Yağma kültürü

Yağma, ilkel toplumların hastalığıdır. Otorite boşluğu doğar doğmaz bu hastalık bütün aç gözlülüğü ile saldırır. Irak'ta en tiksindirici ve vahşi örneklerini gördük. Bu bir Ortadoğu kültürü ise Türkiye'yi Allah korusun

Haberin Devamı

Yağma, ilkel toplumların hastalığıdır. Otorite boşluğu doğar doğmaz bu hastalık bütün aç gözlülüğü ile saldırır.

Irak'ta en tiksindirici ve vahşi örneklerini gördük. Bu bir Ortadoğu kültürü ise Türkiye'yi Allah korusun. Çünkü linç ve yağma eğilimi bizde de uyuyan bir sırtlandır ve küçük bir boşluk bu sırtlanın uyanmasına yetiyor.

İşte VATAN'ın bugünkü manşeti:

Turizm ve Kültür bakanlıklarının birleşeceği sinyali alınınca devlet kaynağından beslenen Turizm Dayanışma Vakfı'nın yöneticileri hemen toplanmışlar, tüzük değişikliği yapmışlar, değişikliği elden takiple yargıda kesinleştirmişler ve vakfın 8 trilyon liralık varlığını 800 üye arasında pay etmişler...

Vakfın amaçları arasında sektörün eğitilmiş eleman ihtiyacını karşılamak, tanıtma ve eğitim faaliyetlerini teşvik etmek var ama üyelerine para dağıtmak yok.

O nedenle yapılan, yangından mal kaçırma olayının bir örneğidir. Peki yargı bu suiistimale nasıl izin verdi?

Adalet Bakanlığı yolsuzluklara karşı yeni bir çalışma yapıyor. Adalet Bakanı Cemil Çiçek dün şunu dedi:

"Kanunlar eski. Öyle numaralar bulunuyor ki ne kanunda yeri var, ne suçu var, ne cezası var. Boşlukları dolduracak ve cezaları günün koşullarına uygun hale getirecek düzenlemeler yapacağız."

Yapsınlar. Ama daha önce bu rezaleti önlesinler.

Çünkü bu kadar açık bir suistimali önlemek için kanun gerekmez; biraz vicdan, biraz adalet duygusu yeter.

Devlet yetkisini cebini doldurmak için kullanan memur olur mu?

Buna izin veren bir devlet, vatandaşından yasalara uymasını, vergisini ödemesini isteyebilir mi?

Büyük tehlike önlendi
Anayasa Mahkemesi'nin 61 yaşında emeklilik uygulamasını durdurması çok iyi oldu.

Çünkü uygulama, devleti küçültmeye ve gençleştirmeye hizmet etmeyecek, yozlaşmış bir bürokrasi yaratacaktı.

Düşünün; memurlar 61 yaşında emekli olacak ama iktidar uygun gördüğü memurun görev süresini 65 yaşına kadar uzacak...

Böyle bir durumda AKP'nin tüm bürokrasiyi kontrol etmesi için köşe başlarına militanlarını yerleştirmesine bile gerek kalmaz.

AKP 5 yıl iktidarda kalacağına göre yaşı 56'nın üstünde olan görevlilerin çoğu bu imtiyazı hak etmek için iktidarın kanunsuz emirlerine bile uymak mecburiyetini hissedeceklerdi.

Anayasa Mahkemesi'nin kararı memurları, devletin değil iktidarın memuru olma tehlikesinden korumuştur.

İktidar devleti küçültmek, kadroları gençleştirmek istiyorsa bunun yolu vardır. O da eşitlikçi olmaktır.

Köle ruhlu olanları yükseltip ötekileri tasfiye etmek değil!

DİĞER YENİ YAZILAR