Sabah erken yapılacaklar listesi

Haberin Devamı

1. Akşam Haydi Gel Bizimle Ol programına katılacağım. Sabahtan itibaren bu hep akılda tutulacak, uygun saatte evden çıkmak için tetikte bulunulacak!.. Çünkü biliyorum, ne zaman bir TV programına çıkacak olsam, ki buna 90 Dakika ve Yaşamdan Dakikalar gibi kendi programlarım da dahil, üzerime tuhaf bir dalgınlık çöküyor! Son anda apar topar stüdyoya doğru yol almak zorunda kalıyorum. Bir tür “kaçış” uykusu bu!.. Alttan alta “söylenecek bütün sözler anlamsız, bu gevezeliklere ne gerek var” diye fısıldayan bir ses var içimde!.. Sonra birazdan aynaya bakacak ve orada korkunç bir suratla karşılaşacakmışım gibi tatsız bir beklenti yerleşiyor içime!.. O uykululuk, o dalgınlık hali işte bütün bu anksiyeteleri bastırıyor! (Siz bu satırları okuduğunuzda ben çoktan NTV’deki o sevimli ve hınzır programa çıkmış olacağım.)

2. Geçen hafta Alaçatı’dan dönerken balkon için aldığım ayakları demir, oturma yerleri hasır örme iki koltuk ve sehpanın kılıfları artık açılacak ve koltuklar yerlerine yerleştirilecek... Peki bunlarda oturup balkonun keyfi çıkartılacak mı bu yaz? Pek sanmam! Ege’de olmayınca, yazın keyfi mi olurmuş canım!

3. Hemen internete girilip günün gazetelerine bakılacak... Hayır hayır! Önce e-posta kutusu açılacak. Bakalım mektup var mı? Yok... O zaman sıra gazetelerde!

4. Digitürk’te Mezzo kanalı (92.) açılacak ve rehber bölümüne bakılacak. 13.30’da Wagner’in Parsifal operası yayınlanacakmış... Çok etkileyici bölümleri vardır. Ha! Hitler’in en sevdiği, Nietzsche’nin nefret ettiği opera olduğu söylenir, o da ayrı!.. İşaret koyuyorum ki saati geldiğinde bir göz atabileyim. O saate kadar Powertürk açık kalacak. Mor ve Ötesi’nin Eurovision parçasına her çıktığında kulak kabartılacak! Ne? Yoksa klibi şarkıdan da mı güzel olmuş? Galiba!..

5. Özlenecek!.. Özlenecek ne varsa, eski yeni, hepsi bir bir hatırlanacak ve özlenecek! Bu seansa sabah çayı eşlik edecek! Zen. Earl Grey!

6. Artık bugün kesinkes okunup bitirilmesi gereken bir kitap var. Hiç hak etmiyordu ama elimde sürünüp durdu Jay Parini’nin Son İstasyon’u. Tolstoy’un son yılını belgelere dayanarak çok lezzetli ve edebi bir üslupla anlatıyor bu eser. Sonra bir ara Doğu Batı dergisinin 2000 yılına ait eski bir sayısına bakılacak! Araftakiler dosyasına... Orada Kemal Tahir hakkındaki yazıyı bir daha okumam gerek.

7. Selahattin Yusuf’un Riva’dan getirdiği kalın kabuklu, içi pamuk gibi köy ekmeğinden iki ince dilim kesilecek. Üzerlerine hafifçe zeytinyağı damlatılıp Susurluk’tan aldığım sepet peyniri dilimleri yerleştirilip fırına sürülecek. Çıkarttıktan sonra da birkaç yaprak taze fesleğen... Akşamüstü hatırlanmak üzere fesleğen kokusu derin derin buruna çekilecek!..

8. Bugün de yalnızlığın tadı sonuna kadar çıkartılacak! Bu konuda kararlı olunacak! İnsanlık hali çünkü! Bütün bu düzen gün gelir bozulur, bugünler çok aranır!

9. Köşe yazım olarak bu liste konulacak! Böylece “senin hayatından bize ne be adam” diyen gazete okurları iyice çıldırtılacak!

*****


TAVSİYE

Baharda iki güzel yol

Etraf yeşilin bütün tonlarıyla neşelenmişken...

Tarlalar, başıboş araziler, vadiler, tepeler, yol boyları morlar, kırmızılar, sarılarla bezenmişken...

Tam bu zamanda...

Yolunuz İzmir taraflarına düşerse ve altınızda bir araç varsa ne yapıp edip Şirince yoluna çıkın; hatta oraya kadar gitmişken bir de Meryem Ana’ya doğru tırmanıp bir kenarda park edin ve aşağıya; Selçuk’tan Pamucak Ovası’na kadar uzanan manzaraya bakın!

Müthiş keyif alacaksınız, eminim.

Bu güzellik bütün gününüzü, hatta haftanızı etkileyecek!

Selçuk’tan Şirince’ye gidiş 8 kilometre!

Hiç bitsin istemediğiniz bir yol!

Meryem Ana çıkışı ise 3 kilometrelik bir yokuş!

Giderken arabanın pencereleri açın, börtü böcek, kuş sesleri girsin içeri.

Benden son tavsiye! Sabah ya da en geç öğle saatleri olsun.


DİĞER YENİ YAZILAR