Hüzünlü Bayram!

Bugün mübarek Kurban Bayramı’nı kutluyoruz, bu zor dönemde ülkemize hayırlar getirmesi hepimizin dileğidir.

Aylardır aralıksız süren terör saldırılarında hemen her gün şehitler verdik, bu saldırıların bazısında bir saldırıda onlarca askerimiz şehit oldu.

Güneydoğu’da çeşitli yerlerde nasıl depolandığına akıl sır ermeyen ama Başbakan Davutoğlu, Cumhurbaşkanı Erdoğan ve AKP yönetiminde bulunan Ensarioğlu’nun “bu yığınakların çözüm sürecinde yapıldığını söylediği” yüzlerce ton patlayıcı bulundu ve hala bulunmakta…

Ak Parti’de 18 aydan fazla İçişleri Bakanı olarak görev yapan İdris Naim Şahin daha detaylı bir açıklama yapmıştı. Şahin “Çözüm sürecinin millet için değil terör örgütü için çözüm olduğunu, PKK militan toplarken cezaevlerinden eski militanların yasal düzenlemelerle çıkarıldığını” söylediği konuşmada başka bilgiler de veriyordu.

Seçim ve terör

Dün yine 25 yaşında gencecik bir uzman çavuş şehit oldu, Hakkari’de PKK yine hudut taburuna havan toplu saldırı yaptı. Bu gidişle Türkiye sonsuza kadar PKK, DHKP-C, IŞİD ve daha kimbilir hangi terör örgütünün tehlikesi altında mı yaşayacak?

Haberin Devamı

Hükümetlerin görevi sadece terörü lanetlemek ve şehit cenazelerine katılmak değildir. Terörü önlemek ve vatandaşlarının can güvenliğini sağlamak bir numaralı görevdir. Yaklaşan bir seçim de bu görevin aksamasına, ötelenmesine neden sayılamaz.

Cumhurbaşkanı Erdoğan “çözüm sürecini kendisinin başlattığını, HDP ve PKK’nın yıktığını” söyledi.

Başbakan Yardımcısı Akdoğan ise 29 Temmuz’da “HDP’nin Erdoğan’ı eleştirmekle, ‘seni başkan yaptırmayacağız’ sözleriyle süreci havaya uçurduğunu” bildiren bir konuşma yapmıştı.

Bunların hangisi doğru olursa olsun zararın neresinden dönülse kardır sözünü hatırlamak gerekiyor.

Sınır ötesi destek!

Cumhurbaşkanı Erdoğan 2 gün önce aynı konuşmada “PYD ile PKK iç içedir, ikisi de terör örgütüdür” dedi. Aynı sırada PKK Kandil liderlerinden Karayılan “Türkiye’de verdikleri kayıplar yerine Suriye’deki PYD’yi Türkiye’ye kaydırmayı planladıklarını” telsizle bildirmekteydi.

Haberin Devamı

Şimdi durup “Dış politikada ve çözüm sürecinde hangi hatalar yapıldı” diye düşünmek ve buna çözüm bulmak gerekmez mi?

Demirtaş “Erken seçim kararı alınsa da bizim derhal müzakereye oturmamız, tarafları döndürecek bir siyasi irade göstermemiz lazım. Diyalogla çözüm istiyoruz” dediğine göre hükümet bu ortamı yaratmayı düşünemez mi? Daha önce düşünmesine ve masaya oturmasına rağmen şimdi düşünmüyorsa sebep nedir?

Özerklik!

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın HDP’li 2 bakanın istifasından sonra yaptığı konuşmada“Yerel yönetimler merkezi yönetimden daha özerktir… Şu anda onlarda özerklik olduğu için çok rahat hendek açıyorlar” sözlerindeki özerklik vurgusu dikkat çekiciydi.

Bütün bu düşünce kaosu içinde, seçime giderken halkın gerçekleri öğrenebilmesi de, terörü durdurmak için bir adımın atılması da son derece önemli. Umalım da önümüzdeki günler daha net ve şeffaf olsun.

Kurban Bayramınız kutlu olsun!

DİĞER YENİ YAZILAR