Evde olaylar çok hızlı değişiyor

Senarist değişiminden sonra hızlanan olaylar, milyonları ekrana kilitliyor. Dizinin iki yengesi şebnem Bozoklu ve Tülin Özen, yaşanan bu sürpriz gelişmeleri değerlendirdi.
“Bizim Yenge”de bazı değişiklikler oldu. şimdi sette durum nasıl, bu değişikliklerden memnun musunuz?

- Şebnem Bozoklu: Evet, hareketli bir ay geçirdik çünkü senaristimiz değişti. Son üç bölümdür senaryomuzu Uğraş Güneş yazıyor. Birçok hızlı değişiklik gördü seyircimiz de. Benim en çok hoşuma giden değişiklik Zeyno ile Adem’in evlenmesi oldu. Bu iki karakter birbirine çok âşıktı fakat sadece hırslarından ve gururlarından birbirlerine söyleyemiyorlardı. Bir anda birbirlerine açıldılar ve şak diye evlendiler. Bahri ve Filiz birbirini 20 dakika görüp evlenmeye karar vermişti, onlar 20 sene bekledi. Bu bence en ana değişiklik. Ayrıca Bahri’nin erkek kardeşlerinin hikayelerini de daha fazla görmeye başladık. Bu da şahane. Herkes halinden memnun.

Bu durum sizin canlandırdığınız Filiz karakterini nasıl etkiliyor?

- Ş.B: Filiz’in durumu da bir anda değişti. Sürekli mücadele halinde olduğu kayınvalidesiyle arası düzeldi en önemlisi... şu anda ikisinin gayet uyumlu, güzel bir ilişkisi var. Genel olarak tempomuz hızlandı.

Senaristinizin neden değiştiğini biliyor musunuz?

- Ş.B: Taze kan.

KAYINVALiDE BANA DIŞ GEÇİREMEZ

Filiz kendi evine çıkmak istiyordu, bir türlü beceremedi. Üstüne eve bir gelin daha geldi. Ayrı eve çıkma hayalleri tamamen suya mı düştü dersiniz?

- ş.B: ışler umduğu gibi gitmedi aslında... Filiz, eve bir gelin daha gelirse hayatının nefis olacağını sanıyordu. Çok daha konforlu bir hayatı olacağını, kendine daha çok zaman ayırıp işe bile başlayabileceğini düşünüyordu. Zeyno ise aşk sarhoşu ve kocasıyla koklaşmak varken bulaşık yıkamayı tercih etmiyor. Filiz’in de haliyle işi arttı. Ama bence geçici bir durum. Belki Filiz’in de yakında bir işi olabilir.

Peki, kayınvalide neden Zeyno’ya yüklenemiyor?

- Tülin Özen: Bilmiyorum. Diş geçiremeyeceğini biliyor sanırım.

Değişiklikler sizin karakteriniz açısından olumlu muydu Tülin Hanım?

- T.Ö: Ben pek bilemiyorum ya... Bir anda evlendim, eve geldim, hep beraber yemek yiyoruz işte. Çok hızlı oldu değişim. Geleni oynamaya çalışıyorum.

Bir anda evlenme kararı almak zor olsa gerek, siz böyle bir karar verebilir miydiniz?

- T.Ö: Bilmiyorum ki şekerim, hayat.

POPÜLER KÜLTÜRÜN POMPALADIĞI ŞEYLER

Yetenek yarışmaları, “Bizim Yenge”ye de girdi geçtiğimiz haftalarda...

- Ş.B: E normal... Paraya ihtiyaçları var. Evdekilerin doğru dürüst bir geliri yok, sıkıntılı zamanlar geçiriyorlar. O sırada ellerine geçen yetenek yarışması ilanında kısa sürede çok fazla para vaat edilince, ev ahalisine cazip geldi.

Peki, gerçekte yetenek yarışmalarına olan yoğun ilgiyi nasıl değerlendiriyorsunuz?

- T.Ö: Popüler kültürün pompaladığı şeyler. Demek ki insanlar evlerinde sürekli kendi kendilerine şov hazırlıyormuş. Ayna karşısına geçip böyle şeyler yapanlar varmış. Bu programlar da onların kendilerini göstermeleri için bir fırsat. Sadece para için ya da birinci olmak için de katılmıyorlardır sanırım. Bir medeni cesaret gösterip “ben de buradayım” diyorlar. Ters bir tavırla karşılaşmıyorlarsa, saygısızlık yapılmıyorsa, onların üzerinden para kazanılıp daha da sömürülmüyorlarsa, yaptıkları şeyin çok samimi ve güzel olduğunu düşünüyorum.

ÇOK İSTİYORUM AMA ÇOCUK YAPMAYACAĞIM

Yeni bir film projeniz var, ondan bahseder misiniz Tülin Hanım?

- T.Ö: Yok, ondan bahsetmemem gerekiyor.

İsmini öğrensek en azından, çok mu gizli bir proje?

- T.Ö: Yok... Tatlı yönetmenimizin küçük bir ricası bu... Ama dünyanın en samimi işi diyebilirim.

Şebnem Hanım, sizin film projeleriniz var mı?

- Ş.B: Evet, benim haziran ayında bir sinema filmim olacak.

Geçtiğimiz günlerde katıldığınız bir organizasyonda küçük çocuklara kitap okudunuz. Sonrasında sizin de artık anne olmak istediğiniz yazıldı. Var mı böyle bir düşünceniz gerçekten?

- Ş.B: “Bir gün çocuk yapacak mısınız?” dediler. Ben de “Evet, çok istiyorum” dedim. Farklı yansıdı. Çok istiyorum ama yapmayacağım, ben iş yapıyorum şu an.