Gazete Vatan Logo

FETÖ’nün ‘şefkat tokadı’nı yedim!

Melik Taşdemir cemaatle 11 yaşında tanıştı. ‘Abi’leri onu askeri lise ve hava harp okuluna hazırladı. Gerçekleri anlayınca cemaatten kopmak istedi ama hayatının en sert tokadını yedi

FETÖ’nün ‘şefkat tokadı’nı yedim!

YAZI DİZİSİ 3

Melik Taşdemir cemaatle 11 yaşında tanıştı. ‘Abi’leri onu askeri lise ve hava harp okuluna hazırladı. Gerçekleri anlayınca cemaatten kopmak istedi ama hayatının en sert tokadını yedi

Askeri okullardaki FETÖ’cü kumpasın mağdurları anlatıyor

FETÖ’ye mensup subay ve astsubayların baskılarına maruz kalıp okuldan ayrılmak zorunda kalan öğrencilerden Melik Taşdemir 11 yaşında cemaatle tanışmış. Sınavlardaki başarısıyla cemaatin dikkatini çeken Melik, abilerin ablukasına alınmış. Her şeyi anladığında ise inanılmaz eziyetlere maruz kalıp bir kenara atılmış. İşte Melik’ten tüyler ürperten sözler:

‘Hoop nereye gidiyorsun?’

“2003 yılında abiler bana ders- haneden sonra ders anlatıyordu. Birkaç ay sonra evde özel ders vermeye başladılar. 2.5 yıl sonra girdiğim sınavlarda Işıklar Askeri Lisesi’ni kazandım. Okula girdikten sonra vedalaşmaya gittim. ‘Hakkınızı helal edin’ dedim ama bana, ‘Hooppp.. ne oluyor Melik? Nereye gidiyorsun? Orada 2 haftada bir abilerden biri gelecek ve görüşeceksiniz’ dediler. O zaman işin ciddiyetini anladım. 2008’de Işıklar Hava Lisesi’ne geçtim. Benden, okulda pislik yapan, karaktersiz öğrencilerin isimlerini deşifre etmemi isterlerdi. Ayrıca kendi öğrencileri arasında da istihbarat birimi vardı. Benden öğrencileri kontrol etmemi isterken, beni de başka öğrencilere kontrol ettiriyorlardı. Bu duruma dayanamıyordum. Bunu söylediğimde, ‘Dediklerimizi yap. Yoksa şefkat tokadı yersin’ diyorlardı. Şefkat tokadı okuldan ilişiğin kesilmesi demekti.”

Haberin Devamı

“Kan işiyordum”

“2010 yılında Hava Harp Okulu’na girdim. Artık onlarla bağımı kesmiştim. Daha önce tehdit ettikleri gibi fiziksel ve psikolojik baskılar uygulanmaya başlanmıştı. Sert eğitimler yüzünden kan işedim, bileğimde kist çıktı. Yine de şınav çektirdiler. Ameliyat oldum ama ikinci dönem bileğim kötüleşti. Bu kez sivil doktorlara gittim. Doktorlar ameliyatın başarısız olduğunu ve kistin içerde bırakıldığını söyledi. Yani bile bile ameliyatımı kötü yapmışlar. Cemaatin şefkat tokadını sürekli hissediyordum. Abiler de benimle tekrar görüşüp onlara geri katılmamı istiyorlardı. Ama katılmadım. ‘Mezun olamazsın’ dediler. Güçlerinin farkındaydım. Bu yüzden babamı arayıp, beni almasını söyledim. Bir daha da yüzlerini görmedim.”

Haberin Devamı

‘Bana deli raporu vermeye çalıştılar’

FETÖ’cü subayların uyguladığı şok mangalarına maruz kalan öğrencilerden biri de Merve Doğanay Kara. Merve için baskılar 2009 yılında girdiği Kara Harp Okulu’nda Piyade Üsteğmen Ö.Ö.’nün kendi gibi şok mangası eğitimine maruz kalan devre arkadaşı Asya Aybala Işık ile görüşmeye devam ederse, sonunun iyi olmayacağı yönünde tehdit etmesiyle başladı. İşte Merve’nin yaşadıkları: “Menteş Kampı’nda şok takımına alındım. Diğer takımlar eğitim alanlarına yürüyerek giderken bizler dikenlerin üzerinde yuvarlanarak veya sürünerek gidiyorduk. Su içmemiz için yalnızca 10 saniye veriliyordu. O dönem komutanım olan Piyade Üsteğmen Ö.Ö. alt devrelerime asılsız raporlar yazdırmıştı. Benim ruh halimin sürekli değiştiğini, garip hareketlerim olduğunu ve sağlıklı davranmadığım yönünde dilekçeler verdirmişti. Bunun yanında hemen her gün beni koridorda sıkıştırıp, ‘Kellen gövdene ağır mı geliyor’ diye üzerime geliyor, sürekli bağırarak delirdiğimi ve okuldan ayrılmam gerektiğini söylüyordu.”

Haberin Devamı

3 yöntemleri vardı

“Beni zorla psikiyatr servisine gönderdi. Doktor akıl sağlımın yerinde olduğu yönünde rapor verince tekrar fiziksel baskılara başladı. İstemedikleri öğrencileri okuldan göndermek için 3 yolları vardı. Baskı, sağlık raporu ve sınav notları. Bütün bu baskılara dayandım ama sınav notlarımızla oynamaya başladıkları anda bu işin içinden çıkamayacağımı anladım ve ayrılmak zorunda kaldım.”

Hayallerimi çaldılar

İzmir’deki Maltepe Askeri Lisesi’nde 2006 yılında Hava Harp Okulu’na gidebilmek için eğitim görürken hayatı kâbusa dönen Göksel Olukçu, sonunda pes edip askeriyeden ayrıldı ve endüstri mühendisi oldu. Tek hayalinin pilotluk olduğunu söyleyen ’şok mangası’ mağdurlarından Olukçu, “Benim gibi bir grup arkadaşın adını okudular ve o andan sonra başımıza gelmeyen kalmadı. Onlardan olmadığımız için çeşitli nedenlerle bizleri TSK’dan uzaklaştırdılar. Kahvaltıda 1 dakika, öğle yemeğinde 5 dakika süre veriyorlardı. Eziyet eden komutanlardan biri de şu an darbe girişiminden tutuklu bulunan Adana’daki İncirlik Üssü’nün Türk Komutanı Tuğgeneral Bekir Ercan Van’dı. Onlar benim hayallerimi çaldı” dedi.

Haberin Devamı

‘Ben Genelkurmay Başkanı olacaktım!’

Hakan Ekşi, 2011 yılında Maltepe Askeri Lisesi’nde mezun oldu. Genelkurmay Başkanı olma hayaliyle girdiği Kara Harp Okulu’ndan FETÖ’cü subayların fiziksel ve psikolojik baskılarına dayanamayarak 1 yıl sonra ayrıldı. Hakan yaşadığı baskıları şu sözlerle anlattı: “4 Ağustos 2011’de Kara Harp Okulu’na teslim oldum. O andan itibaren de işkence gördüm. İsim isim okuyarak 120 arkadaşımı ayırdılar. Bizi ilk önce bir amfiye götürdüler. Sayamadığım kadar şınav çektik, koştuk, yerlere yatıp kalktık. Bu arada hiç su içirmediler. O andan itibaren ayrılmalar başladı. Komutanlar bize, ‘En iyisini yapıyorlar. Bir gün siz de gideceksiniz’ dedi.”

‘Joker ister misin’

“İlk gün gece dörde kadar bu işkence devam etti. Komutanlar bizim isimlerimizi daha oraya gitmeden ezberlemişlerdi. İkinci gün ise artık ayrılan arkadaşlarımın sayısı giderek artıyordu. Bize işkence yapılırken komutanlarımız ‘Joker ister misin?’ diye soruyordu. Jokerin anlamı; aileni arayıp ‘Buradan ayrılmak istiyorum’ demekti. Komutanlar sürekli bize, ‘Sizlerden subay olmaz. Gidin dışarıda limon satın’, ‘Seninde babanın durumu kötüymüş bu parayı nasıl ödeyeceksin?’, ‘Ben senin yerinde olsam şu an bırakırdım’, ‘O ayakkabıların nasıl lan senin ibne misin?’, ‘Siz buradan gitmezseniz ben sizi atmanın yolunu bulurum’ şeklinde tehdit ediyorlardı. Bir yıl dayanabildim. sonunda babam gelip beni aldı. Benim vatanıma hizmet etme hakkımı, hayallerimi aldılar.”

-BİTTİ-