Mevsimlik iş sözleşmelerinde nelere dikkat edilmeli?

Haberin Devamı

HASAT toplama zamanı geldi. Tarım işçileri ürün bölgesine giderek bu işlerde çalışmaya başladı. Bunlar sadece bu dönem çalışır ve toplama işi bitince kendi memleketlerine geri dönerler. Bu işçilerin çalışmaları belli sürelerdedir ve mevsimliktir. Bu yazımızda mevsimlik işlerde iş sözleşmesinin nasıl olacağını izah edelim.

Mevsimlik iş sözleşmeleri uygulamadaki yaygınlığına rağmen 4857 sayılı İş Yasası’nda düzenlenmemiştir. Bu nedenle mevsimlik iş sözleşmelerinin uygulaması Yargıtay kararları ile şekillendirilmektedir. Özünde çağrı üzerine çalışma tipindeki iş sözleşmesine benzemekle birlikte, mevsimlik iş sözleşmesinde işçinin çalışacağı dönemlerin belirli olması bu iki sözleşme arasındaki en önemli farklılığı oluşturmaktadır.

Mevsimlik iş sözleşmesi genellikle, tuğla ve toprak sanayinde, turizm işletmelerinde, yapı ve yol işlerinde, kum ocaklarında, ekim, dikim, toplama veya tohumculuk işleri yapılan tarım işletmelerinde ve konservecilik işlerinde çalışan işçilerle yapılmaktadır.

İş sözleşmesi askıda

Mevsimlik iş sözleşmelerinde, işçinin çalışmadığı iki mevsim arasında geçen sürede iş sözleşmesi askıda bulunmaktadır. Bu askı durumunda işçinin iş görme borcu, işverenin ise ücret ödeme borcu söz konusu olmamaktadır. Mevsimlik iş sözleşmelerinde, işçinin yapacağı işin konusu, işçinin sözleşme konusu işin mevsimlik bir süre için yapılacağı, mevsim sonu itibarıyla iş sözleşmesinin askıda kalacağı, yeni mevsim itibaryla işçinin yeniden işe çağrılacağı hususlarının açık biçimde hükme bağlanması gerekmektedir. İşverenin yeni mevsim başlangıcında işyerinde çalışmaları başlatması durumunda eski mevsim döneminde çalışan işçilere işyerinde yeniden çalışılmaya başlandığının bildirilmesi gerekmektedir.

Mevsimlik iş sözleşmesinde fesih

Mevsimlik iş sözleşmeleri İş Yasası’nın 17. Maddesi’ne göre süreli (bildirimli) olarak feshedilebileceği gibi, haklı nedenin oluşması durumunda bildirimsiz (derhal) fesih yoluyla da feshedilebilir. İşyerinde mevsim bitimi nedeniyle iş sözleşmesinin askı dönemine geçmesi sonrasında yeni mevsimde işçinin işe başlamaması durumunda iş sözleşmesi işçi tarafından; işçinin işe başlamak için zamanında işyerine başvurmasına karşın işveren tarafından kendilerine iş verilmemesi durumunda ise iş sözleşmesi işveren tarafından feshedilmiş sayılmaktadır.

Mevsimlik iş sözleşmesinin feshedilmesi durumunda işçi, diğer koşulların da bulunması durumunda, halen yürürlükte bulunan 1475 sayılı İş Yasası’nın 14. Maddesi gereğince kıdem tazminatına hak kazanmaktadır. Mevsimlik iş sözleşmesine göre çalışan işçinin kıdem tazminatına esas çalışma süresinin (kıdeminin) hesabında, mevsimlik iş sözleşmesinin geçerli olduğu tüm süre değil, mevsimlik iş sözleşmesine dayanarak işçinin çalıştığı, yani sözleşmenin askıda bulunmadığı sürelerin toplamının esas alınması gerekmektedir.

Toplu işten çıkarmanın şartları

SORU: Mükelleflerimizden birisi mali durum yönünden sorun yaşadığı için daralmaya gitmeyi ve bu sebeple 5-6 işçiyi çıkarmayı düşünüyor. Bu şekilde işçi çıkartılması toplu işçi çıkarmaya girer mi? (Erdoğan Güzel)

CEVAP: Toplu işçi çıkarmanın şartları, 4857 Sayılı İş Kanunu’nun 29. Maddesi’nde belirtilmiştir. Buna göre; işveren, ekonomik, teknolojik, yapısal ve benzeri işletme, işyeri veya işin gerekleri sonucu toplu işçi çıkarmak istediğinde, bunu en az 30 gün önceden bir yazıyla işyeri sendika temsilcilerine, ilgili bölge müdürlüğüne ve Türkiye İş Kurumu’na bildirir.

İşyerinde çalışan işçi sayısı:

a) 20 ile 100 işçi arasında ise en az 10 işçinin,

b) 101 ile 300 işçi arasında ise en az yüzde on oranında işçinin,

c) 301 ve daha fazla ise en az 30 işçinin,

İşine 17. Madde uyarınca ve bir aylık süre içinde aynı tarihte veya farklı tarihlerde son verilmesi toplu işçi çıkarma sayılır. Bu hükümler doğrultusunda mükellefinizin işyerinde yapılan işten çıkarmalar toplu işçi çıkarma sayılmaz. Çünkü yukarıda da belirtildiği için toplu çıkarma oluşabilmesi için aynı işyerinde aynı anda en az 10 işçinin işten çıkarılması gerekir.

Kendi işyerinizdeki sigortalılık iptal edilir

SORU: 2007 yılında şirketteki hisselerimi devrederek hisselerimi devrettiğim işyerinde SSK’lı olarak (genel müdür pozisyonunda) çalışmaya başladım. 2009 yılında uluslararası nakliye mevzuatı gereği yeniden şirketten hisse almam gerektiği için yeniden ortak oldum, ancak bu sürede bu işyerinden SSK’lı olarak bildirilmeye devam ettim. Şimdi SSK’dan emekli olmak için gerekli şartları sağladım için başvurdum ancak bu durum tespit edildiği için SSK’lılığım iptal edildi. Ne yapmalıyım? (Mustafa Bayram)

CEVAP: Ne yazık ki yapacağınız herhangi bir şey yok. Kanunen kendi işyerinizden kesinlikle SSK’lı olmazsınız. Çünkü 5510 sayılı Kanunun 53. Maddesi açıkça işveren kendi işyerinden 4/a sigortalı olamaz diyor. Bu sebeple SSK’lılığınızın iptal edilmesi ve Bağ-Kur prim borcu çıkarılması normal. Sadece SSK’lı olarak adınıza yapılan bildirimlerin Bağ-Kur için çıkarılan prim borcu için mahsubunu isteyebilirsiniz. Bununla birlikte; 6111 sayılı Torba Yasaya göre, iş yerinizi devretmeden veya kapatmadan bir başka işverenin yanında 4/a kapsamında sigortalı çalışabilirsiniz.

DİĞER YENİ YAZILAR