Hayalimi müzik ile paylaştım
Kürşat Başar, yeni albümü ‘Kaldığımız Yerden’ ile birbirinden önemli müzisyenler ile çalıştı. Dünyaca ünlü müzisyenlerin kült bestelerine de farklı soluklar getirdiler. Çok yönlü sanatçılardan Başar ile müzikal macerasının edebiyatı yansımasını ve müziğinin gücünü konuştuk
Yaptığınız çalışmalar arasında bu albümü hangi noktaya koyuyorsunuz?
Çok eskiden beri müzik ile iç içe olan biriyim. Son zamanlarda müzik çok daraldı. Teknolojik olarak da… Dinlediğiniz mp3’ler aslında sıkıştırılmış bir ses. Sahici sesi severim, kemandaki ahşabı duymak isterim. O zaman bu tarz bir şey yapmak istedik. ‘Çocukluğumdan gelen ve sevdiğim şarkıları bu şekilde çalalım’ dedik. İlk albüm tamamen keyfiydi. Zaman içerisinde orkestramız ile konserler devam ettikçe ikinci bir albüm isteği geldi. Bu sefer sıfır şarkılara daha ağırlık verdik. İlk defa üzerine Türkçe sözler yazılmış yabancı şarkılar var. Benim için bu albüm çok kıymetli çünkü çok değerli sanatçılar ile çalıştım. Benim için önemli olan, kimi aradıysam hiçbiri ‘hayır’ demedi. Çok büyük ve profesyonel isimler bunlar. Benim bir hayalimi paylaştılar.
Şarkıları seçmek nasıl oldu? Kült şarkılar var ve onları Türkçeleştirmek ayrı bir zorluk olsa gerek…
Şarkıları kendim seçiyorum. Orkestramızın 200’ün üzerinde şarkı repertuarı var. Albümdeki şarkıları Zeynep Talu ve Burçin Buke’ye danışarak seçtim. Ben çok fazla müzik dinleyen bir adamım. 30 şarkı ile başlayıp 10’a indirdik. Şarkıları seçtikten sonra sözler de çok önemliydi.
ALBÜMÜN PLAĞI DA GELİYOR
Edebiyattan gelen bir yanınız olduğunuz için dinleyiciniz ekstra sözlerinize dikkat ediyordur…
Bu albümde Ahmet Kutsi Tecer’in eseri, Zülfü Livaneli bestesi Nerdesin şarkısını, Soner Olgun okuyor. O şiiri çok severim. Türk şiirinin en güzel örneklerinden biridir. Zeynep Talu’da şiir tadında sözler yazdı. Candan Erçetin’in söylediği Susma Jon Lord bestesi. Enstrümantal bir şarkı o. İngilizce sözleri yok. Biz ilk kez üzerine sözler yazdık. O şarkının telifini alabilmek için yurt dışı ile çokça yazıştık. Sözler gelip de şarkının demosunu ilk kez okurken ilk aklıma gelen Candan oldu. Benim bestem için ilk aklıma gelen Nükhet Duru oldu. Onlar da koşup geldiler. Beğenmeyebilirlerdi… Ama sevdiler.
Siz beğenmeseydiniz söyler miydiniz?
Tabii ki söylerim. Hep şunu söylerim, “Onlar benim dostlarım. Onları hiçbir yanlış işe sokmam.”
Bu albümün plağı olmalı…
Zaten ilk albüm ile bu albümün plağı geliyor. Ben de istedim. Sahici müzik yapıyoruz biz.
ŞARKI SÖZLERİNİN SAMİMİ OLMASI ÖNEMLİ
Müzik sizce insanların hayatlarını değiştirecek kadar güçlü mü?
Düşünmüyorum. 1970’ler özellikle müziğin çok kuvvetli olduğu zamanlardı. Müzik, bir kuşağı değiştirebiliyordu. Şu an öyle bir şey yok. O zamanın gücü sanatçılarının elindeydi, şimdi ise prodüktörlerin elinde. Toplumu bir adım ileriye götüren yaratıcı insanlardır.
Siz şarkı sözlerinde neyi ön plana çıkarmaya dikkat ettiniz?
Şarkı sözlerine hiç karışmadım. Çünkü Zeynep Talu şarkılardan ne hissettiyse onu yazdı. Candan’ın söylediği Susma protest ve özel bir şarkıdır. Hayal kırıklıkları, aşk şarkıları var bu albümde. Bunların samimi olması önemli. “Bu tutar” kafası ile yapılmadı bu albüm.
Çalma tekniğinize baktığınız zaman bir değişiklik söz konusu mu?
Dört yıldır 200-300 konser yaptık. Çok değişik seyircilere çaldık. Ben iyi müzisyenler ve solistler ile çalıştığım için onlara mahcup olmamam lazım. O yüzden çok daha fazla çalıştım, iyi çalmak için. Ama bir bakıma naifliğimi korumak istedim.
ROMAN YAZARKEN DAHA YALNIZSINIZ
Müziği profesyonel olarak hayatınıza sokmuş olmanız yazınızı etkiliyor mu?
Çocukluğumdan beri müziğin aslında içindeyim. Yıllarca piyano, davul çaldım. Son 5 senedir gazeteciliği ve TV’yi bırakınca bir zaman doğdu. Bazı tesadüfler ile orkestra haline geldik. Tabii ki yazmayı etkiliyor. Çok besliyor beni. Romanı yalnız başınıza yazarsınız. Özgürsünüz, kimse size karışamaz ama kimseden de akıl alamazsınız. Burada ise tam tersi. Şarkı üzerine çalışırken tüm orkestra ile kafa yorarsınız. Konsere çıkar çıkmaz anında tepkiyi alıyorsun.
Şarkı söyler misiniz? Bundan sonra nasıl albümler yapacaksınız?
Beceremem ve sesimi de sevmem. Kafamda yeni bir albüm var. Ama o daha deneysel bir şey olacak. Bir de yeni kitabımı yazdım. O yayınlanacak. Romanlar ve anılar üzerine olacak. Romanlarımı yazarken ben neler yaşıyordum, bunu anlatacağım. Çünkü okuyucunun en merak ettiği şeylerden biri. “Yazdıklarınız gerçek mi? Bu karakter siz misiniz?” soruları çok soruluyor. Bir anlamda bunlara cevap veriyor. O romanları yazarken ben neler yaşıyordum.
Kitabı yazarken ne dinliyordunuz?
Enstrümantal müzik dinliyorum. Daha çok piyano ve caz...
Siz ilk olarak sahneye ne zaman çıkmıştınız?
Çok gergindim. Nardis’de ilk profesyonel olarak sahneye çıktım. İlk zamanlar benimle birlikte çalan herkesi de strese sokuyordum.
