Başbakan ne demek istedi?

Haberin Devamı

Suriye konusunda İngiltere de Amerika’nın temkinli siyaset çizgisine yaklaşıyor.

İngiliz Telegraph gazetesi, Beyaz Saray’ın muhaliflere doğrudan silâh yardımı yapmayı kabul etmediğini ve bunun Türkiye’yi sinirlendirdiğini hatırlatırken, ülkedeki vahşete dair kanıtlara, iğrenç görüntüler taşıyan bir yenisini ekliyor.

Yeni kanıt, muhalif komutanlardan Halid el-Hamad’ın Esad yanlısı bir askerin cesedinden kalbini kesip çıkardıktan sonra bunu yiyor gibi yaptığı video görüntüleridir.

Savaş tahrikçiliğini Şam’daki diktatörlük bu noktaya kadar getirmiştir.

Meclis’te dün grup toplantılarının yapıldığı gündü.

Halk merak ediyor olmalı:


Büyük devlet gibi

Ülkeye yönelik tehdit ve tehlikelerin hangi boyutlara ulaşması gerekiyor ki liderler Meclis kürsülerini birbirlerini kötülemek dışında maksatlarla kullansınlar?

Çünkü Reyhanlı saldırısı, orta boy devletlerin çoğuna savaş ilân ettirecek derecede bir çılgınlıktır.

Başbakan Reyhanlı katliamına göstereceğimiz tepki için şu belirlemeyi yaptı:

“Bu alçakça saldırının bedelini ödetecek gücümüz var. Ama büyük devlet refleksiyle hareket edeceğiz.”

Yani Türkiye böyle büyük provokatif eylemler karşısında soğukkanlılığını kaybetmeyecektir.

Devleti kuran Atatürk’ün bu konuda vasiyet değeri taşıyan sözleri benzer şeyleri söylüyor:

“Harp zorunlu ve hayati olmalıdır. Milletin hayatı tehlikeye düşmedikçe harp bir cinayettir!”


Tahrik böyle olur

Ama tabii büyük devlet refleksi, her lâfı kaldırmak borcu da yüklemez. Tahrik, tehlikeli sonuçlar doğurabilir.

Suriye Başbakan Yardımcısı Kadri Cemil dün Rus haber ajansı RIA Novosti’ye şunları söyledi:

“Türkiye yönetiminin ‘asarız, keseriz’ çıkışları, Suriye’deki militanların moralini yükseltme amacı taşıyor. Türkiye Suriye ile savaşacak durumda değil!”

Ulusal onur, milli gurur, böylesi gerginlik dönemlerinde aklın bile önüne geçen duygulardır.

Esad Türkiye’ye yönelik tahriklerini tırmandırmak isteyebilir. Bu iş için terör taşeronu bulmakta zorluk çekmez.

Ama bundan daha önce sürpriz son sağlanabileceği yolunda ümit uyandıran bir sözü oldu Başbakan’ın.

Amerika’ya giderken, Şam’da halkıyla savaş hâlinde olan illegal bir rejim bulunduğunu belirttikten sonra şunu söyledi:

“ABD’den dönene kadar çok şey değişecek!”

Başbakan’ın atfettiği önem, geziyi heyecan verici kılıyor.

DİĞER YENİ YAZILAR