Adaleti yedirme

Haberin Devamı

Siyasetimiz “yedirmeyiz” andı üzerinde gidip geliyor.

“Yedirmeyiz” korumasına bir zaman, işledikleri kusurların müeyyidesine uğrayan politik simalar konu oluyordu.

Daha sonra 17 Aralık operasyonu gösterdi ki asıl mesele paraymış...

Hem paylaşanları, hem seyredenleri para kamçılamıştır.

Dünyada en zor şey, kanunsuz paranın pay edilmesidir.

“Yedirmeyiz” uyarısına asıl, işler o düzeye geldiği zamanlarda daha fazla dikkat göstermek gerekiyor.

Son kriz bir istihbarat acemiliğidir.

Devletin kulakları yanlış yerlere tevcih edilmiş olmalı ki, hoşnutsuzluğun “yedirmeyiz” homurdanmaları dikkatten kaçmıştır.

Ve bu ağır bir bedel yaratmıştır.

İktidarın dört bakanı rüşvet ve yolsuzluk suçlaması nedeniyle görevden alınmıştır.

Çocukları eldiven gibi kullanıldığı şüphesiyle tutuklanmıştır.

Başbakan’ı çekti...

Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar’ın “Yaptığım her şeyi Başbakan’ın bilgisi ve talimatı ile yaptım. Ben istifa edeceksem Başbakan da etsin” açıklaması oyunu bozmuştur.

Çünkü “yedirmeyiz” kabadayılığının dayandığı güç boşluğa düşmüştür.

“Kendim için bir şey istiyorsam namerdim” diyecek önemde birine ihtiyaç var böyle durumlarda.

Başbakan bu yüzden taşıdığı gücü tam olarak kullanamamış, zamanın unutturan etkisi, son konuşma bandının internette gezintiye çıkarılması yüzünden sakatlanmıştır.

Perde aralık ayında Ankara’da açıldı. Etrafa milyonlar saçıldı.

Yakın günlerde paranın milyonlarla ifade edilen miktarı döviz cinsinden on milyonlar, yüz milyonlar büyüklüğüne çıktı. O kadar ki, emanetçisini bulmak için bile zahmet gerekti.

Şu anda en kritik aşamayı yaşıyoruz.

Adalete yazık oldu

Ortada bir bant var. Başbakan ile oğlu arasında geçtiği iddia edilen konuşmaların gerçek mi, yoksa montaj mı olduğunun cevaplanması, mutlaka cevaplanması gerekiyor.

Bu arayışın halkı kandırma amaçlı bir tiyatro cingözlüğü olmaması lâzım.

Şüphe etmek için yeterli neden mevcuttur çünkü.

Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fikri Işık’ın, hakem olacak teknik kurulun en üst düzey amiri olarak takındığı tutum güven verici değildir.

İlk dinlediğinde sahip olduğu izlenimi “çok açık montaj olduğunu hissettim” diye ifade eden, ikincide “araştırmaya bile gerek duymadan montaj hükmü” veren bir siyasetçi gerçeğin peşinde sayılamaz.

Sonra.. Cumhurbaşkanı Gül’ün HSYK Kanunu için verdiği şartlı onay yargının bu meselede tatmin edici savunmacılar bulacağı müjdesi yansıtmıyor.

Umarım adaleti yedirmeyiz!

DİĞER YENİ YAZILAR