Gazete Vatan Logo

Göz kapağı problemleri birçok soruna yol açıyor

Göz kapağı problemlerinin birçok soruna yol açabileceğini belirten Dr. Öğretim Üyesi Mehmet Göksel Ulaş, “Göz kapağı problemleri görmeyi azaltabileceği, görme alanını daraltabileceği gibi gözlerde yorgunluk, ağırlık hissi, asimetri ve bulunduğu yaştan daha yaşlı gözükme gibi estetik problemlere neden olabilir. Hangi cerrahi tekniğin uygun olduğu hastaya göre özel olarak belirlenir ve uygulanır” dedi.

Göz kapağı problemleri birçok soruna yol açıyor

Göz kapağı problemlerinin görme problemlerinden estetik problemlerine kadar birçok soruna yol açabileceğini kaydeden Göz Hastalıkları Bölümünden Dr. Öğr. Üyesi Mehmet Göksel Ulaş, göz kapağı cerrahisi ile ilgili bilgi verdi.

Dr. Öğr. Üyesi Ulaş, “Göz kapağı problemleri; görmeyi azaltabileceği, görme alanını daraltabileceği gibi gözlerde yorgunluk, ağırlık hissi, asimetri ve bulunduğu yaştan daha yaşlı gözükme gibi estetik problemlere neden olabilmektedir. Göz kapağı cerrahileri ise göz hastalıklarının bir yan dalı sayılan okuloplastik cerrahi alanına giren, özellikle okuloplastik cerrahi alanında bilgi, birikim ve tecrübesi ile kendini geliştiren ve yetiştiren göz hastalıkları uzmanları tarafından gerçekleştirilmektedir” diye konuştu.

BİRÇOK KRİTER DEĞERLENDİRİLİR

Göz ve göz kapağının bir bütün olarak birlikte değerlendirilmesi gerektiğine değinen Dr. Öğr. Üyesi Ulaş, “Göz kapağı değerlendirilirken öncesinde göz ve görme muayenesi kapsamlı bir biçimde yapılmalıdır. Daha sonra üst ve alt göz kapağının fonksiyonu ve anatomik pozisyonu, üst göz kapağını kaldıran ana kasın fonksiyonu, üst göz kapağını kaldıran yardımcı kasların fonksiyonu değerlendirilmeli. Ayrıca üst göz kapağının gözün üstündeki seviyesi, göz kapağını kapatan kasın fonksiyonu, alt göz kapağının durumu ve fonksiyonu, gözün açma kapama fonksiyonu, üst ve alt göz kapağı cildinin yapısı, kaşların fonksiyonu ve pozisyonu, alın kasları fonksiyonu ve pozisyonu ayrıntılı olarak göz muayenesi ile bir bütün olarak değerlendirilir. Muayene sonucuna göre farklı cerrahi teknikler uygulamaktayız” diyerek cerrahi tekniğin ise hastaya göre özel olarak belirlenip, uygulandığının altını çizdi.

Haberin Devamı

FARKLI İŞLEMLER BİRLİKTE UYGULANABİLİR

Dr. Öğr. Üyesi Ulaş, göz kapağı cerrahisinde birden çok işlemin yer aldığını ifade ederek, şu bilgileri verdi: “Üst ve alt kapaklarda yağ fıtıklaşması, cilt sarkmalarına karşı üst ve alt kapak blefaroplasti operasyonunu uyguluyoruz. Alt kapakta gevşeme veya alt kapağın normalden daha aşağıda olan kişilerde badem göz estetiği adı verilen işlem uygulanabilir. Badem göz estetiği tek başına yapılabileceği gibi blefaroplasti dediğimiz ameliyatla beraber kombine olarak da uygulanabilir. Üst kapak ptozu dediğimiz üst göz kapağının normalden daha aşağıda olması durumunda üst göz kapağı kaldıran levator veya müller kasına müdahale ederek üst göz kapağı normal anatomik pozisyonuna alınabilir. Bu ameliyata hastanın durumuna göre blefaroplasti işlemini de ekleyebiliriz. Levator kası fonksiyonunun yetersiz olduğu kişilerde; üst göz kapağı alındaki frontal kasa asılarak göz kapağı normal anatomik pozisyonuna alınabilir.”

Haberin Devamı

BOTOKS, DOLGU, MEZOTERAPİ DE YAPILABİLİR

Üst ya da alt göz kapağının bazı nedenlere bağlı içe doğru dönebildiğini söyleyen Dr. Öğr. Üyesi Ulaş, “Kirpikleri göz yüzeyine zarar verebilir veya dışarıya doğru dönebilir ve gözlerde sulanma, yaşarma, göz yüzeyinin zarar görmesi gibi durumlar ortaya çıkabilir. Bu tip durumlarda içeriye ya da dışarıya doğru dönen alt ya da üst göz kapağı normal anatomik pozisyonuna alınabilir. Bütün gözkapağı cerrahileri hasta ile konuşulduktan sonra lokal veya genel anestezi altında yapılabilir. Ameliyatlardan sonra 7-10 gün içinde dikişler alınır, göz kapağı çevresinde şişlik ve morarma ortalama 1 ay içinde düzelir. Dikişlerin izleri ortalama 3 ay içinde düzelir. Ameliyat olan kişilerin normal yaşantısına dönebilmesi yaklaşık 10 gün ila 1 ay içinde mümkündür. Göz kapağı problemleri; cerrahiler dışında botoks, dolgu, mezoterapi gibi yöntemlerle de çözüm bulunabilir. En doğru yöntem kapsamlı bir değerlendirme neticesinde hastanın beklentisi göz önüne alınarak hasta ile konuşularak bulunur” dedi.

Haberin Devamı