Gazete Vatan Logo

Hakime 'tarafsız olamaz' kararı

Yargıtay 7. Ceza Dairesi, Aksoy’un da sanık sıfatıyla yargılandığı davada tarafsız olamayacağına karar verdi

Yargıtay 7. Ceza Dairesi, HSYK tarafından İstanbul 8. Ağır Ceza Mahkemesi Başkanlığı gÜrevinden İstanbul 5. Ağır Ceza Mahkemesi Başkanlığı gÜrevine atanan hakim Mustafa Akın ile ilgili, aralarında İktisat Bankası'nın eski sahibi Erol Aksoy’un da sanık sıfatıyla yargılandığı davada tarafsız olamayacağına karar verdi.
- GÜrev değişikliği eski Adalet Bakanı Cemil Çiıek tarafından da gşndeme getirilen Akın'ın ismi daha sonra Bankacılık Dşzenleme ve Denetleme Kurulu (BDDK) şyeliği iıin kararname ile Cumhurbaşkanlığı’na gÜnderilmiş, ancak Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer tarafından ‘hşkşmet istifa ettiği iıin' iade edilmişti.

Hakimler ve Savcılar Yşksek Kurulu (HSYK)tarafından İstanbul 8. Ağır Ceza Mahkemesi Başkanlığı gÜrevinden, İstanbul 5. Ağır Ceza Mahkemesi Başkanlığı gÜrevine atanması tartışma yaratan Mustafa Akın ile ilgili Yargıtay 7. Ceza Dairesi’nin, ‘tarafsız olamaz’ şeklinde bir karar verdiği ortaya ııktı. Akın'ın gÜrev değişikliği eski Adalet Bakanı Cemil Çiıek tarafından da gşndeme getirilmiş ve eleştirilmişti. Akın'ın ismi daha sonra Bankacılık Dşzenleme ve Denetleme Kurulu (BDDK) şyeliği iıin kararname ile Cumhurbaşkanlığı’na gÜnderilmiş, ancak Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer tarafından ‘hşkşmet istifa ettiği' gerekıesiyle iade edilmişti.

İŞTE O KARAR

8. Ağır Ceza Mahkemesi’nde yargılanan sanıklar İktisat Bankası'nin eski sahibi Erol Aksoy, Ufuk Fatma Altın, Nadire Melda Aııncı ve Ediz Osman Atik, Roy Arto Gevrekyan’ın avukatları, mahkeme başkanı Mustafa Akın iıin ‘reddi hakim’ talebinde bulundular. Akın’ın “Altın makas RTÜK’ adlı kitabında sanık Erol Aksoy’dan sÜz ettiğine dikkat ıeken Yargıtay 7. Ceza Dairesi, reddi hakim talebini reddeden İstanbul 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nin kararını 26 Haziran 2007 tarihinde bozdu.
Mahkeme Başkanı Akın, başkanlık ettiği mahkemede 4389 sayılı kanuna muhalefetten yargılanan Erol Aksoy’a karşı tarafsız olamayacağına karar verilmesine neden olan kitabında şu gÜrşşleri dile getirmişti:
“Mevcut siyasal gelenek ve onun siyasal temsilcisi siyasal iktidarlarla aralarındaki mesafesizliği hiı sorunsallaştırmayarak onun bir parıası gibi davranan, toplumu modernleştirme misyonuna sahip yÜnetici elitin temsilcisi olan bir basın..ö, “Yerel medyanın durumuna bakıldığında, başlangııta karşımıza ııkan gÜreli olarak ıoğulcu gÜrşntşnşn hızla değişmeye başladığı gÜzlenmektedir. Elimizde yeterli araştırma verileri bulunmamakla birlikte, mevcut dikey, yatay ve ıapraz tekelleşme dinamiğinin etkilerinin yerel medyayı da kapsamaya başladığı, ulusal Ülıekli olanların haksız rekabeti karşısında kendilerine yine de dinleyici ve izleyici bulabilen yerel radyo ve televizyon kanallarının, ya İstanbul merkezli bşyşk medyanın yerel temsilcileri niteliği kazanmaya başladıkları ya da yerel ekonomik/siyasal iktidar merkezlerinin sesi olma Üzelliği gÜsterdikleri gÜrşlmektedirö, “Tşrkiye'deki medya ortamının başka bir belirleyici Üzelliğini, 1980’li yıllarda başlayan deregşlasyon rşzgarının da etkileriyle 1990’lı yıllardan itibaren ivmesi artan tekelleşme ve sermayeleşme yoğunlaşmasının oluşturduğu; sÜz konusu ivmenin, hızla yerel medyayı da iıine almaya başladığı sÜylenebilir. Medya sahipliğindeki bu sermaye yoğunlaşması ve tekelleşmenin en Ünemli sonucu ise, kamusal alandaki sÜylemsel ıoğunluğun medya ortamına yeterince yansıyamamasıdır…ö, “Medyada merkezileşen sermayenin bir ayağı da Üteki sektÜrlerde idi. Doğrudan ya da organik bir bağ olmasa da, medya-siyaset-ticaret şıgeninin bştşnleştiği bir iletişim ortamı oluştu.ö
Yargıtay 7. Ceza Dairesi, reddi hakim talebinin reddine ilişkin verilen kararın bozulması yÜnşnde yapılan temyiz başvurusuna ilişkin verdiği bozma kararında Akın’ın kitabında Aksoy’un da aralarında bulunduğu yayın gruplarına olumsuz bir bakış aıısı ile baktığına dikkat ıekerek şu gÜrşşleri dile getirdi:
“Diğer medya grupları yanında sanığın da iıinde bulunduğu Aksoy Grubu’na eleştiri Ütesinde olumsuz bir bakış aıısı getirildiği gÜrşlmektedir. Bu değerlendirmelerin tşmş ya da bir kısmı başka yapıtlardan kaynak gÜsterilerek aktarılmış olsa da, eleştiri getirilmeyen ve aksi savunulmayan alıntıların yapılması yazarın bu dşşşncelere katıldığını gÜstermektedirö

"YANSIZ YARGILAMA, SANIĞIN EN DOĞAL HAKKI"
Yargıtay 7. Ceza Dairesi, ‘yansız, adil, yasa ve yÜntemine uygun bir yargılama beklentisiönin sanık iıin en doğal hak olduğuna dikkat ıektiği kararına şÜyle devam etti:
“Bu beklentinin gerıekleştirilmesi de yargılama makamları aıısından yasal bir zorunluluktur. Anılan kitaptaki olumsuz bakış aıısının, mahkeme başkanının yargılamada yansız kalamayacağı yÜnşnde sanıkta endişe oluşturması haklı bir gerekıedir ve aksinin dşşşnşlmesi yani hakimin yansız olması da bu gerıeği değiştirmeyecektir.ö
VETODA ETKİLİ OLDU
Çankaya'ya yakın kaynaklar, Sezer’in BDDK şyeliği iıin kararnamesi onay iıin KÜşk'e gÜnderilen Akın’ı veto etmesinin en Ünemli nedenlerinden birinin Yargıtay 7. Ceza Dairesi’nin sÜzkonusu kararın olduğunu belirttiler.
ÇİÇEK, AKIN’I GÖREVDEN ALAN HSYK’YI ELEŞTİRMİŞTİ
Adalet eski Bakanı Cemil Çiıek, Akın’ın 8. Ağır Ceza Mahkemesi başkanlığı gÜrevinden HSYK tarafından alınmasının ardından 5. Ağır Ceza Mahkemesi başkanlığı’na atanmasını gşndeme getirmiş ve eleştirmişti.
Çiıek, gazete ve televizyonlara yaptığı aııklamalarda, “Örneğin, ben soruyorum, bankalarla ilgili davalara bakan 8’inci Ağır Ceza reisi niye 5’inci Ağır Ceza reisi oldu? Bunun araştırılması lazım. Bu işlerde sakat, kÜtş şeyler dÜndşğşnş dşşşnerek başvurduğu yerde, davasına baktığı hortumcu bankacının kardeşi iıeriden ııkıyormuş, deniyor. Yani bunlar doğru mu, bakılmalı. Yargının Ünşnde bÜylesi kÜtş ilişkilerle ilgili sorun var; ama bence asıl sorun bilirkişi kurumudur. Bu kurum dşzeltilmedikıe sorun giderilemez. Bu konuda aıtırdığımız pek ıok soruşturma var; ama elli mislini biliyor, bir şey yapamıyoruz. Çşnkş bilgiyi belgelemek, delillendirmek o kadar kolay olmuyor."
Çiıek’in bu demecinin ardından HSYK başkanvekili Mahmut Acar, eleştiriye sert yanıt vererek, “Ne bankada paramız var, ne de bankacıları tanırızö gÜrşşşnş ifade etmişti.

Haberin Devamı