Faruk Süren 'köstebeklikle' suçlanıyor

Borsada manipülasyon yaptıkları iddia edilen ve aralarında eski futbolcu Mecnur Çolak ile Galatasaray eski Başkanı Faruk Süren’in de bulunduğu 68 şüpheli hakkındaki iddianame kabul edildi. İddianamede, Çolak’ın deşifre olmamak için başka kişiler adına kayıtlı Bulgaristan telefon hatlarını tercih ettiği öne sürüldü.

İddianamede Süren’in ise örgütün iki numaralı ismi, ‘abi’ lakaplı Mehmet Uğurlu’ya şirketlerle ilgili bilgi topladığı yer aldı. Mecnur Çolak’ın borsadan kazandığı paraları İsviçre’deki bankalara transfer ettiği iddia edildi. Sanıklar 15 Aralık’ta hakim karşısına çıkacak. Çolak için 6, Süren için 3 yıl hapis cezası isteniyor.

Borsada manipülasyon yaparak haksız kazanç elde ettikleri iddiasıyla aralarında eski futbolcu Mecnur Çolak ve işadamı Faruk Süren’in de bulunduğu 68 şüpheli hakkında hazırlanan iddianame kabul edildi. Sanıklar 15 Aralık’ta hakim karşısına çıkacak. İstanbul 13. Asliye Ceza Mahkemesi tarafından kabul edilen iddianamede, örgütün borsada manipülasyon yaparak elde ettikleri milyonlarca lirayı, euroya çevirdiği ardından da İsviçre bankalarına transfer ettiği iddia edildi. Cumhuriyet Savcısı Ercan Devrim tarafından hazırlanan iddianamede, manipülasyonun nasıl yapıldığı anlatıldı.

Çolak liderliğinde kurulduğu iddia edilen suç örgütünün milyonlarca lira tutarında vurgun yapmak için borsadaki bazı şirketler seçilerek bunlar üzerinden manipülasyon yapıldığı öne sürüldü. Çolak’ın deşifre olamamak için başka kişiler adına kayıtlı, özellikle Bulgaristan telefon hatlarını tercih ettiği ve manipülasyon yapmak için seçtiği şirkete ait hisse senetlerini piyasadan topladığı, daha sonra yine örgüt mensupları aracılığıyla azar azar piyasaya sürerek fiyatı yukarı çektiği iddia edildi.

İddianamede manipülasyon süreci şöyle anlatıldı:

“Çolak’ın liderliğini yaptığı örgütün ‘operasyon’ olarak kodladığı manipülasyon işlemlerin de öncelikle hedef aldığı şirkete ait hisse senedini diğer örgüt üyeleri ve kendi kontrolündeki hesaplarla piyasadan toplayarak, yine kontrolündeki kişilerin hesaplarına stok yaptığı, bu şekilde hissenin arzını daraltarak, piyasadaki diğer yatırımcılarda çok az hisse senedi kalması nedeniyle düşük hacimli işlemlerle hisse senedinin fiyatını rahatlıkla yukarıya doğru çıkarttığı, sonrasında ise örgüt üyelerinin hesapları üzerinden fiktif (alıcısı ve satıcısı aynı olan) işlemlerle hisse senedi işlem hacmini artırarak diğer yatırımcıların manipüle edilen bu hisse senedine gelmesini sağladığı, bu aşamada elindeki stoku aktifleştirip yavaş yavaş satarak operasyonu tamamladığı tespit edildiği ve bu şekilde örgütlü manipülasyon eylemleri gerçekleştirdiği anlaşıldı.”

İddianamede, şirketlere ait hisse senetlerini manipüle eden hesapların tek bir adresten kontrol edildiği ve Çolak’ın bu durumun ortaya çıkmasını engellemek için farklı yöntemler geliştirdiği kaydedildi. İddianamede, “Mecnur Çolak’ın hesapların tek bir yerden kontrol edildiğini gizlemek için Terrace Fulya’da bulunan adresinde her hesap için ayrı bir dizüstü bilgisayar ve borsa sisteminde farklı IP oluşması için de her kullanıcı için ayrı bir 3G modem temin ettiği anlaşılmıştır” ifadesine yer verildi.

68 şüpheli hakkında örgüt kurma suçundan hapis isteniyor

İstanbul 13. Asliye Ceza Mahkemesi tarafından kabul edilen iddianamede, Sermaye Piyasası Kurulu Başkanlığı ’ihbarcı’, Ertuğrul Aliustaoğlu ve Mustafa Tekgöz ’müşteki’, eski futbolcu Mecnur Çolak, Faruk Süren’in de aralarında bulunduğu 68 kişinin ’sanık’ sıfatıyla yer aldığı iddianamede, sanıklar Mecnur Çolak, Mehmet Uğurlu, Adnan Çolak, Hare Dinçer ve Aylin Çelik hakkında ’suç işlemek amacıyla örgüt kurma’ suçundan 2 yıldan 6 yıla kadar hapis cezası isteniyor. Aralarında Faruk Süren’in de bulunduğu 68 şüpheli hakkında da ’örgüt üyesi olmak’ suçundan 1 yıldan 3 yıla kadar hapis cezası talep ediliyor.

Paralar İsviçre’ye transfer

Manipülasyon yöntemiyle elde edlien milyonlarca liranın İsviçre bankalarına yönlendirdiği belirtilen iddianamede, sanıklar arasında yer alan Mecnur Çolak’ın oğlu Adnan Çolak’ın paraları, dolar ve euroya çevirerek yurtdışına transfer ettiği öne sürüldü. Mecnur Çolak ve diğer örgüt üyelerinin iddianamenin iki numaralı sanığı Mehmet Uğurlu’ya ‘abi’ olarak hitap ettikleri belirtilirken, Çolak ve Uğurlu’nun birlikte görünmemeye çalıştıkları ve gizli olarak görüştükleri belirtildi. Uğurlu’nun örgütün kamu kuruluşları ile olan ilişkilerini yönettiği ayrıca örgütün hedef aldığı şirketlerin henüz kamuoyuyla paylaşmadığı ve hisse senetlerinin piyasaya etki edebilecek bilgileri elde ettiği ve bunları Çolak’a ulaştırarak bu şekilde manipülasyon işlemine zemin hazırladığı iddia edildi. Polisin yaptığı teknik takibe takılan konuşmalarda Mehmet Uğurlu’nun hedef alınan şirketlerle ilgili bilgi toplaması için işadamı Faruk Süren ile görüştüğü kaydedilen iddianamede, Süren’in Uğurlu’nun isteğinden sonra telefon trafiğine girdiği ve söz konusu bilgileri toplayarak Uğurlu’ya ilettiği öne sürüldü.