Gazete Vatan Logo

Hepsini asamayız, memleketi mezbahaya mı çevireceğiz? (2)

Yıl 1972. 11 Mart günü, Meclis'te 3 idam cezası onaylanıyor. Aynı gün muhtıra döneminin başbakanı Erim soluğu Cumhurbaşkanı makamında alıyor: "Meclis Başkanı işi aceleye getirdi. Bu işi Senato'da yavaşlatalım. Bütün idam davaları bitsin"

Asker Demirel'e mağlup olmaz

9 Ekim 1971
Saat 17'de Çankaya'da tekrar buluştuk. Ben istifa düşüncemi anlattım. Genelkurmay Başkanı Memduh Tağmaç istifama razı olmadı. "Bu, ordunun Demirel'e mağlubiyeti olur", "Böyle bir şeyi Süahlı Kuvvetler kabul ve hazmedemez" dedi.

3 Aralık 1971
Aynı gün saat 17'de Sunay'a gittim. Tağmaç da geldi. Yaver Cahit Karakaş ile Sezai Ergun'un da 11'lere katılıp istifa ettiklerine dair ajansa verdikleri demeci getirdi. Bunu duyunca hükümetin çekilmesini uygun gördüm ve ısrar ettim. Sunay ve Tağmaç da kabul etti. Çankaya'dan çıkınca gazetecilere söyledim.

Bu denemeyi başka bir başbakan ile yapınız

5 Aralık 1971Ben, "Bu denemeyi başka bir başbakan ile yapınız" dedim ve ısrar ettim. Deniz Kuvvetleri Komutanı Eyiceoğlu, Millet Meclisi albümünü çantasından çıkardı, önüme koydu, "Başkasını biz bulamıyoruz, varsa siz bize gösterin" dedi.

8 Mart 1972
İnönü'nün Sunay'a Deniz Gezmiş ve iki arkadaşının idam edilmemesini telkin için gittiği anlaşıldı. Akşam 18.30'da Cumhurbaşkanı beni çağırdı, anlattı.

Deniz Gezmişlerin idamı onaylandı
11 Mart 1972
Dün gece Meclis'te üç anarşistin ölüm cezaları tasdik edildi. Görüşmeler uzun sürdü. Partiler birbirine girdi. Bilhassa CHP ile AP kapıştılar. MGP'li Emin Paksüt, fırsattan istifade beni sıkıştırmak istedi. "Hükümet, idam yapmak bugünkü ortamda fayda mı getirir, zarar mı kürsüden söylesin dedi. DP sözcüsü de onunla aynı fikirde. "Hükümet açık olsun" diyorlar. Halbuki anayasa bu konuda takdiri parlamentoya bırakmış. Hükümet ne desin?

12 Mart 1972
Cumhurbaşkanı'na dün gittim. İdamlar konusunu açtım. Dün gece Meclis'i dinlemiş, şöyle dedim: "Bu iş yanlış oldu. Millet Meclisi Başkanı işi aceleye getirdi. Bana emrivaki yaptı. Önce Meclis'in 1 Mart'ta tatile gideceği kararlaşmıştı. Sonra,'15 Mart'a kadar çalışılsın, vergi kanunları çıksın'dedi. Laf arası da,'Bu arada yetiştirirsek idamları da çıkarırız'dedi. Halbuki ben bütün idam istekli davaların sonu alınsın, kaç idamın Yargıtay'da kesinleşeceği belli olsun. Parlamento ondan sonra tasdik işini ele alsın istiyordum. 30 kişi için kesinleşirse, hepsi aşılamaz. Memleketi mezbahaya mı çevireceğiz? Şimdi bu üçü aşılırsa, belki arkadan gelecek daha ağır suçlulara acıma duyacak. Halk bu kadar çok idamdan acıma duyar. Şimdi bu işi Senato'da yavaşlatalım. Geciktirilsin, bütün idamlı davalar bitsin.

(İdamlan engellemek için yapılan eylemlerden biri de kaçırılan Ünye Radar üssü'nden İngiliz askerlerin kaçırılması olayıydı Tokat'ın Niksar ilçesine bağlı Kızıldere köyüne rehinelerle sığınan gruba karşı operasyon yapıldı. Çatışmada Ertuğrul Kürkçü dışındaki eylemciler, Mahir Çayan ve 9 arkadaşı öldürüldü. Erim, 31 Mart'taki günlüğüne olayı yazarken, "yaralı ele geçirilenlerin de öldürüldüğü" anlamına gelen bir cümleye yer vemiş:)

31 Mart 1972
Akşam saat 18'de Tağmaç telefon etti. Hepsi ölü olarak ele geçmiş. Saat 16.30'da nasihatin etkisi olmadığını ve devamlı bomba ve silah attıklarını görünce, jandarma da ateş açmış. Eve sokulup girmişler, İngilizleri ölü bulmuşlar, ötekilerden sağ kalanları öldürmüşler.

Nihat Erim kimdir?

Dev-Sol saldırısında öldürüldü
1912'de Kandıra, İzmit'te doğdu. Galatasaray Lisesi ve İ.Ü Hukuk Fakültesi'ni bitirdi. Tek partili dönemde 1943'te CHP milletvekili seçildi. CHP organı Ulus gazetesine başyazarlık yaptı. 1946 seçimleri öncesi yazılarında Demokrat Partililer'e karşı sert eleştiriler yöneltti; sosyal bünyede rahatsızlıklar olduğu zaman "Hürriyetin üzerine şal örtülebileceğini" yazdı. Bayındırlık Bakanı (1948-1949) ve Başbakan Yardımcısı oldu (1949-1950).

CHP mallarına el konulunca. Yeni Ulus ve ardından Halkçı gazetelerini çıkardı. 1953'te üniversite öğretim üyelerinin politika ile uğraşmamaları kararı üzerine üniversiteden ayrılmak zorunda kaldı. Kıbrıs için bir anayasa tasarısı hazırlamakla görevlendirilen komisyonun başkanlığına atandı. CHP'den milletvekili seçildi (1961-1971). 12 Mart 1971 muhtırasından sonra Demirel hükümeti istifa zorunda kalınca muh-tıracı komutanların isteğiyle CHP'den istifa etti, partilerüstü bir hükümet kurdu. Erim'in başbakanlığını destekleyen CHP Genel Başkanı İsmet İnönü'ye karşı çıkan Bülent Ecevit, parti genel sekreterliğinden istifa etti.

Erim ilk hükümetinde (26 Mart-3 Aralık 1971) "beyin takımı" adı takılan uzmanlara yer verdi. 11 ilde sıkıyönetim ilan edildi. Terörist eylemleri engellemek gerekçesiyle, sol eğilimlilere karşı operasyonlar başlatıldı. Askerlerin istediği reformlar gerçekleşmeyince istifa etti.

Kurduğu ikinci hükümet ABD'nin isteği doğrultusunda ülkede afyon ekimini sınırladı. Eleştiriler sonunda Erim istifa etmek durumunda kaldı (17 Nisan 1972). 14 Ekim 1971'de milletvekilliğinden ayrılmış ve Cumhurbaşkanı Cevdet Sunay tarafından kontenjan senatörlüğüne atanmıştı. Süresi dolunca 1977'de siyasi hayattan çekildi. Yazlık evinin bulunduğu Dragos'ta (Kartal, İstanbul) 19 Temmuz 1980'de, Dev-Sol'un silahlı bir saldırısı sonucu koruma polisiyle birlikte öldürüldü.

Haberin Devamı