Balyoz'da savcılar karşı karşıya geldi

Başsavcı Vekili Selim Berna Altay, 102 sanık hakkındaki yakalama kararlarına itiraza ilişkin mütalaası beklenen Savcı Celal Kara’ya, “YAŞ nedeniyle spekülasyonlar var. Bugün mütalaanı vermeyeceksen ben vereyim” dediği öğrenildi. Olumsuz yanıt alan Savcı Altay itirazları mahkemeden, yakalama kararlarının ertelenmesini talep etti ancak reddedildi

İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen Balyoz davasında ilginç bir gelişme yaşandı. Davanın görüleceği İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi’nin 102 sanık hakkında çıkardığı yakalama kararına itirazları değerlendirmesi beklenen İstanbul 11. Ağır Ceza Mahkemesi’nden Savcı Selim Berna Altay ilginç bir talepte bulundu. Yapılan itirazlarla ilgili olarak görüşü beklenen ancak dosyalar “reddi hakim taleplerinin incelenmesi için” İstanbul 12. Ağır Ceza Mahkemesi’nde olduğu için görüşünü açıklayamayan Savcı Celal Kara ile Savcı Selim Berna Altay arasından ilginç bir diyalog yaşandı. Başsavcı Vekili Turan Çolakkadı yıllık izinde olduğu için yerine görevli olan Savcı Selim Berna Altay, “şifahi ” olarak Savcı Celal Kara ’ya “Bugün mütalaanı vermeyeceksen ben vereyim. Şura nedeniyle spekülasyonlar var engellenebilmesi için bir an önce bildirilmesi gerekiyor. Göz önünde olan, kamuoyunun gündeminde olan bir dava ” dediği öğrenildi. Savcı Altay ’ın bu sözleri üzerine Savcı Celal Kara ’nın da bu talebin kendisine resmi olarak bildirilmesini talep ettiği öğrenildi.

Bunun üzerime Savcı Celal Kara ’nın resmi yazı yazmasını istediği Savcı Selim Berna Altay, İstanbul 11. Ağır Ceza Mahkemesi ’ne başvurarak “yakalamanın tehiri (ertelenmesi) ” yönünde karar verilmesini istedi. Savcı Selim Berna Altay ise, savunma hakkının kısıtlanacağı gerekçesiyle böyle bir talepte bulunduğunu, kendisinin yakalama ve infazdan sorumlu savcı olması sıfatıyla bunu yaptığını söyledi.

Mahkeme reddetti

Mahkeme ise dosyalar kendilerinde olmadığı ve yakalama kararlarına ilişkin mütalaa verilmediği gerekçesiyle Selim Berna Altay ’ın talebi yönünde karar verilmesine yer olmadığına hükmetti.

‘Yakalama neden kalksın?’

* Savcı Altay tarafından İstanbul 11. Ağır Ceza Mahkemesine gönderilen yazıda CMK’nın 98. ve devamı maddelerine dikkat çekildi. Çıkarılan yakalama emrinin infazının, sanığın yakalanması sonrasında en kısa zamanda yetkili ve görevli mahkeme önüne çıkarılarak bu mahkemece sorgu ve savunmasının tespiti ile mevcut delil durumuna göre serbest bırakılması ya da tutuklanması suretiyle olacağı kaydedildi. Ancak iki halde de sanık ya da yakalama kararına karşı yaptığı itirazın konusuz kalacağı ve bu durumun da savunma hakkının kısıtlanması anlamına geleceği ifade edilen yazıda, “Bu nedenlerle CMK’nın 269/2 maddesindeki infaz durdurmanın uygulanmasında kamusal yarar vardır. Tensip kararı ile CMK’nın 98/3’üncü maddesi uyarınca 102 sanık hakkında çıkarılan yakalama emirlerinin yerine getirilmesinin itiraz incelemeleri sonuçlanıncaya kadar geri bırakılmasına karar verilmesi talep olunur” ifadelerine yer verildi.

Savcı dosya bekliyor

* Dosyanın Savcı Celal Kara ’ya 29 Temmuz Perşembe günü mesai bitiminde ulaştığı öğrenildi. Savcı Kara ’nın 30 Temmuz Cuma günü öğlene kadar dosyayı incelediği, öğleden sonra ise çocu ğunun rahatsızlığı nedeniyle adliyeden ayrıldığı, Cumartesi günü tam gün çalıştığı, Pazar günü izin kullandığı öğrenildi. Pazartesi günü öğleden sonra ise dosyaların reddi hakim talepleri ile ilgili olarak İstanbul 12. Ağır Ceza Mahkemesi ’ne gönderildiği ve halen o mahkemede olduğu belirtildi. Kara ’nın dosya üzerinde fiili olarak 1-2 gün çalıştığı kaydedildi. Mütalaanın ise şu ana kadar 6 sayfalık bir mütalaa hazırladığı, ancak şüphelilerin kaçma şüphelerinin olup olmadığının incelenmesi için dosyaları görmek istediği ve bu nedenle de 12. Ağır Ceza Mahkemesi ’ndeki dosyaları beklediği de kaydedildi.