Bitmeyen kara gün!

Dün yine Türkiye kara bir güne uyandı. Kara Cumartesi, kara Salı, kara Çarşamba derken haftanın tüm günleri bir kötülüğü, bir vahşeti simgeler hale geldi. Ankara’da sendika ve meslek örgütlerinin yapacağı ve bazı partilerin de katılımı beklenen “Emek-Barış-Demokrasi Mitingi” öncesinde patlatılan iki bomba ile 95 vatandaşımız hayatını kaybetti, 246 kişi yaralandı.

Üç gün ulusal yas ilan edilen ve sivillere yönelik bu lanetli, alçak saldırıyı, bırakın “siyasi” amacı hiçbir “insani neden”le açıklamak mümkün değildir. Saldırıdan sonra konuşan ve bazıları olay yerinde bulunan birçok isimin ortak noktası “miting alanında güvenlik önlemi alınmamış olması”ydı.

Güvenlik açığı

İçişleri Bakanı Selami Altınok saldırıyla ilgili olarak yaptığı basın toplantısında kendisine sorulan “Bariyerlerde güvenlik araması yapıldığını söylediniz, ancak çok yoğun olarak güvenlik açığından söz ediliyor. İstifa etmeyi düşünüyor musunuz” sorusuna “Güvenlik açığıyla ilgili hiçbir sorunun söz konusu olmadığı” cevabını verdi.

Haberin Devamı

Oysa kısa süre sonra Ak Parti Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Ali Şahin çok daha gerçekçi bir duruşla şunları söyledi: “Ankara’da bir yürüyüş yapılırken çevrede de çok ciddi aramaların yapılması, bu tür eylemlerin meydana gelmemesiyle ilgili tedbirlerin alınması icap ederdi.

İki sorunun cevabı aranmalıdır; 1- Bu eylemi kimler, hangi amaçla yapmıştır? 2- Bu eylemin meydana gelmemesi için güvenlik güçlerimiz üzerine düşen görevi yapmış mıdır? Çok ciddi araştırılması gerekir”.

Sınırların korunması

Kendi kurduğu seçim hükümetiyle ülkeyi yönetmekte olan partinin ikinci ismi bunu söylüyorsa “hiçbir güvenlik zafiyeti yoktur” diyerek konuyu geçiştirmek kabul edilemez. Türkiye sınırları çok uzun bir süre iyi korunamadı. Bunu daha önce İçişleri Bakanı olarak görev yapmış isimler de dile getirdiler. Batı medyası ve siyasetçileri Suriye’deki terör örgütlerine ait çok sayıda militanın Türkiye’ye kolayca girdiğini yazdılar, haberlerinde gösterdiler.

PKK’nın “çözüm sürecinde güçlendiği ve silah depoladığı” Başbakan ve Cumhurbaşkanı tarafından dile getirildi.

Haberin Devamı

Bunun yanında “Reyhanlı, Suruç, Diyarbakır ve diğer terör saldırıları”nın neden ve nasıl bu kadar kolay yapıldığının, tonlarca patlayıcının ülkeye nasıl girdiğinin ortaya çıkarılmamış olması terör örgütlerine cesaret vermiştir.

Pkk ve seçim!

Ankara saldırısını hangi terör örgütünün yaptığı henüz belli değil. Saldırıdan hemen sonra ise “PKK’nın eylemsizlik kararı” Reuters Haber Ajansı tarafından açıklandı.

Bu kararın HDP’yle bağlantısı ortadadır. Demirtaş ise her konuşmasında terör olaylarını “çözüm masasının ortadan kalkmasına” bağlıyor. Bir anlamda Hükümete “siyasi çözüme tekrar oturmazsanız bu terör sürecek” mesajı veriyor.

Her büyük terör saldırısından sonra “Türkiye bu tabloyu hak etmiyor” demekle, “her türlü terörün karşısında olduğumuzu” söylemekle veya kınamakla hiçbir sonuç alınamaz.

Bu ortamda yapılacak seçimin çok riskli olacağını da bir kez daha vurgulamak gerekir. Mehmet Ali Şahin’in dediği gibi “çok ciddi araştırma” ve çok ciddi çalışma isteyen bir dönemde olduğumuzu hiç unutmayalım!

Haberin Devamı
DİĞER YENİ YAZILAR