Türkiye kritik dönemeçte!

Olaylar öyle bir yöne doğru gelişiyor ki Türkiye yalnızca ABD değil, AB tarafından da “yalanlarla oyalanma” dönemi içinde.

Son haftalarda her ikisine karşı gösterdiğimiz tepkiler durumun gözden kaçmayacak kadar ciddi olduğunu, bu yalanların farkında olduğumuzu anlatıyor.

ABD’nin “IŞİD saldırılarını bahane ederek PKK’nın Suriye kolu PYD’yi Fırat’ın Batısı’nda kalan bölgeye geçirme planını” gördük.

Türkiye her ne kadar “sınırının neredeyse içinde”, 6 km mesafedeki Azez ile Cerablus arasındaki bölgeyi “kırmızı çizgisi” olarak belirlediyse de bunu dinlemeden her ikisini de, onların yanında “petrol şehri Rakka”yı da alıp PYD’ye sınırımız boyunca devlet kurduracakları açıkça ortada.

‘Washington’un ihaneti’

Bu şehirlerin IŞİD’in veya Esad muhaliflerinin elinde olması önem taşımıyor. Kimin elinde olursa olsun sonunda ondan alınıp PYD’ye verilecek ve bunu Suriyeliler de, Esad da biliyor.

Hatta dünya biliyor. Dün Rus gazeteci-TV programcısı Valdimir Solovyov’un konuğu ABD’li gazeteciye “ABD’li askerlerin Suriye’de YPG üniforması giymesi Washington’un Türkiye’ye ihanetidir” demesi haber oldu.

Haberin Devamı

Rus gazeteci “ABD’nin kendi müttefiki Türkiye’ye, Suriye’de ihanet etmesinin kendisini çok şaşırttığını” söylüyor.

Baştan beri bu plan ortadaydı, birçok kez yazdım ama Hükümet nedense durumun ciddiyetine, o bölgede olanlarla Güneydoğu’da ve diğer illerimizde yaratılan terörün yakın ilişkisine rağmen aylardır bu konuya iç politika kadar önem vermiyor.

Şimdi, Mare ve Azez de ellerine geçerse “Türkiye’ye yeni bir göç dalgası” olmasından endişe ediliyor.

İşin üzücü tarafı şu ki, ABD’yi kınamamızın sonucu değiştirmeyeceği noktaya varıldı.

Endişe duyuyormuş

Kilis’e, sınır karakollarımıza roketler yağarken TSK’nın verdiği karşılığa koalisyon güçlerinin de katılması bizi yanıltmasın.

ABD öncülüğündeki koalisyon ancak “sonuç PYD’nin işine yarayacaksa” Türkiye’nin yanında yer alıyor, aksi takdirde şu açıklamayla geçiştiriyor;

“IŞİD’in Suriye’den Kilis’e, Türk topraklarına düzenlediği saldırılardan büyük endişe duyuyoruz”.

Haberin Devamı

PYD’nin Suriye’nin kuzeyini ele geçirmesini sağlayan ABD’nin, Türkiye’ye atılan roketleri “istese önlemeyeceğine” inanacak kadar saf olduğumuzu düşünmesi hakarettir ama ne yazık ki buna karşılık kınamaktan başka yapacağımız bir şey yok.

Çok geç kalındı.

Mülteci trajedisi

Türkiye yeni bir göç dalgasıyla karşılaşabilir.

BM Mülteciler Yüksek Komiserliği üç gün içinde Akdeniz’de 700 sığınmacının 3 ayrı botta ölmüş olabileceğini açıkladı. Dile kolay, aralarında çocukların da olduğu 700 insandan söz ediliyor.

Haberi duyan İtalya Başbakanı Renzi “üzüldüğünü” açıklamak yerine “Avrupa’nın düzensiz göç konusunda Afrika’ya yönelik strateji geliştirmesini” istedi.

AB ise Türkiye’den çıkacak mülteci botlarını önlediği için seviniyor, Afrika’dan yola çıkıp ölenler gündeminde değil.

İçindeki tüm ülkelere Türkiye’den her yıl sadece 250 bin göçmen almayı düşünüyor.

Mülteci sorunu ve “Suriye ile Güneydoğu’da PKK saldırılarının bağlantısı” en önemli gündemimiz olmalıdır.

DİĞER YENİ YAZILAR