CHP ve 11 dakika

Haberin Devamı

CHP Yalova Milletvekili Muharrem İnce’nin Meclis’te bütçe görüşmeleri sırasında yaptığı konuşmanın üzerinden bir ayı aşkın süre geçti. Ama İnce’nin konuşması, internet ortamında, sosyal paylaşım sitelerinde hâlâ izlenme rekorları kırıyor, evlerde ve sokaklarda konu ediliyor. Dilden dile, elden ele bir “Muharrem İnce’nin videosu” dolaşıyor.

Muharrem İnce’nin konuşması 11 dakika sürüyor. İzleyenler, bu “süre”ye de özellikle vurgu yapıyor ve “11 dakikada söylenmesi gereken her şeyi söyledi” diyorlar. “Sekiz yıllık bir iktidara karşı muhalefet 11 dakikaya ancak böyle etkili bir şekilde sığdırılır” diye konuşuyorlar.

CHP’yi görmezden gelen medya bile İnce’nin gördüğü rağbeti haberlerine, köşelerine taşımak zorunda kalıyor. İnce’nin konuşmasının izlenme ve paylaşma rekorları kırması, elbette bir beklentinin, bir özlemin ifadesi. Ve elbette, aynı zamanda ana muhalefete umut bağlamış olanların, ana muhalefet partisinden beklentilerinin de bir yansıması...

***


Son günlerde Genel Başkan Deniz Baykal’dan başlayarak CHP sözcülerinin kamuoyuna bir yenileşme ve atılım mesajı verdiklerine tanık oluyoruz. Baykal’dan sonra Grup Başkanvekili Kemal Kılıçdaroğlu da bağlayıcı bir açıklama yaparak mayıstaki kurultayda “CHP’de çok ciddi bir değişim ve gelişim bekliyoruz; bu mesajları sayın Genel Başkanımız verdi” dedi.

Artık dikkatler CHP’nin kurultayına çevrilmiş, geri sayım başlamıştır.

Kılıçdaroğlu’nun şu sözleri hem bir özeleştiri hem beklenti hem vaat niteliğindedir:

“CHP iktidara en yakın süreci yaşıyor. Ama bu sürecin halk nezdinde kabul görmesi için bizim eylem ve söylemlerimizin halka çok detaylı olarak aktarılması gerekiyor. Bunun için de gençleştirmek, gençliği yanımıza çekmek zorundayız.”

“Oturduk, sıcak evlerimizde gazete okuduk. Altındağ’da bir aileye misafir olduk mu? Onları misafir ettik mi? Onlar (AKP) bunu yapıyor, biz yapmıyoruz. Rahata alıştık, tatillere gidiyoruz.”

“Umut vaat etmeyen siyasi partiler iktidara gelemez. Eleştiri üzerine kurulmuş bir sistem sonuç vermez, halkı mutsuz eder.”

“Siyasal partinin üyeleri militanlaşmalı, militan gibi çalışmalı. Militanlaşma da gençlikle yakalanır.”

***


Kılıçdaroğlu’nun bu sözleri, iktidarı hedefleyen bir parti için kimsenin itiraz edemeyeceği ilkelerdir. Halka umut vermek, halkla iç içe, yan yana olmak, sıcak evlerden çıkıp gece gündüz çalışmak, militan gibi çalışan partililere ve gençlere sahip olmak... CHP’nin yakın tarihine bakanlar, bütün bu etkenlerin bir araya getirildiğini göreceklerdir. Bu enerji ve dinamizm ile CHP’nin 1973 seçimlerinde birinci parti ve iktidarın büyük ortağı olduğunu, 1977 seçimlerinde yüzde 42 oya ulaşarak yine birinci parti ve bir yıl sonra da iktidar olduğunu hatırlayacaklardır. CHP’nin o iktidar dönemdeki başarısızlığı ayrı bir konudur ama o dönemde CHP iktidar olmayı başarmıştır.

Bugün, seçmenler arasında böyle bir dinamizme, atılıma duyulan özlem, 1970’lerdekinden daha az değildir. Yeter ki, o ivme verilebilsin, seçmeni ayaklandıracak büyük enerjinin düğmesine basılabilsin.

Bir CHP’li milletvekilinin Meclis kürsüsünden yaptığı 11 dakikalık bir konuşma ile yer yerinden oynuyorsa, ana muhalefet partisi için beklenti ve zemin zaten oluşmuş demektir.

Birkaç gündür CHP’de bir şeyler oluyor. CHP’de “çok büyük ve köklü” olacağı ilan edilen dönüşüm, artık çok büyük ve köklü olmak zorundadır.

DİĞER YENİ YAZILAR