de mide kanserli hastaların yüzde 55.7’sinde bir ya da daha fazla tanı konmuş mide hastalığı bulunuyor. En sık görülen mide hastalıkları ise gastrit ve ülser. Hızlı yemek mide kanseri riskini 5 kat artırıyor. Yemekleri çok sıcak yemek de mide kanserine yakalanma riskini 3.3 çoğaltıyor. Yemeklerin tuzlu yenilmesi riski önemli derecede artırıyor. Sofrada tadına bakmadan yiyeceklere tuz eklenmesi de mide kanserine yakalanma riskini yaklaşık 4.2 kat artırıyor.”

Her gün turşu yemek riskli

“Her gün içilen tuzlu ayranın mide kanseri riskini 1.8 kat artırdığı saptandı. Tuzlu tereyağının her gün kullanılması ise mide kanserine yakalanma riskini 1.5 kat, tuzlu çekirdeğin de 1.3 kat artırdığı belirlendi. Her gün turşu tüketenlerde mide kanseri riski 7 kat fazla. Hazır çorbalar, tavuk bulyonları da risk oluşturuyor.”

Soğan ve sarımsak yiyin

“Sık et tüketimi, şekerli gıdalar ve gazlı içecekler de mide kanseri riskini artırıyor. Mide kanserinden korunmak için yeşil yapraklı sebzelerin, soğanın ve sarımsağın günde en az bir defa tüketilmesi gerekiyor. Turunçgillerin sık tüketilmesi ile mide kanseri riski arasında bugüne kadar anlamlı bir ilişki tespit edemedik.”

Yılda 12 bin kolon kanseri vakası

Kolon kanseriyle ilgili bilgi de veren Prof. Yalçın şöyle devam etti: Kolon kanseri tüm kanserlerin yüzde 8’ini oluşturuyor ve sindirim sisteminin en sık görülen kanseri. Kolon kanserleri kadınlarda meme kanserinden sonra ikinci, erkeklerde ise akciğer ve prostat kanserinden sonra üçüncü sırada yer alıyor. Türkiye’de her yıl 12 bin yeni kolon kanseri vakası bekleniyor.

Erken teşhis çok önemli

Genelde 50 yaş üstü insanlarda görülen kolon kanserlerinin yağlı ve kırmızı eti fazla tüketme, şişmanlık ve sebze ve meyveyi az tüketme ile az lifli gıda tüketmekten kaynaklanıyor. Kolon kanserinde tedavi başarısının en önemli faktörü kanserin evresi. Erken tanıda tedavi başarı oranı oldukça yüksektir. Kalın bağırsak kanseri erken tanı konulduğu yüzde 90-95 oranlarında başarı sağlanılıyor. Ancak hastaların sadece beşte birinde erken tanı konabilmektedir. Bu hastalarda cerrahi yeterlidir. Ancak tümörün bağırsak duvarı boyunca ilerler veya lenf düğümüne sıçraması halinde cerrahi ile başarı oranı yüzde 40-60 iken cerrahi sonrası uygulanan kemoterapiden sonra hastalarda başarı oranı yüzde 80’lere çıktı.”

Türkiye’de kanser fobisi var

Türkiye’de yaşam süresinin artmasıyla birlikte kolon kanseri sayısı da artacak. Kolon kanseri konusunda mutlaka bireyler dikkatli olmalı, tarama programlarından yararlanmaları ve egzersiz yapmalarını öneriyoruz. Türkiye’de tedavi yönünden üst standartlarda tanı ve tedavi uygulanıyor. Türkiye’de kanser korkusu ve fobisi var. Kanseri amansız hastalık olarak biliyorlar. Oysa hiçbir kanser artık amansız değil. Hepsinin tedavi seçenekleri var. Yeter ki hastaların erken dönemde tedavi için başvursunlar.”