Fantastik bir dünyanın içindeyiz
Dünyanın en ünlü canlı gösteri topluluğu Cirque du Soleil, 3,5 yıllık bir aradan sonra nefes kesici ‘Varekai’ gösterisi ile İstanbul’da. 5-9 Ekim tarihlerinde sadece 7 gösteri ile Ülker Sports Arena’da olacak topluluğun sanat yönetmeni Michael G. Smith, Varekai’yi anlattı.
Alegria’dan sonra Cirque Du Soleil bu kez Varekai isimli gösterisi ile karşımızda olacak. Bu iki gösteri arasındaki farklar nelerdir?
Cirque du Soleil’in her gösterisi birbirinden farklı ve hepsinin insani bir mesajı bulunuyor. Her gösterinin başlangıcı, daha önce denenmemiş olan bir fikirden yola çıkarak gerçekleşiyor. Geleneksel sirk, farklı gösterilerin birbiri ardına gerçekleşmesi ile oluşur, bizi geleneksel sirkten ayıran şey, akrobasinin etkisini gösteri ve duyguların da kullanılması ile izleyiciye çok daha etkileyici bir şekilde geçirmemizde saklı. Alegria gösterisi 1994 yılında Franco Drangone tarafından yaratıldı. Farklı kuşakların çatışması hakkındaydı. Varekai, drama ve akrobasinin patlayıcı bir kaynaşımından doğuyor. Mistik bir karekter olan İkarus’u kullanıyoruz gösteride. Varekai, dünya çapında 18 farklı ülkeden, 50’den fazla önemli akrobat, palyaço, müzisyen, dansçıyı biraraya getiren eşsiz bir deneyim ve gösteri olarak ekim ayında İstanbul’da izleyici ile buluşacak.
Varekai’nin hikayesi nedir?
Varekai sözcüğü evrensel gezginler olan çingenelerin Roman dilinde “Her neresi-Wherever” anlamına geliyor. Ormanın derinliklerinde, bir volkanın zirvesinde, her şeyin mümkün olduğu olağanüstü bir dünya bulunur. Varekai dünyası… Gökyüzü yalnız bir genç adamı bırakıveriyor ve böylece Varekai’nin hikayesi başlıyor. Fantastik yaratıklarla dolu değişken bir dünya olan sihirli bir ormanın gölgeliklerine paraşütle inen genç adam, Ikarus, hem absürt hem de olağanüstü bir maceraya uçuyor.
YARATICILIĞIMIZIN SINIRI YOK
Varekai renkli ve dinamik bir gösteri. Gösterinin artistik koreografisi hakkında bilgi alabilir miyiz?
Varekai bir ormanda geçiyor. Renklerin seçimi kostümlerimizi de tasarlayan Eiko İshioka’ya ait. Hayvanlar aleminin renklerini ve tropik bir dünyaya ait tüm elementleri kullandık. Bu bizim için mutluluğu çağırıştırıyor. Varekai, insanın kendisini çok iyi hissetmesini sağlayan bir gösteri, bu yüzden renklerin kullanımı da oldukça önemli.
Gösterinin bu kadar beğenilmesinin size göre sebebi nedir?
Gösteri özel bir metne bağlı kalmadan izleyici ile bağ kurmayı başarıyor. Her gösterinin ayrı bir teması var ama bu tema, genel olarak halka empoze edilmeye çalışılmıyor. Gösterilerin, her bir kişi için ayrı anlamlar barındıran katmanları var. Gösterileri hangi ülkede sunarsak sunalım, izleyici sahnede olup bitenden kendini kopuk hissetmiyor. Yarattığımız kültürel mozaik, herkese dokunmayı başarıyor. Cirque du Soleil, akrobasi, gösteri dans ve müziğin canlı olarak sahnede bir araya getirildiği eşsiz bir deneyim sunuyor. Sonuç, dünyanın neresinden olursa olsun, herkesin kendinden bir şey bulacağı bir güce dönüşüyor. Gelen herkesin bir yerine dokunmayı umut ediyoruz.
Dünyanın en başarılı eğlence şirketlerinden birisiniz. Neye yatırım yapacağınızı nasıl belirliyorsunuz?
Biz bu anlamda çok farklı bir şirketiz. Normalde bir gösteri yaratılırken bir bütçe olur ve bunu nereye nasıl paylaşıtıracağını yönetmen belirler. Cirque du Soleil’de yaratıcılığın sınırı yoktur çünkü biz yaratıcılığımızla tanınıyoruz. Birçok örnekte yaratıcılığın bütçeyle değil sadece yaratıcının hayal gücü ile sınırlandığını söyleyebiliriz.
İSTANBUL’DA TUTKULU BİR SEYİRCİ VAR
3 buçuk yıl aradan sonra yeniden İstanbul’dasınız. Neler hissediyorsunuz?
İstanbul’a tekrar geldiğimiz için inanılmaz derecede heyecanlıyız. Şehir tek başına muazzam ve enerjik. Seyirci anlayışlı ve nazik. Sanatçılarımız Türk seyircisinin tutkusunu çok seviyor. Ülkenizdeki ilk gösterimiz Saltimbanco 65 binin üstünde bilet sattı ki bu Cirque du Soleil için de harika bir başlangıç oldu. Sonra iki yeni salonun eklendiği daha uzun bir Alegria turnesi yaptık. İstanbul artık bizim için yükselen bir pazar değil, turne takvimizdeki yerini sağlamlaştırmış bir şehir. Klasik Cirque du Soleil gösterilerine dönüş olarak tanımlayabileceğimiz Varekai, bizim için Türkiye’ye dönüşümüz için de sıcak bir merhaba olur. İstanbul, sizi özledik!
Üzerinde çalıştığınız yeni gösteriler var mı?
Montreal’de işi yeni fikirler geliştirmek ve eğlence dünyasındaki trendleri araştırmak olan bir ekibimiz var.
Bunları uygulayıp uygulayamayacağımıza veya kendi yorumumuzu katıp katamayacağımıza bakıyoruz. Bir gösteri ortaya çıktığında yenisinin çalışmaları başlıyor. Son olarak Luzia lanse edildi ve New York’ta Paramour açıldı. Cirque 2017 için de çalışmalarımız sürüyor. Bu sürekli devam eden ve hiç durmayacak bir iş. İnsanların bizden beklentisi de bu. Madonna gibi sürekli olarak kendimizi yeniden yaratmalıyız. Yeni fikirler bulmalıyız ve bu yönde çok büyük bir beklenti var ki bu beklenti bizim başarımız.
