Günün en önemli haberi!

Türkiye’nin her zaman çok yoğun gündemi oluyor, son haftalarda da içerde ve dışarda son derece önemli gelişmeler oluyor.

Suriye İdlib’de rejim güçleri yine “muhalifleri vuruyorum” diyerek sivilleri vurdu, Türkiye’ye yeni bir göç dalgasının başladığı bildirildi.

Rusya’nın ne dediği belli değil, bir gün Türkiye’yi sorumlu tutuyor, ertesi gün fikir değiştiriyor. Yarın ne yapacağıni tahmin etmek güç.

Suriye rejimi ABD’ni isteği yönünde mi hareket etmektedir, PYD-PKK’ya mı destek vermektedir o da belli değil.

Türkiye’ye göç

Ülkeler kapışırken olan sivil halka oluyor ve yerlerini yurtlarını terk edip canlarını kurtarmak için göçe zorlanıyorlar ve bu göç de hep Türkiye’ye doğru oluyor.

Daha önce iç savaş sırasındaki “IŞİD’le savaş” bahanesiyle yapılan dış müdahalelerde Suriye’nin kuzeyinde birçok kentte aynı durum yaşanmış, çok sayıda can kaybı olmuş, Türkmenler de evlerinden koparılıp göçe zorlanmıştı.

Suriye’deki duruma üzüldüğümüz gibi, sınırımız boyunca kurulmaya çalışılan PYD-PKK devletinin son aşamaları için girişimlerden de ciddi bir endişe duyuyoruz.

Haberin Devamı

Bununla birlikte Türkiye’nin artık hiçbir şekilde Suriye’den göç almaması gerektiği de üzerinde durulması gereken bir konudur. Bunu karşılamaya ne maddi, ne manevi gücümüz var.

İdlib’de yardım ve onarım çalışmalarını, tüm masrafları da Türkiye’nin karşıladığı görülüyor. Oysa Suriye’nin kuzeyinde yapılan askeri operasyonlar zaten yeterince zorluk yarattı ve yaratıyor.

Bunların yanında Türkiye’de şiddetin her türü görülmemiş şekilde arttı. Nüfusun da hem teşvik edilerek, hem göçlerle arttığı bir ülkede olayların kontrolden çıkması kaçınılmazdır.

Kendini yakan adam

Ekonomi iyi gitmiyor, çiftçinin zorluklarını kendi açıklamalarıyla da görmek mümkün.

Dün 39 yaşında bir vatandaş Meclis’in önünde “maddi sıkıntılar nedeniyle” üzerine benzin dökerek kendini ateşe verdi.

Meclis polisleri son dakikada müdahale edip yanmaktan kurtardılar ve hastaneye kaldırıldı.

Dikkat edecek olursak Türkiye genelinde, birçok ilde vatandaşların “işsizlik ve maddi sıkıntıdan” şikayet ettiğini duymak mümkün.

Haberin Devamı

Özellikle gençlerin büyük çaresizlik içinde olduğu açıkça ifade ediliyor.

Durum böyleyken kendi insanlarımızın maddi sıkıntısını hafifletecek çözümler aramak, işsizliğe acilen çözüm üretmek bir numaralı sorunumuz olmalıdır.

Nüfusun artmasını isterken, diğer ülke insanlarından önce kendi nüfusumuzun yaşamını düşünmek şarttır.

Seçimin 2019’da olacağı sık sık tekrarlanıyor ama sanki şimdiden seçim sürecine girilmiş gibi gündem “ittifak” açıklamalarıyla dolu.

Hükümetin, diğer tüm konuları bir yana bırakıp toplumun sıkıntılarını azaltmaya öncelik vermesi doğru olacaktır.

DİĞER YENİ YAZILAR